Bence de bu kitap biraz fazla abartılmış.
Öncelikle kitap açıklamasının aksine Abby alkol kullanan, kumar oynayan, küfür eden bir kız. Açıklama tamamen yanlış bir izlenim bırakmış. Ayrıca Travis karakteri de aşık olunca kılıbıklığa doğru yol alan bir karakter bence. Kötü çocuk olduğu konusunda şüpheliyim :D
http://www.kitabisevda.com/2013/04/9-ukg-blog-turu-tatl-bela-jamie-mcguire.html
Yorum çok daha süslü blogu ziyaret etmenizi tavsiye ediyorum :))
ÖNCE
Bu kitabı blog tur için seçmeden önce bir çok yerde gördüm. Sonuçta goodreads'ı can damarım olarak tanımlıyorum ve Tatlı Bela yaklaşık 100.000'den fazla okundu olarak işaretlenmiş. Yani kaçırmak imkânsız. İşin içinde aşk olduğu kesin ama ya ben size bu kitabı paranormal ve YA sandığımı ve böyle başladığımı söylesem. Hayır, hayır yüzüme tükürmeyin!
Okuyorum okuyorum bir türlü doğaüstü olaylar olmuyor.
Ama ilk şoku çabuk atlattım.
O An
Okurken çıldırdım desem? kitabın başı biraz hızlı gelişti bunu söylemek istiyorum önce. Her şey sanki asıl olaya gelmek için formalite olarak ardı ardına dizilmişti. Asıl konuya yani Kuduz it Travis ve Abby'nin tanışıp yakınlaşmasına, aşık olmasına gelince iki karakteri de parçalamak istedim.
Karakterlerin görünüşünün pek tarif edilmediğini düşünüyorum. Kitabı okurken Abby'nin tam olarak nasıl saçı var ya da gözleri hangi renkti pek hatırlayamadım. Tabii Travis biraz daha fazla tanımlansa da diğer karakterler gibi oda eksikti.
Kitabı okurken o kadar çok sinir oldum ki, o kadar çok Travis'in korumacı doğasına hayran kaldım ki... Abby'nin geçmişinin mükemmel olmaması, şu an ki halinin aksine geçmişinde o kadar sorunun yatması kitabı sevme nedenlerimdendi.
Temposu sürekli değişen bir kitap.
Kimin eli kimin cebinde azıcık kaybettiğiniz de bir kitap.
Bazen karakterlerin cinsel kimliklerinden bile emin olamıyorsunuz. Bu gerçekten dedikoduya açık bir konu. :D
Peki ya dövmeler? Kötü çocuğun vaz geçilmezleridir onlar. Motorsiklet? Beni de kap götür beni de sev Travis demek geliyor bazen insanın içinden. Aynı zamanda o kadar da kötü birisi ki. Tam bir playboy, onu sevmek Abby için aslında biraz kalp kırıklığına davet vermek gibiydi... Sanki Abby'i de sevmek kolaymış gibi...
SONRASI
Bitirdiğim de yüzümle bir gülümseme vardı. İçimde çok şiddetli duygular uyandırdı. Bu her kitapta olmuyor. Bu yüzden Tatlı Bela'yi önerilebilecek kitaplar listeme ekledim. Şuan yorumu yazarken bile gülüyorum.
Tatlı Bela Orjinal Adı: Beautiful Disaster olan Jamie McGuire kitabını nasıl buldum?..
Bu kitap bir bomba gibi düştü piyasalara normal olarak çok daha iyi bir kurgu ve daha da duygusal bir roman bekliyordum..Çünkü öyle yorumlar okudum ki o yüzden beklentim çok yükseldi..Fakat araştırdıktan sonra anladım ki bu roman New Adault kategorisinde yani Genç yetişkin dilimize çevirirsek..Bu benim sevdiğim bir tür değil....Ama yine de okurken büyük keyif alsam da benim beklentilerimi karşılayan bir kitap olmasa da bu romanı okurken büyük bir zevk ile okudum birincil ağızdan yani kahramanın tarafından anlatılan bir hikaye idi..Ben şahsen birincil ağızdan yazılan hikayeleri okumayı sevmiyorum belki o yüzden istediğim gibi ısınamadım.....
