Cumhuriyetin ilk yıllarından sıradan insanların bir pansiyonda geçen hikayesi. Anlatım akıcı bir günde okudum ama etkilenecek bir şey bulamadım. Dönemle ilgili bilgi sahibi olmak isteyenlere faydalı olabilir.
Hocamın ödev için okuttuğu bi kitap onu okurken başka bi kitap daha okumam işi zevksizleştirdi ama kitap çok güzeldi.
Olağanüstü bir kurgusu olmasa da, cımhuriyetin ilk yıllarına ait yaşantıyı, ilişkileri sade ve akıcı bir dil ike anlatmış.
Dokuz odalı bir dairenin bir odasında yaşayan bankacı bir adamın baş kahraman olduğu bir kitap. Kumar masaları ve içki sofralarından başka bir şey anlatmıyor , o zamanın Ankara sını gözler önüne seriyor. Akıcı bir usluba sahip ama okura hiçbir şey kazandırmıyor.
Çok kafa karıştıran diyalogların olduğu; kimin hangi cümleyi kurduğunu anlayamadığım şekilde karışık bir üsluba sahip kitap. Sonlara doğru Kişiler ve diyalogların oturmasıyla daha akıcı hale geliyor. Okumayanın pekte bir şey kaybetmeyeceğim düşünüyorum.
Edebiyatımızdaki önemli "durum" öykücülerimizden M.Ş. Esendal bu romanda bir olaydan ziyade Ankara'da bir apartmanda oturan kiracıların hayatlarından kesitler sunmuş. O yılların insanlarını anlamak adına güzel bir kitap. Bu insanların hayatlarını bize, ismi hiç geçmeyen bir karakter kendi ağzından anlatıyor. Yazarın dili çok güzel, tertemiz bir Türkçe. Kolay okunuyor, bol diyalog içeren bir kitap. Durum öykülerini sevmeyenler için biraz sıkıcı gelebilir ama tavsiye ederim.