Fazlası olduğu gibi eksikleri de vardı! ancak yazarın ilk kitabı olması sebebiyle 1 puan fazla verdim...
okuduğum en güzel "ilk kitap" dı.
polisiye severlere kesinlikle tavsiye ederim...
psikolojik polisiye türü sevenler için harika denilebilecek bir kitap. Akıcı ve çok akılcı bir anlatımla yazılmış. 2 günde bitirdiğimi hatırlıyorum. Hiç sıkılmadan okumuş ve bittiğinde üzülmüştüm.
"Aklından Bir Sayı Tut"un, John Verdon'ın ilk kitabı olduğunu göz önünde bulundurarak yorum yapacak olursam eğer... Bana göre gayet güzeldi.
Kitabın büyük bir bölümünde olaylar şans eseri *kısmen* çözülmüş olsa bile, beni sürüklemeyi başarabildi -ki odaklanma sorunumu ele alırsak gayet iyi bir sonuç benim için. Zaten sekiz puanı verme nedenimin büyük bir kısmı da bundan ötürüdür. :)
En kısa zamanda, yazarın bende eksik olan kitaplarını da temin edip okuyacağım.
Ellerinize sağlık, Bay Verdon!
güzel bir kitaptı. ama en başından tahmin ettiğim kişi katil çıktı. şaşırmayı beklerdim..
Güzel bir hikaye fakat ortalarında sıkılarak okudum diyebilirim. Daha sonra sonunda yaşadığım şokla sıkılmalarımı unuttum
Kurgu olarak herkesi kendine hayran bıraksa da çok klişe bir cinayet romanıydı bir sonraki adımı her zaman tahmin edebildim bana pek bir tat vermedi.
Bir Jean Christophe Grange değil. Bazı yerlerde çok fazla mekan tanımlaması yapılmış. Buralarda sıkıldım doğrusu. Normal bir polisiye romandı diyebilirim.
Not: Kitap orjinal baskı olmasına rağmen yazım ve noktalama işareti hatalarının fazla olması beni şaşırttı.
Yazarın ilk kitabı şimdiye kadar okuduğum polisiye romanlar arasında hatırı sayılır bir yerin sahibi oldu. kurgusunda ufak tefek aksaklıklar olsa da genel itibariyle kendini okutan sürükleyici bir roman.
Kısaca kitaptan bahsedecek olursam ; işlenmesi gereken 20 cinayet var ve üstün bir zeka oyunu.
Bu cinayetleri durdurmayı amaçlayan bir ekip ve kitabın ana karakteri Emekli Baş Komiser.
Katili son sayfaya kadar tahmin edemedim ve karşıma çıkan sonuç helal olsun dedirtecek kadar başarılı
Her cinayette Viski şişesiyle kesilmiş bir boğaz ve bir kurşun her ölünün yanında ustaca bırakılmış bir şiir
Sonuçla Hediye edeceğim kitaplar arasında yerini aldı
Kolay kolay unutulmayacak bir kitap bence. Polisiye kitap sevenlerin çok severek okuyacağı bir kitap.
Açıkcası çok beğendim.. Özellikle John Verdon'un ilk yazmış olduğu kitapta bu derece akıcı bir dil yakalaması bence ileride yazacağı kitaplara dair insanı heyecanlandırıyor :)
İlk polisiye tarzım diyebiliriz. Ama oldukça beğendim, suçluyu bulma çabaları, kanıtları değerlendirme, çözme aşaması filan oldukça hareketli, tavsiye ederim. :)
kurgusu başta güzel ve zekice ama sonu o kadarda zekice değil.. çok klasik olmuş ve sanki sonu aceleyle yazılmışa benziyor.başları sürükleyici "gibi" olsada sonu kesinlikle hayal kırıklığıydı...
İyi başlayan fakat sonunun o kadar da iyi olmadığı bir kitap. Güzel bir hikaye sonuna bakınca harcanmış gibi duruyor.
Başlarda sıkıcı gelse de, sayfalar ilerledikçe ne kadar ince bir şekilde yazıldığını görüyorsunuz. Bir şeyleri anladığınızı düşündüğünüz anda, kitap sizi öyle bir şaşırtıyor ki, ciddi bir şekilde afallıyorsunuz.
Genelde polisiye-dedektif türü romanlar sevmememe rağmen, çok severek ve büyük bir heyecanla okuduğum bir kitaptı.
John Verdon gerçekten çok iyi bir kitap yazmış.
Kitap kurgu olarak güzeldi. Beni oldukça etkiledi. Katilimiz çok zekiydi. Özellikle ayak izi olayı beni tatmin etti. Ama cinayetler sırasında olmuş olabilecek olaylar sadece bir tahminle kaldı. Demek istediğim şu; cinayetin nasıl işlendiği ve o adamın 658 sayısını nasıl bildiğini hala tam olarak bilmiyoruz. Ucu açık bırakılmış ve buna sinirlendim. Ama dediğim gibi genel itibariyle hoştu. Reklamı da gayet güzel yapılmıştı, tebrikler.
Zekice kurgulanmış bir romandı.Ancak cinayet sürecinin çok uzun olması beni sıktı.Hatta bir süre sonra karakterleri karıştırmaya başladım.Romana giren çıkan belli değildi.Madeleine kimdi ya ? gibi sorular sordum bazen kendime.
Güzel kurgusu için puanım 5.
Kitabı çok satanlar listesinde gördüğümde bir cinayet romanı olduğunu tahmin etmiş ve yazarın ilk romanı olduğunu gördüğümde sıradan bir popüler kültür romanı diye düşünmekten kendimi alamamıştım. Ancak daha ilk sayfalardan öyle bir bağladı ki, çalışan bir insanın günde 100 sayfa ortalamayla okuması ne demek tahmin edersiniz :) Polisiye- cinayet sevenler için kaçırılmaması gereken bir roman..
Sürükleyici bir polisiye roman. Şaşırtıcı bir son. Okurken insan kendini bulmacayı çözmek için zorluyor bir nevi kendini dedektif sanıyor.Kitapta adı geçen her kahramanın hayatları da olayın gölgesinde ayrı bir heyecan kazanıyor. Mutlaka okunmalı.
çeviri çok kötüydü, klasik amerikan polisi diyalogları ise beni resmen baydı. bitsin diye zorladım kendimi.