Bu kitap liseli gençlerin aşkını liseli gençlerin beklentilerini,hayallerini anlatan bir hikaye idi..Eh aşkların en güzelleri de o çağlarda yaşanmaz mı zaten..En güzel şiirleri o yaşlarda yazar,en coşkulu aşkları o yaşlarda yaşarsınız..
Bu hikayede yazarı biraz Stephenie Meyer biraz E L. James'den etkilenmiş olduğunu gördüm..Fakat daha çok Stephenie Meyer'den etkilenmiş gibi geldi bana..Kitabın çevirisi ve editini de vasat buldum.Roman çok akıcı da olsa bazı yerlerde hatalar sırıtıyordu..
Bazı yerlerde kullanılan tuhaf kelimeler okuma keyfimi bozdu..
Hikayedeki aşk biraz fazlaca saplantılı gibi geldi..Travis kitabın en başından beri Abby'ye kafayı inanılmaz bir şekilde taktı..O yüzden bu saplantıya kadar varan aşk beni biraz huzursuz etse de güzel bir hikaye idi..Erkek karakter kötü çocuk kadın karakter ise iyi kızı oynuyorsa da ondan etkilenen iki erkeğe de tam açık olmadı..Böyle insanları oldum olası pek sevmemişimdir..Bir ara tam olarak olmasa da kısmen iki erkeği idare etti bence..Çünkü arkadaş olarak nitelendirdiği erkeğin evinde kalırken ve aynı yatakta uyurken başka erkek ile çıkması bana çok ters geldi..Tamam kendinden emin değildi vs.vs. ama sevmedim bu durumu..Bence insanlar gerek özel yaşantısı,iş,sosyal yaşantısında bir takım duruşları vardır Abby'de o duruşu ben göremedim...İşte en çok bu belki durum yüzünden belki de mıymıntı kendinden emin olmayan geçmişi dolasıyla ikili ilişkilerinde güvensiz Abernathy karakterini pek sevemedim ..Karar verdiği zaman direkt söyleyebilen bir karakter değildi..Hikayenin çoğu yerinde beni sinir etti diyebilirim...Zoru görünce kaçan bir tip olarak gördüm..Bu belki de geçmişi ile de alakalı idi..Belki de ailesi ile ilgili bir durumdu...
Romanın bir sahnesinde Travis'in başka hatunlarla oynaşması vs..bu sahne mesela beni çok rahatsız etti..Kısaca iki tarafta birbirlerini deli etmeyi bayağı iyi başardı...Okurken de ben saçımı başımı yoldum bazı sahnelerde Bundan etken sanırım iki tarafında çok genç,tecrübesiz karakterlerinin özellikle Tavis'in baskın olmasının rolü büyüktü.....Kadın karakterin bir türlü ne istediğini bilememesi ve kendini ifade edememesi beni kitabı okurken oldukça gerdi...
Travis Maddox karakteri ne kadar saplantılı olursa olsun aşkına sahip çıkışı sevdiği kadın için kendini düzeltme çabaları çok güzeldi..
Travis Maddox'un ailesini çok sevdim o birbirlerine sahip çıkmaları Maddox erkeklerinin çılgınlığı delişmenliğini,Abby'yi aralarına almaları aile sıcaklığı nedir pek bilmeyen Abby'ye o sıcaklığı hissetirmeleri çok güzeldi..
Yazarın kurgusunda yan karakterlerin de hikayeye katılımı çok güzeldi Abby'nin arkadaşı America ve Shepleyîn aşkları,arkadaşlıkları,dostluklarını okumayı sevdim..Özellikle kriz zamanlarında bu çift de çok etkileniyordu bu iki deli aşığın durumundan..
Yine de bazen bana ters gelen şeyler olsa da güzel bir hikaye idi..Son zamanlarda çok moda olan erotik aşk romanı adı altında neredeyse pornoya kaçan bir kitap değildi..En azından erkek karakter sahiplenici ve çok seven,aşkına sahip çıkan bir erkekti..Bir kaç sahnesinde çok etkilendim çok..Travisin aşkını Abby'nin aşkından daha çok hissettim..Ama bence aşkı saplantılı idi..İyi ve Kötünün aşkı,özellikle sevilmeye ihtiyacı olan iki sevgiye aç insanın sevme sevilme hikayesi idi..Belki sevgilerini ifade tarzları değişikti...Sevgiyi aramanın ifade etmenin değişik yolları vardır..Bu hikaye de öyle bir şeydi..
