Aşk Affetmez (The Rules of Scoundrels, #3)

En Son Değerlendirmeler

9 puan

Bu sıra historical kitaplardan yana yüzüm gülüyor hatta kitaplardan yana :) Aşk affetmez kitabı benim için unutulmaz kitapların arasına yerleşti her ne kadar kadın karakter Mara'nın dik başlılığı beni sinir etse de Temple arayı kapadı hem de ne kapama.

Temple kendisine takılan Katil Dül lakabını sonuna kadar hak ettiğini düşünüyordu ta ki bir gece yarısı öldürdüğünü düşündüğü üvey anne adayı Mara karşısına çıkana kadar. Her ne kadar Mara'yı öldürmediğini anlasa da o geceye dair zihninde hiçbir anı belirmemesi Temple'ı oldukça meşgul ediyordu. bu yüzden genç kızımızın ağzından o gece olanlar hakkında bilgi almaya çalışırken Mara'nın tavırları beni verem etti hem suçlu hem güçlü tabiri vardır ya hee işte o tabir tam da Mara'ya göreydi. Temple bebeğim o cüssen süslük mü çak ağzına iki tane anlatsın diye kurgular kursam da Temple'ın izlediği yol bambaşkaydı ve genç kızı ikna etme çabalarını okurken çok iyi güldüm ve sloganlar tuttum :) Yürü be koçum kim tutar senii!!

Mara ise 12 yıl saklanmanın ardından ortaya çıktğında çoğu şeyi göze almıştı ve aşık olmak göze aldığı olayların içerisinde en son da bile yer almadığına mührümü basarım. Kitabın ilk 200 sayfası Mara'yı sevmedim fakat daha sonra Temple için yaptığı olaylar işte bu dedirtti. Neden kitabın başında yapmadın ki kızçem ben de o kadar kin tuttum sana ama neyse ki genç kızımız hatalarının bedelini telafi etti ve bize mutlu bir son ve güzel bir kitap okutturdu.

Şimdi sırada Chase'ın kitabı var ve Düşmüş Meleğin en gizemli karakteri. Kitap henüz yurt dışında bile çıkmamışken biz ne zaman okuruz Nemesis bilir doğal olarak :) Çok konuştum demem odur ki bu seriyi alın okuyun ve pişman olursanız gelin beni bulun :)

10 puan

Sıra Düşmüş Melek'in ortaklarından Temple'nin hikayesinde.
On sekiz yaşında ki William Harrow'ın Lamont Dükü babası evlenecektir. Dördüncü üvey annesi on altı yaşında,bir bankerin güzel ve zengin kızıdır. Diğer üvey annelerine yaptığı gibi düğünden önce tanışmak istemez bu görevi gece gerçekleştirecektir.
Geceyi bir kadınla geçirmiştir. Kadınla odasına çıktığını, viski içtiğini hatırlar ama sabah uyandığında kadın yoktur. Üstelik hiçbir şey hatırlamaz. Bir anda yatağın kendi yatağı olmadığını, çıplak ve yatağın kan içinde olduğunu fark eder. Yatak Mara Lowe'nin üvey annesinin yatağıdır. O artık üvey annesini öldüren Katil Düktür. Bu yüzden sosyeteden dışlanır.
On iki yıl içinde Düşmüş Melek'in ortaklarından olur. Orada adamlar her şeylerini kaybettiklerinde ring son çareleri olur. Yani Temple'nin hüküm sürdüğü yeraltı dünyası. Kaybettiklerini tekrar kazanabilmeleri için tek bir seçenekleri vardır. Temple ile dövüşüp onu yenmek. Şimdiye kadar Temple'i kimse yenememiştir. On iki yıldır dövüyordur. Doğuştan hakkı olan dünyayı geri kazanmak için.

Mara ise babasının annesi ve kendilerine yaptıklarından sonra onun gibi zalim biri ile evlenmektense bir plan yaparak kaçmak ister. Amacı öldüğünün düşünülmesi değildir ama afyonu ve kanı fazla kaçırınca böyle düşünülmüştür. Bu yanlış anlaşılmayı düzeltmek içinde bir girişimde bulunmamıştır. On iki yıl sonra işlettiği yetimhanede kalan çocukların babalarının bıraktığı para ve kendi parasını verdiği kardeşi paraları kumarda kaybedince Temple'nin karşısına çıkar. Kardeşinin kaybettiği para karşılığında kimliğini açıklayıp Temple'nin aklanmasını sağlayacaktır.
Temple intikam istediğinden Mara'dan görüntüde metresi olmasını ister. Bu sayede sürekli bir araya gelen ikili sürekli geçmişte ki olaylar, meydan okumalar, yaralanmalar ve boş durmayan kardeş ile uğraşmak zorunda kalır. Bir de araya aşk girince yenilmez Temple bir kadın tarafından yenilmiş olur.

