İnsanı biraz yoran bir kitaap ama Naan Hanımın diğer kitapları gibi anlatım çok yoğun ve içten. dili biraz ağır ama kelimeler şiir gibi. Mesela bir yaz kitabı değil yazın okunulası bir kitap değil. Bir kış öğleden sonrası herkes kabuğuna çekildiğinde, siz içinize döndüğünüzde, kar yağarken bir fincan çay ve fonda ney sesiyle okunabilecek bir kitap.
Özellikle Hattat ve Padişah bölümünü çok beğendiğim bir Nazan Bekiroğlu kitabı oldu Nun Masalları. Ayrıca kapağı da en sevdiğim kitap kapaklarından birisi oldu, kim tasarlamışsa eline sağlık.
Nazan Bekiroğlu favori yazarlarım arasında olsa da bu ktap beni biraz sıktı. İlk hikaye bittikten sonra nerdeyse hiç okuyamadım odaklanarak. Bazı yerlerde çok hoş cümleler vardı o ayrı ama genel anlamda pek tavsiye edeceğim bir kitap değil.
Gereksiz ve saçma bir kitap laf kalabalığı.hayır kadın ne anlattığı kendi biliyormu acaba cok merak ediyorum yazdıklarının bir amacı varmı diye sorsalar cevap veremez o derece yani bir varmıs bir yokmus.fikirsiz bir yazarın anafikirsiz bir kitabı varmıs diye anlatıyım bende size biseyler o zaman; söylediklerim gercek ama masal değil.
Okudum bitti ama ne anladım bilmiyorum. Cam Irmağı Taş Gemi'yi de çok anlamamıştım. Sanırım yazarın bu tarz yazıları bana hitap etmiyor.