Kısaca özellikle gençlerin çok beğeneceği bir roman bence..Her yönü ile bana hitap etmezse de tavsiye ederim...
Bu kitapla ilgili ne yazsam bilemiyorum. Bir yanım hayran oldu bir yanım ikisine de çok kızdı.
Konusunu kısaca yazarsam; Abby Abernathy yaşadığı kasabadan ayrılıp en yakın arkadaşı America ile Eastern'e başlıyor. America Shepley ile çıkmaya başlayınca okulun kötü çocuğu Travis Maddox ile tanışıyor, ki kendisi Shepley'in kuzeni ve ev arkadaşı.
Başından sonuna kadar gençlik filmi izler gibi okudum. Bir grup üniversiteli, partiler, dövüşler ve aşk. Bu tarzı sevdiğim için kitabı okumak çok zevkliydi. Ve böyle kitapları nasıl beklediğimi de gördüm. Çünkü artık yeni moda olan sırf gizem yaratılmak için yazılan karanlık geçmişler, sert olmaya çalışan kişilikler yoktu. Doğru Abby'nin geçmişinde bazı sıkıntıları olmuş ve o yüzden kaçmış ama çok olağan geldi bana. Hani derler ya bizden biri diye, bu kitapta herkes bizden biri gibi geldi.
Abby'ye de Travis'e de kızdığım oldu ama çoğunlukla hatalısın diyemedim. Geçmişini, geleceğinin fragmanı gibi karşısında gören bir kıza nasıl kızabilirim ki. Ya da bu kız ısrarla artık istemediğini söylerken sonunda pes etmeye çalışan bir erkeğe. Yine de itiraf edeyim Travis'e bir parça fazla kızdım, özellikle Abby yan odada uyurken yaptığından ve söylediklerinin arkasında durmayıp Abby'nin onu yakaladığı durumdan. Travis ne kadar tatlı olsa da yaptığı bir eksi kazandırdı gözümde.
Ve evet gerçekten tatlı. Bir erkek her fırsatta ben sana aidim derken nasıl olmasın ki? Gerek sözleri gerekse çoğu davranışı ile bir çok erkek karakterden ayrılıyor. Her zaman derim kırıp dökmeyen kişileri ve kitapları severim ve bu kitapta öyleydi. Çoğu yerde Abby'nin davranışlarına içerleyip hala ısrar eden Travis'e şaşırsam da, belki bir çok kişi böyle düşünmeyecek ama kıza da hak vermeden edemedim. Yine de Travis arkasından gözü yaşlı bağırınca içim acıdı mı acıdı.
Ve şunu da söylemek istiyorum, bu Bad Boy teriminin tarifi Travis ise bende bir tane istiyorum. Kötü çocukluk nerede Travis nerede Allah aşkına. Çoğu yerde yanımda olsa da bir sarılıp teselli etsem diye fena düşüncelerim bile oldu. Tamamen iyi niyet, gerçekten :P
Kitabın diğer yıldızları da America ile shepley idi kesinlikle. America benim gözümde mükemmel arkadaş tahtını devraldı. Ve ikisinin arasındaki ilişki gerçekten çok güzeldi. Hem de ummadığım kadar.
