''En düzenli, en hesaplı, hayatını en dahice hazırlayanı bile kaderin bilinmeyen yanı karşısında bir oyuncak. Yalnız yaşanılan an kesin, gerisi talih, talihsizlik, alın yazısı denen şey, ya da Tanrı'nın esrarlı ve anlaşılmaz parmağı.
Hayatta, her şeyden önce önemi bulunan tek şey: Kendini hiç yenik saymamak, ve her yenilgiden sonra baştan başlamak.''
Banko, gelip, doğup büyüdüğü toprakların çok çok uzağında bir adamın, hayatını özgürleştirme, hayata tutunma, hayatını kazanma ve aslında yeniden tam bir beyefendi’ye dönüşme hikayesini anlatıyor.
kelebek in 2. kitabı.bir adamın hayata tutunma sevdası.mücadelesi.filmi izlenmemeli ama.(kelebeğin)kitapta sayfalarca anlatılan bölümler 2-3 sn lik geçişlerle geçiştirilmiş.
kelebek kadar olmasada fena sayılmayacak bir kitap.Kelebekin devamı olduğu için önce onu okuyun.
Hikaye, ilk kitabın kaldığı yerden başlıyor ama sonrasına ve öncesine dair eksik kalan her şeyi anlatıyor. Özgürlük sonrası dönemle başlayan kitapta yazar çocukluğuna uzanıyor ve annesine dair detaylı bilgiler anlatıyor. Çocukluğunu anlattıktan sonra, yazarın hayatının tümünü etkileyen olayın annesini kaybetmesi olduğunu düşünüyorum. Ailenin insan hayatına etkisinin ne denli büyük olduğunu bir kez daha anladım. Yazar kitabın sonunda Kelebek'in yazılma hikayesini ve arkasından gelen etkileri de anlatıyor. İlk kitabı okumayanlar bu kitabı okumaz zaten. Öncelikle Kelebek'i, sonrasında da Banko'yu okumayı herkese tavsiye ediyorum. Kesinlikle sıkmayan, sürükleyici, içten, samimi kitaplar...