Ayşe Kulinin ilk okuduğum romanıydı.
oldukça sürükleyici ve güzel bir konu geldi ve o zamandan beri tüm kitaplarını okumaya çalışıyorum.
lise yıllarımda okuduğum bir kitaptı fakat uzun yıllar geçmesine rağmen hala aklımdadır. bu yaşlarda okusaydım hoşuma gider miydi bilmiyorum. lise öğrencilerine tavsiyemdir
Şüphesiz yazarın subjektifliğinden ötürü abartılı yanları vardır fakat yine de ortalama üstü bir yaşam söz konusu. Aktarım olarak fena bir kurgusu yok ama keşke roman olarak değil de biyografi olarak yazılsaymış. Zira konu ve karakterin tüm ilgi çekiciliğine karşın roman türüne dair karşılanamayan, yetersiz kalan noktalar var.
Bu kitap hakkında bir yerde okuduğum yorum ilgimi çekmişti, şöyle diyordu; "Hiç bir öğretisi olmayan öylesine vakit geçirecek bir kitap".
Aynı fikirde olmadığımı söyleyebilirim, zira okuduğumuz anlaşılır biçimde yazılmışsa eğer, bizlere mutlaka bir şeyler katıyor.
Ayşe Kulin kendi kuzunesinin türk toplumuna aykırı düşen hayat biçimini yazmış.
Hayatı seri bir şekilde, sürekli bir şeyler üretip, önceliği kendine veren, aslında çoğu yerde doğru yapıyor diyebileceğiniz.
Dünyada tanınmış bir çok ünlü film yapımcılarıyla, sanatkârlarla, politikacılarla vs..ile tanışıklığı olan, hayatında inişleri ve çıkışları nefessiz yaşan deli dolu bir kadın, Aylin.
Enteresan bir hayat hikayesi
Bir ömüre birden fazla ömür sığdırmış,çok hızlı yaşamış ve sır bir ölümle aramızdan ayrılmış olan Aylin in hayat hikayesi okunmaya değer...
dolu dolu yaşamış ve hayatına çok şey sığdırmayı başarabilmiş bir insanın hikayesi...yıllar önce okumuş ve çok da beğenmiştim
Ayşe Kulin'le ilk tanıştığım kitap olma özelliğinin yanında biyografilerin tadını da ilk keşfettiğim kitaptır. Aylin Devrimel'in çizgi dışı yaşamının ve şaibeli ölümünün anlatıldığı kitap, gerek içerik itibariyle gerekse yazı stili bakımından beni oldukça etkilemişti.Adı Aylin, Füreya ve Türkan romanları Ayşe Kulin'in biyografilerde kalemini daha iyi konuşturduğunun en iyi örnekleri diye düşünüyorum.
Ayşe Kulin'in okuduğum ilk romanı. Aylin'in hayatını dolu dolu yaşayışı, her bir satırıyla beni büyüleyen bir romandı.
Aylin'in hayatından ziyade Aylin'in kendisini, kişiliğini anlatan, kimi yerlerinde güzel anlatım tekniklerinin uygulandığı, kolay okunan, derli toplu bir roman. Yalnız bazen okuyucunun Aylin'i bilmediğini unutup es geçilmiş önemli noktalar (mesela ablasının geçirdiği kaza) var. Kurum isimlerinin ısrarla İngilizce yazılması, bazı yabancı isimlerinse yalnış yazılması özensizlik gibi geldi. Bir de bu kadar burjuvalık bana fazla.
600 yıllık Osmanlı Devletine olan bağlılık ile değişen ülke ve dünya düzeni arsında sıkışıp kalan Osmanlı aristokrasisinin ikilemini anlatıyor Veda romanı. Eski ve yenin karşı karşıya geldiği iki nesil.
iki kez üst üste okuduğum için kitaptan o yıllarda biraz soğuma oldu. ne bileyim işte bir iki ay içinde 20 tane kitap okumuş gibi hissettim.
Yasama hevesi ve sevinci son nefesine kadar bitmeyen sira disi bir kadinin hayat hikayesi. Her sayfasi tutku ve hayranlik dolu nefis bir hikaye. Kesinlikle okunulasi bir eser.
Lise 1 de iken Birgün ile tanıdım Ayşe Kulini ama kitabı o kadar sevmedim ki yanına yanaşmam dedim ta ki Aylin e kadar.Saatlerce kalkamadım başından meraktan öldüm yemek yerken:))1-2 kitap daha okuyacağım eğer aynı şekilde olursa Ayşe Kulin kesinlikle favori yazarlarımdan birisi olur
Ayşe Kulin'in ilk okuduğum kitabıydı, sanırım diğer kitaplarını da okuyacağım, kısacası beğendim.