Gençlik filmleri izlemeyi seviyor ve bol aksiyon aramıyorsanız bu kitap tam size göre. Hafif hafif ayar veren, her şeyi dozajında tutan, bitince vakit kaybı olarak görmediğiniz bir kitap olarak göreceğinize inanıyorum. Ve yeni çıkmasına rağmen 2. kitabı çok merak ediyorum. Travis'in bakış açısından okumayı çok isterim. Eğer tek taraflı gönle taht kuran biriyse ondan dinlediğimde durumum çok daha vahim olacaktır (:
Yorumun aslı: http://kordugumhayaller.blogspot.com/2013/04/tatli-bela-beautiful-disaster-by-jamie.html
Okuma hızımı uzun bir aradan sonra tavan yaptıran ve okurken bana saatlerin nasıl geçtiğini farkettirmeyen çok güzel bir kitaptı. Ayrıca bana iki konuda bir ilki yaşattı. Birincisi, bu türde yani New Adult türünde okuduğum ilk kitaptı. İkincisi ise, şey ona daha sonra döneriz ;) Ve kızlar, abartmıyorum, okuduktan sonra kesinlikle siz de bir Travis isteyeceksiniz. Çünkü o tanıdığınız en aşık olunası nadir gerçek Bad Boys'lardan :D
Kitabı ilk okurken olayların hızı ve her şeyin çok çabuk bir şekilde olması beni çok afallaştı başta. Hatta alışana kadar sevmek ve sevmemek arasında yalapalım uzun süre. Ama temposuna alıştıktan sonra -ki alışmasanız bile- kitap sizi içine çekiyor. Hele 200-250 sayfası neydi öyle! O.O
Resmen soluksuz okuyorsunuz. Çünkü olaylar hem keyif verici hem hızlı hem de oldukça meraklandırıcı bir şekilde geçiyor :) Ki ben de bir elime aldım gece, hani biraz bakayım devamını yarın okurum dedim. Sonra bir ara saate baktım, sabah 5 olmuş :D Zaman nasıl aktı, ne zaman o kadar oldu, ben ne zaman bu kadar okudum?? diye bir afalladım. Daha sonra da yarın da geç kalkmayayım diye hemen olduğum yerde bıraktım. Bıraktım ama uyuyana kadar aklım kitapta kaldı kesinlikle!
Kitabımız bizi şaşırtıcı bir şekilde karşılıyor. Ve yine aynı şaşırtıcılıkla uzun süre devam ediyor. Şaşırtıcı çünkü, olaya pat! diye dalmaları anlarım ama bu tip, sanki seriymiş de bizi 2.-3. kitabın başından karşılıyormuş havaları biraz farklı bir hava veriyor. Ama dediğim gibi alışınca seviyorsunuz. Ve de okudukça artık YA dünyasındaki gibi çocuksu ve yavaşlıkların olmadığını hem de yetişkin serilerde olan o ağırbaşlılığın olmadığını görüyorsunuz. Yani karşınızda cidden şu Amerikan Gençliği olarak bahsedilen ve dizilerde sıkça izlediğimiz gençliği ve bence asıl gerçekliği görüyoruz. Ki ben bu gençliği oldukça sevdiğimi söylebilirim ;)
Kızımız bazı nedenlerden dolayı evi Las Vegas'tan -ahh, yeri hep ayrıdır buranın bende <3 - ayrılıp uzaklara Eastern Üniversitesi'ne gelmiştir. Neyse ki yalnız değildir. En iyi arkadaşı America da onunla beraberdir. Ve birbirirlerine verdikleri söz sayesinde genelde birlikte takılırlar. Yine böyle bir takılma sonucu, America'nın erkek arkadaşı Shepley ile birlikte bir bodrumda yasal olmayan bir dövüşü izlemeye gelirler. Kızımız gibi biri için orada bulunması gariptir. Çünkü kendisi sıradan, derslerine çalışan ve kimseye bulaşmayan ortalama bir tip olarak gözükmektedir. Ki bu gerçek hali midir acaba?? Okuyun görün ;) Daha sonra ise yaşananlarla birden kızımız ilk defa bu dövüşte gördüğü, Shepley'nin kuzeni, Travis -"Kuduz İt"- Maddox'la tanışır. Ve bundan sonra hiçbir şey aynı olmaz :D