Kitabı sevdim kurguda karakterlerde çok güzeldi. Diğer ortakların ve eşlerinin de yer aldığı onlardan da haberdar olduğumuz bir kitaptı.
Kumarhanenin isminde bir türlü sabit kalınmaması ise sinir bozucu bir karar verilsin artık.
Aslında Mara'nın babaları öldükten sonra bile yanlış anlamayı bilmesine rağmen ortaya çıkmaması kötüydü. Kitapta sık sık belirtildiği gibi Temple'nin hayatını mahvetti. Bu gerçek olsa da kızamıyorum sonuçta bu günlere gelebilmesine neden oldu. Aşkı yine çok güzel işlemişti yazar.
Ayrıca sonra ki kitapta ki sürprizi okumak için sabırsızlanıyorum.

8 puan

Ilk iki kitabı saymazsam bence yeni bir seri gibi. Bu kitaba bayıldım. Simdi son kitap gizemli Chase'i okumak icin sabirsizlaniyorum. Yazar beni fena bozdu kabul ediyorum^^

9 puan

Konu ilginçti . Kahramanımız bir aristokrat iken bir gecede hayatı değişiyor.Ailesinin kendisini reddetmesi üzerine bir dövüş ustası olarak ünleniyor. Kendisini bu sıkıntılı duruma düşüren kadın kahramanımız ile karşı karşıya gelince de olayların heyecanı iyice artıyor. Heyecanın dozu hep yüksekti. Okuyun derim, umarım benim gibi beğenirsiniz.

7 puan

İlk kitabın verdiği beklenti ile okuduğum için yine hayal kırıklığına uğradım.İkinci kitabı ve bu kitabı okurken zorlandım.Kitapları yarım bırakmaktan hoşlanmıyorum.O yüzden kendimi zorladım açıkçası.yukarıda verdiğim puan sizi yanıltmasın çünkü hikaye çok güzeldi ama kitap bir türlü akmadı gitti.Çeviri yanlışları ile dolu olan bir kitap.Zaten 7 puanıda konusu ve kitaptaki olaylara verdim.bir daha okur muyum hiç sanmam.Benim gibi ilk kitabı çok beğenip bu kitabı okumak isteyenlere tavsiye beklentinizi cidden düşürün .

8 puan


Serinin ilk kitabı İntikam Ateşine bayılmıs, ikinci kitap da ise beklediğimi bulamamıstım. Serinin üçüncü kitabı Aşk Affetmez ise şu ana kadar okuduğum Sarah Maclean kitaplarının bir numarası oldu. Dövüşçü ortak Temple ve yıllar önce öldürdüğü sanılan Mara arasındaki aşk hem kurgu olarak çok farklı hem de etkileyiciydi.

Özellikle kadın karakterin duruşuna, kararlılığına bayıldım. Elbet hataları var geçmişte ve hatta finale doğru kızdırdığı da oldu beni ama o hatalar iki aşığı bir araya getirdiği için telafi ediyor :)

Ben bu kitabı sevdim. Seriyi takip edenlerin de begenecegine eminim :)

8 puan

yazarın ilk kitabını severek okudum,3. kitapta sonlara doğru biraz sıkılmaya başlamıştım...4. kitabı sabırsızlıkla bekliyorum en merak ettiğim karakter gizemli chase'in hikayesi...

8 puan

Severek okudum :) Özellikle Temple karakter olarak göz dolduruyordu.....

8 puan

Serinin ilk iki kitabında umduğumu bulamadığımdan bu kitabı okumayacaktım ama okumamı tavsiye eden baya kişi vardı. Sonuç olarak okundu bitti.

Yorumuma gelirsem diğer iki kitaba oranla baş karakterleri çok sevdim ikisi de kişiliğinden ödün vermeyen, hayatınızda böyle arkadaşlar isteyebileceğiniz insanlar. Yazar ikisinin geçmişte yaşadığı şeyleri gayet güzel bir şekilde aktarmış. Çift olarak da çok hoş oldular.

Yalnız yazar kitapta fazla tekrara varmış ve kendi fikirlerini sürekli belirtmiş. Örneğin her sayfada "Mara, Temple'nin hayatını mahvetti" cümlesinin karşıma çıkması sadece düşünce olarak değil Mara'nın da bu cümleyi sıkça kullanması çok anlamsızdı.

Ayrıca kitap Temple'nin Kit'le olan ilk dövüşüne kadar baya sıkıcıydı kitabı yarım bırakmak istediğim çok an oldu diyebilirim.

Ve Bourne karakterini hiç sevmeyeceğimi anladım dövüşten sonraki tavırları mantıklı olsa da sinirimi baya bozdu o tavırlar .

Ben aslında artık bu yazarı geçekten bırakmak istiyorum aşırı tekrarlara gidiyor ve bir kitapta sevmediğim özelliklerin başında yer alır bu durum. Yalnız Chase'in hikayesini de aşırı merak ediyorum. Sanırım Chase'den sonra ben bu yazarı bırakacağım, sevemedim bir türlü kalemini.

geri ileri