Ayşe Kulin'in en sevdiğim kitaplarından biridir .Eğer isterse bir insanın başaramayacağı bir şey olmadığını akıcı bir şekilde anlatıyor
sürekli eş ve iş değiştiren, hayattan sıkıldığında kendini mutlu edecek yeni bir yol üreten bir kadın.. Aylin...
Kitabın ilk çeyreğindeki karakter yoğunluğundan başım döndü, çok fazla insan kalabalığı vardı bana göre, zaten bir süre sonra kim kimin nesiydi hatırlamadım bile :)
Aylin Radomisli Cates'in hayatında başarılı olduğu tek şey mesleği, onun dışında neye dokunsa küle çevirmiş maalesef : (
Yakınlarından ve arkadaşlarından özür dilerim ama bence Aylin, hayatı boyunca ne istediğini bilmeyen, şımarık, aykırı olacağım diye hata üstüne hata yapan ve battıkça batan bir kadın, kendisi oldukça iyi bir psikiyatr ama en çok kendisinin bir doktora ihtiyacı varmış, keşke tedavi görseydi...
Kitabın ilk kısımlarında Osmanlı' zamanından yani büyük babalarından başlayarak soy ağacı hakkında bilgilendiriliyoruz, sonra ailesi, çocukluğu, gençliği, okul yılları, arkadaşları, zenginliği, şaşalı hayatı derken, yetişkin Aylin'le tanışıyoruz, sonrasında ise bolca, Aylin'in, aldattığı kocalarını , genç ve yaşlı sevgililerini okuyoruz, bu yaşlı sevgililerin bazılarının sadece flört olduğu söyleniyor ama bu da durumu kurtaramıyor maalesef, kitapta benim en sinir olduğum olaylardan biri üçüncü kocası Mişel' le olan evliliklerinde yaptığı hareket, evliliklerinden bunaldığını söyleyip, adam kendisinden biraz uzak dursun diye, kocasına bir sevgili arayışına çıkıyor, arkadaşlarına, kocama birini ayarlayın da beni az rahat bıraksın diyor, bu nasıl bir fantezidir anlamadım..
Aylin'in ölüm anı hakkında akıllarda soru işareti hala devam ediyor, nasıl çözülemedi bilmiyorum, nette biraz araştırınca Aylin ve yakınlarının, Fethullah Gülen'le olan dostluklarından, Beyaz Saray tanışıklıklarına kadar kafa karıştıran bazı durumlar var..
Bu arada Ömer Koç'u Papaz kıyafeti içinde düşündüm de, yok yok düşünemedim :))
Olayların kaleme alınışı fena değil, ama okumasanız da bir şey kaybetmezsiniz bana göre : )
4 defa okudugum tek kitap.AyLin hem kalbimde hem beynimde yer etti.Gerçek bir yaşam ve yaşanmışlıkları muthiş bir anlatımla kaleme alan harika bir yazar.İkisi aynı kitapda ehh gerisini siz tahmin edin!
Benim en sevdiğim kitaplardan biridir. Tanıdıkça daha da çok seveceksiniz Aylin'i. Sonunu bile bile yine de olmasın isteyeceksiniz.
Hiç olmazsa ben elimden geleni yapmıştım. Hayallerimin peşinden gitmiştim. İleride bir gün, aşk nedir diye sorarlarsa bana, Işık adında biri, diyecektim, ilk görüşte vurulduğum, peşine düştüğüm, yaklaştığım ama hiçbir zaman kavuşamadığım...
Aylin Radomisli Cates 19 ocak 1995 perşembe günü evinin bahçesinde, şüpheli bir şekilde evinin temizlikçisi tarafından bulunur ve ölümündeki sır perdesi aralanamaz ve kayıtlara garip bir kaza olarak geçer. Aylin Devrimel in biyografisi olarak yazılmıştır kitap ailesi çocukluğu,gençliği, okulları, evlilikleri ve meslek hayatı anlatılıyor kitapta. Sıradaşı bir kişilik ve sıradışı bir hayat anlatılıyor... Aslında çok ilgimi çektiğini söyleyemem kitabı okurken zaman zaman sıkıldım... biyografi okumayı severlere tavsiye edebilirim.