Tanışmalarının hızlı olması kadar ondan sonra yaşananlar da bizim için hem çok hızlı hem de çok olaylı bir şekilde geçer. Kızımız bazı nedenlerden America'yla Travis ve Shepley'in yanına taşınır. Daha sonra yine okuduğunuz da öğreneceğiniz bazı nedenlerden 1 ay boyunca Travis'lerde yaşamak zorunda kalır. Ahhh, hem de nasıl yaşar. O kişi ben olmalıydım ya.... *.* Neyse, devam edersek, salyalarımı silip ve kalp erimemi düzelttikten sonra tabi ki ;) Bundan sonrasında, yani 1 ay geçip de kızımız yurda geri döndükten ve daha sonra sabırsızlandığımız şeyler gerçekleştikten sonra kitabımızın temposu düşmüyor ama verdiği hissiyattan mi desem olayların farklı bir akışta olmasından mı desem bir süre okuma hızınızı düşürüyor. Böyle ortalarda bir yer ve beni geren ama olsa mı olmasa mı bir türlü karar veremediğim bir yer. Ama ondan sonra kitabımız kendini toparlıyor ve alışkın olduğumuz temposuna geri dönüyor. En sonunda da sizi kalbiniz de bir sonraki kitabı bir an önce okumak için bir sızı ile bırakıyor. Yani benim gibi "nerde bunun devamı yazar?? Burada kesme, yooo, yapma bunu bana. Ben bir bu kadar daha okurum, hatta iki katı da okurum. Yeter ki beni böyle bırakmasın Travisss" tarzında söylemlerle kalıyorsunuz :D Bir de kitabın sonunda bir olay beni neredeyse kalpten götürecekti! Tüm olaylar içinde hiçbir şeyde bu kadar üzülmemiş ve korkmamıştım :(
Kitapta beni rahatsız eden, yazarın bazı yerlere tekrar geri dönüp açıklamaması ya da aslında affedilmeyecek bazı olayları en azından hafifletici bir neden bile vermeden, lafını etmeden kapaması oldu. Tamam, ikinci kitapta bunların birçoğunun nedenini Travis'in gözünden okurken görüyormuşuz da bazı şeyler Abby ile alakalıydı. Yani bu kitapta halledilecek şeylerdi. Yine de sanmayın ki bu sizi etkiliyor. Hayır, zira kitabı okurken aklınıza bile gelmiyor bu kısımlar. Ancak kitap bittikten sonra, her şeyin üzerine düşünürken aklınıza gelen bir kısım oluyor ve aslında oralar da hallolsa daha iyi olurmuş kitap diyorsunuz :) Bir de takıldığım diğer şey -neden takıldım bilinmez- keşke, kitabın kaçıncı bölüm olduğunu belirten yazı stili ile bölüm adının yazı stili birbirleriyle değişseydi. O şekilde daha göze hitap eder ve daha hoş dururdu sanki :D
Kitabı her sayfasında bir atak bekleyerek, korkuyla ve çoğunlukla Travis'e lanet ederek okudum. Tabi, kikirik kızlar gibi sırıtmaktan da geri kalmadım ;) Yani okurken binbir ruh haline büründüm. İçindeki en kötü karakteri bile bir şekilde sevdim. Çünkü yazarımız karakterleri bence oldukça güzel ve baş rolleri de dolu dolu bir şekilde yazmış :) Üstelik kitabı benim gözümde ayıran bir nokta ve bana bir ilki yaşatan nokta: Travis'in -sonlara yaklaşırken- affetmeyeceğim bir hata yapması, ki ben bu hatadan sonra o karakteri silerim. Ne yaparsa yapsın daha benim için bitmiştir normalde o karakter. Ama kitap o kadar iyiydi ki bir süre sonra yaptığı şeyi unuttum hem de bitirdiğimde Travis... diye diye aşkımdan öldüm. Üstelik yaptığı hatayı düzeltmeyi bırak bir özür bile dilemeden yaptı bunu! O.O Waaauuuvv *.*
Biliyorum siz şimdi merak ettiniz tüm bu anlattıklarımı :) Ama emin olun bu kadar uzun bir yazı bile yetersiz kitap için. Çünkü o kadar dolu ki, ne anlatsam boş. Siz en iyisi en yakın kitabevine gidin, bu kitabı edinin. Yalnız baştan anlaşalım, kitap bittikten sonra Traviissss... diye gezmek yok! Zira çok talibi var, dahasına kıskançlıktan çatlatmayın beni ya XD
