Nabizade Nazım'ın Karabibik'ten altı yıl sonra yayımladığı Zehra, bir hırs ve intikam romanıdır. Zengin bir tüccarın kızı olan Zehra, öksüz büyümüştür ve aşırı kıskançtır. Babasının kâtibi Suphi'yle evlidir. İlk zamanlar karısına âşık olan Suphi bir süre sonra gönlünü güzeller güzeli Sırrı Cemal'e kaptırır. Yaradılışından kıskanç olan Zehra, birde kocasının evdeki güzel cariye Sırrı Cemal'e âşık olduğunu öğrenince intikam ateşiyle tutuşmaya başlar. Zehra'nın hırsıyla sonunu düşünmeden çevirdiği entrikalar sonucu birçok hayat mahvolur. Nabizade Nazım, romanda aşırıya kaçan duygu ve zaafların insanlara neler yaptırabildiğini, kişinin hem kendisine hem de çevresine verdiği zararları anlatmak istemiştir.
Nabizade Nazım'ın Karabibik'ten altı yıl sonra yayımladığı Zehra, bir hırs ve intikam romanıdır. Zengin bir tüccarın kızı olan Zehra, öksüz büyümüştür ve aşırı kıskançtır. Babasının kâtibi Suphi'yle evlidir. İlk zamanlar karısına âşık olan Suphi bir süre sonra gönlünü güzeller güzeli Sırrı Cemal'e kaptırır. Yaradılışından kıskanç olan Zehra, birde kocasının evdeki güzel cariye Sırrı Cemal'e âşık olduğunu öğrenince intikam ateşiyle tutuşmaya başlar. Zehra'nın hırsıyla sonunu düşünmeden çevirdiği entrikalar sonucu birçok hayat mahvolur. Nabizade Nazım, romanda aşırıya kaçan duygu ve zaafların insanlara neler yaptırabildiğini, kişinin hem kendisine hem de çevresine verdiği zararları anlatmak istemiştir.
Kitaın başlarında merak uyandırıyor ancak sonlara doğru yazar toplayamamış...sıkıcı bir kitap...
Tipik Yeşilçam hikayesi, filme cevrildiyse şaşırmayacagim bir öykü, Suphi adlı hovarda her gördüğüne aşık oluyor, Zehra kıskançlık içinde ve devamlı intikam peşinde, diğer karakterler, Suphi ve Zehra sonunda mutluluğu bulabiliyorlar mı ? Orasını kitabı okuyacak olanlara bırakıyorum... Kitapta biraz Zweig esintileri var çok fazla dram çok fazla psikolojik tahlil ve ruh halleri devamlı değişim içinde yer yer de eski İstanbul güzellemesi içeriyor...
Yazarın ilk ve tek romanı olmasına karışın akıcı bir yanı olduğunu söylemeliyim.Zaten Türk Edebiyatının klasikleri arasına girmişse belli bir nedenden ötürüdür diye düşünüyorum.
Hırçın, kıskanç bir kadın ve ona en son yapılacak şeyin en sevdiği insan tarafından yapılması, aldatılması. İçinde yanan intikam ateşiyle kurduğu planlar etrafındakileri tek tek mahvetti. Peki sonra? O ateş söndü mü yoksa her yeri sarıp söndürülemez bir hale geldikten sonra Zehra'yı da içine mi aldı? Nabizade Nazım'ın natüralist bakış açısıyla yazdığı eseri size pek de yabancı olmadığınız bir hikayeyi anlatıyor. Ayrıntılı psikolojik analizleriyle karakterlerin iç dünyasına ayna tutarken, sizi her karakterle ayrı ayrı empati kurmaya zorluyor. Safiyane duyguların değişip yerini hayvani zevklere bıraktığında sonucunun nasıl bir felaketle sonuçlandığını, kıskançlıkla filizlenen intikamın içten içe insanı nasıl zehirlediğini Zehra'da okuyacaksınız.
Kıskançlık psikolojisini en ince ayrıntısına kadar anlayabileceğiniz ve okurken sayfaları çevirmekten kendinizi alıkoyamayacağınız bir kitap. TAVSİYEMDİR.
Karton Cilt, 120 sayfa
30Eylül2011 tarihinde, Sis Yayıncılık tarafından yayınlandı