Beni Şemsi Tebrizi ile tanıştıran kitaptır. Muhteşem ve bende yeri ayrı olan bir kitap.
Sems mevlana aski bundan daha guzel anlatilamazdi . Serinin 2-3-4uncu kitaplarini en kisa surede okumk icin sabirsizlaniyorum
sinan yağmur'un okuduğum kitabıdır. Başladığımda, Şems'in ağzından yazdığı önsöz bölümünde, ahmet ümit ve elif şafak a yapmış olduğu haksız ithamlardan dolayı kitabın kapağını kapatıp kaldırmayı düşündüm. Ancak Şems ve Mevlâna hakkında farklı bir bakış açısı edinmek için devam ettim. Okunması zaman kaybı olmayacak bir kitap...
hz. mevlana gibi eserleri olan kırşehir doğumlu yazar, şair. ben aşkın gözyaşları kitabının 201. baskısını okudum ve kullandığı dili beğendim kendisinin. yalnız kitap içerisinde bilgi düşecek kısımları bir asterisk ile halledebilirdi. ama nihayetinde durgunluk ile harmanlanmış yapısı olduğunu düşünmekteyim kendisinin. şems'i ve mevlana'yı bu kadar iyi anlatabilen bir başkasını görmedim ben henüz. okuyucusunu kitaba dahil etmesini iyi biliyor sinan yağmur. ne diyelim, allah yolunu açık etsin...
Serinin ilk kitabı olduğu için midir bilmem gerçekten güzel bir biyografi romanı. Şems ile Hz. Mevlana'nın nasıl tanıştığını merak ediyorsanız okuyun, okutun :)
Çok beğendim ve önceden okuduğum başka bir kitapta ne kadar yanlış bilgilendirildiğimi gördüm. Kesinlikle okunmalı
Açıkçası ben çok beğenmedim. Elif Şafak'ın "Aşk"ını, Amet Ümit'in "Babı Esrar"ını okuyunca pek sarmadı.
yazar sade ve akıcı bir dille tasavvufun gölgesinde şems mevlana muhabbetini kaleme almış. Tasavvuf söz konusu olunca dilin ağır olmayabileceğini de okuyucuya ispatlamış.
tek kelimeyle basit bir kitap.
o kadar basit ki toplumumuzda çok satıyor.
heyhat edebi bilgimiz yerlerde bile sürünemiyor, olduğu gibi duruyor.
nedir ne değildir,neden bu kadar olay haline getirilmiştir diye merak edip kitaplarını okuduğum yazardır sinan yağmur.bana göre fasondur.
bu kitapta da evirip çevirip 2-3 cümleyi önümüze sermekten başka bişey yapmamıştır.
tasavvufa bu kitapla nail olduğunu zannedenler,tasavvufu şemsten mevlanadan ibaret zannedenler,insanların maneviyat ihtiyacında ekmek arayanlar vs. size bir çift lafım var:
"abdülbaki gölpınarlı"
Kitap Hz. Şems in dilinden anlatılmış. üslubunu beğenmedim. Çok enaniyet kokan cümleler var. Hz. Şems gibi bir mana ehlinin kitaptaki gibi kibirli biri olduğunu sanmıyorum. Buna rağmen beğendiğim bir kaç satır var.
- Hüzün ki en çok yakışandı âşıklara. Yandık, yakıldık; ama hüzünden yana asla yakınmadık. Ne de olsa biz mahzun bir peygamberin ümmeti değil miyiz? Hüzün taze tutar aşk yarasını. Yaramdan da hoşum, yârimden de.
Hüzün dalgası çarptıysa bir insanın yüreğine, ya Mevlâsını özlemiştir ya da Mevlâsı onu...
- Anmaktı ismini muradım, aşiyan yüreğinin damar damar atışlarında. Ağlatmak değildi matlubum. Oysa sen her harfte bir gözyaşı döküyordun, güneş içinde devran ederken tir tir titriyordun. Ey aşk! Sen kavur kavur yakandın, peki sol yanım neden üşüyor?
- Herkes kendi yürek kitabını okur.
Karşılıksız sevgi yaşamak gerekiyormuş. Birini sevmenin, delice bir aşkla bağlanmanın, güzelliğini yaşamanın hazan mevsimine gelmek olduğunu bilmiyordum. Meğer hayatta ne çok şey kaçırmışım… Ya ben erken geldim, ya sen çok geç kaldın vuslata…
Sinan Yağmur tarafından kaleme alınan aşkın gözyaşları tebrizli şems kitabı Şems’in tebriz’de doğup uzun süre Hz. Mevlanayı aramasından ölümüne kadar geçen süreyi anlatıyor. Şems küçük yaşlarda kendisinde farklı bir durum olduğunu farkeder daha sonrasında ilim almak için yola koyulur, lakin vardığı yerlerdeki hocaların ilimden ziyade başka şeylere önem verdiklerini görür ve hiçbirinin mürşidi olmaz. Allah’tan kendisi için bir mürşit isteyen Şems bunun karşılığında başını bile feda edebileceğini söyler.
Defalarca yazılmış bu hikayeyi bir de benden dinleyin, havasında yazılmış. Yer yer etkileyici anlatımlar var ama çarpıcı bir roman da değil. Okusam mı okumasam mı diyenlere tavsiye etmem.
kitabın başlarında şems in kendinden övgülye bahsetmesi beni rahatsız etti. bu durum şemsin tüm yaşam düsturuna aykırı. kitabın içide de pekçok yerde kendini öven din adamlarını nasıl rezil ettiği yazıyor zaten. bazı tekrarlar sıkıcı. ve elif şafağın aşk kitabına yaptığı gönderme hoş değil. tüm bunlara rağmen kötü kitap diyemem, sinan yağmurun bilgi birikimine saygı duyuyorum ama roman yazmak ayrı bir meziyet ister. sanıyorum kendi dilinden şemsi anlatsaydı daha iyi olabilirdi.
bir mevlana şems taciri daha. üstelik kitabın edebi değeri bile yok. kafasına göre ayet mealleri ve daha nice hatalar. okumaya değmez
Mevlana ve Şems'ten iyi para kazandı Sinan Yağmur. Merak edip 3-5 kitabını aldım ben de, almaz olaydım.