Onüç Günün Mektupları

En Son Değerlendirmeler

10 puan

"keşke bunları ben yazmış olsaydım" dedirten mükemmel mektuplar. Şair mektupları, şiirleri kadar dokunaklı ve güzel oluyor.

10 puan

mektup türüne ilgi duyanlar için kaçırmaması gereken bir kitap .Ben çok severek okudum eşine yazdığı mektupları

10 puan

“Yalnız seninle güçlüyüm. Sen olmasan bir anlamım olmaz. Sev beni.”
*
“Yaşayacağız.”
*
“Her şeyimi sana borçluyum. Sana rasladığım sıralar yıkıntılıydım. Sen onardın beni. Tuttun elimden kaldırdın. Ben de ekmek gibi öptüm alnıma koydum seni, kutsadım.”
*
“Aşk büyüdü, aşk!”

Ek olarak, kitapta mektupların Cemal Süreya’nın el yazısıyla olan asıllarının da fotoğrafları yer alıyor.
Benim kitabı tanıtmak için kurduğum cümlelerin yetmeyeceği bir kitap bu. Kesinlikle okumadan, aşkı eksik tanıyacağınız bir kitap. Eksiksiz bir kitap.
İyi okumalar…

Profil Resmi
8 puan

http://kitapeylemi.blogspot.com/2013/09/81-onuc-gunun-mektuplari-cemal-sureya.html

10 yıl, 11 ay
10 puan

Gerçek aşkın ispatı. Kalpten kaleme ancak bu kadar güzel yansıtılabilir.

10 yıl, 11 ay
10 puan

Ne cok kiskandim bu satirlari okurken asklarini...oyle yalin, oyle derin ve oyle samimi ki mektuplar, kendimi cemal-zuhal askina yakindan taniklik etmis gibi hissettim.
Boyle asklara taniklik etmek benim de beklentilerimi yukseltiyor.bu iyi mi oluyor, yoksa kotu mu henuz karar veremedim...

10 yıl, 10 ay
10 puan

Soluksuz okuduğum her satırına ayrı imrendiğim kitap.. Böylesi bi' aşkı okumak bile yaşamış kadar mutlu ediyor insanı..

10 puan

Dünya üzerinde aşkını böyle anlatan adamlar da var işte. Hayran olunası..

10 puan

Cemal Süreya Zuhal'ine hastanede yattığı 13 gün boyunca mektup yazar ve bu mektuplar Türk edebiyatının en en özel mirasları arasında yerini alır. İçinizi titretecek bu adam !

10 puan

cemal süreyadan aşkı, ızdırabı canseverden.

9 puan

Su gibi akan bir aşk günlüğü..

10 puan

Okurken böyle güzel seven adamlar da var dedirtiyor gerçekten.Cemal Süreya aşkını,duygularını öyle güzel ifade etmiş ki okuyan bu duyguları hala hissedebiliyor.Bu mektupları okuduktan sonra hayranlığım daha da arttı kendisine.

8 puan

Usta yazarı yakından tanımak için gerekli bir yapıt ve bireysel bir eser, şahane!

10 puan

Cemal sureyya hakkinda bilinmeyenler...
Esi zuhal'in agir bir ameliyat gecirdigi, para sikintisi cektikleri, oglu memo emraha olan sonsuz sevgisi,kiz cocuguna duydugu ozlem...
cemal sureyanin onceki evliliginden olan kizi ayce ile sorunlari, zuhal tekkanat'in ilk evliliginden olan kizi icsel'in bunalimi...
Zuhal tekkanat'in verdigi roportaji okumustum. İcsel'i cemal-zuhal ciftinin kizlari saniyordum degilmis.
Cemal sureya'nin o guzelim ask sozlerini kime yazdigini ogrenmek isteyen bu kitabi okumali.. Dili son derece akici.. Cemal sureya, siirden ve duzyazidan sonra keske roman yazsaydi diyorum...

8 puan

Mektuplardan oluşmasına rağmen şiir tadında. Yazar şair olunca şiirsel dilini mektuplarında da korumuş sanırım. Bu kadar duygusallık bana fazla olsa da okumanızı öneririm. Cemalettin Seber (Cemal Süreya) i merak edip yakından tanımak isteyenler için bir eser.

10 puan

Dostlar kitabı bir gün de bitirdim, elimden bırakamadım.Bu kitabı okuyana kadar yahu biz gerçekten aşık olduk mu acaba ? bu nasıl bir aşk ? diye sordum kendime ve imrendim...Mutlaka ama mutlaka okumalısınız...

10 puan

Çok içten bir dil, çok samimi bir yaklaşım, çok imrenilesi bir aşk... Cemal Süreya’nın kısa bir ayrılık süresince karısına yazdığı aşk mektuplarını içeren, okuduğum ilk Cemal Süreya kitabı. Bu kitapla internetten okunan özlü sözlerinin, şiirlerinin yazarın gözünde ki anlamlarını keşfettim. Yaşadığı hayat, sevdiği mekanlar ve insanlar, kelimelere çok daha farklı ve özel bir anlam yükledi.
Aslında kitap çok sade, çok sıradan ve çok bizden ama bir o kadar da tüm bu saydıklarımın tersi. Yazar tüm samimiyetiyle kalbindekileri kağıda dökmüş. Yattım, kalktım, rakı içtim, seni düşündüm diyor. Bunlar bizden. Ama öyle cümleleri, hatta kelimeleri var ki, düşünüyorsunuz. Biz ne zaman mektup yazmayı bıraktık? Ne zaman şiir yazmayı bıraktık? Bunlar eskiden insanların yapmaktan gurur duydukları eylemlerdi. Ne oldu da bunu kaybettik?
“Yaşlanıp oyle kol kola yürüyelim mi? Ne güzel yaşlanırsın sen.”
Ne oldu böyle güzel cümleleri kuran insanlara?

geri ileri