Öncelikle blogumdaki giflerle Travisi anlattım bakmanızı tavsiye ederim :)
http://vemutluson.blogspot.com/2013/04/tatli-bela-kitabini-okudum-simdi-sira.html
Şuan acım gerçekten çok büyük ve sanırım umutsuz bir haldeyim .Çünkü artık Travis'im yok kitabın son sayfasıyla ona veda ettim. Onca kitap okudum ben böyle harika bir adam gör-me-dim . Şimdi hiç bir kitaptaki erkek karakterleri sevemeyeceğim. Sanırım haremimin , kalbimin , platonik aşkı Travis ♥
Öyle çok okumak istediğim ama böyle bir aşk kitabının yazılmayacağını anlayıp pes ettiğim tarzdan bir kitaptı. Her kitapta ana erkek karakterlerimiz alıngan, tripli , çekilmez , şımarık tipteydiler ve hep kız karakterlere üzülürdüm. Ama Tatlı Bela'da tam tersi Travis'i sarıp sarmalamak herkesten korumak gibi acayip kurgular geçti aklımdan hele o Abby var ya saçını başını yolabilirdim yemin ederim :) Hayır Travis gibi adamı buldu bir de hala üzüyor . Ama onunda haklı nedenleri varmış sonlara doğru anladım kabul ediyorum :)Travis yasa dışı dövüşler yaparak para kazanan tüm okulun korkulu rüyası ve tüm kızların ise hatası bir adamdır. Çünkü Travis bir kadınla sadece günlük ilişkiler yaşayan geceden sonra bir daha yüzüne bakmayan bir adam. Yine bir dövüş zamanı karşısına çıkan Abby'e kadar.. Gördüğü anda sevmeye başladığı Abby aslında onun için olmaz bir duayken Travis ve Abby 'nin aşkının gücü tüm kitapta soluksuz hissedilecek cinsten.
Sırf Abby'e yakın olabilmek için girdiği iddealar ve herkesten Abby'i koruyup kollaması , bir adamın Abby'e baktığındaki çığrından çıkmış halleri ise sizi kitabı okurken daha fazla aşık olma isteğine bırakacak.
Travis böyle serseri bir tip ama kendisi Ceza Hukuku eğitimi hukuku görüyor ve tam bir inek aynı zamanda . Abby'e biyoloji çalıştıracak kadar zeki tabi ki bu biyoloji derslerini de aşık etmek için harika kullandığını söylemeliyim :)
Yanyana yattıklarında bakmaya kıyamayan , uyurken Abby'i izleyen , kıskanc, romantik, sürprizlerle dolu bir adamı her sayfada okuyup sadece Abby'i kıskanıyorsunuz :)
Açıkçası konular , aile ilişkileri ve Amerika - Abby arasındaki dostluk , aşk, sadakat , kıskançlık öyle güzel birleşmişti ki bir ara hiç bitmesin diye ağlamayı düşündüm ..Kitabın son 30 sayfasında öyle bir olay oldu ki tansiyonum fırladı ve cidden ağlamak istedim . Soluksuz nefes almadan okuyabileceğiniz harika bir kitap diyebilirim. Tavsiye Ederim ve Edeceğim de:)
Keyifle okuyun :)
O cidden 'Tatlı Bela ' Travis Maddox ... Abby sini bir erkeğin bir kıza duyabileceği aşktan fazla seviyor : ) Ve bu da bazen sorunlara yol açıyor .;)
Bu kitabı tesadüfen indirimden almıştım.Pek bir beklentim yoktu ancak kitabı çok sevdim.Çok akıcıydı ve bir an bile sıkılmadım.Hiç bitmesin istedim..Her ne kadar klasik bir hikayesi olsa da ve sonunu tahmin etseniz bile kitap sizi öyle bir içine alıyor ki hiç bitmesin istiyorsunuz.Bayanların zevkle okuyabileceği kitaplardan.kesinlikle herkese tavsiye ederim.
Travis... Sonunda seninle tanışabildiğim için çok mutluyum. Bu tarz karakterleri okuduktan sonra insan kötü oluyor. Gerçek hayatta yok çünkü böyleleri. :D Ahh... Ah. Kesinlikle unutmayacaklarım arasında.
Bu kitap benim genelde okuduğum tarzın(Young edult) dışında bir kitaptı. Yani bir 'New edult' kitabıydı, bu nedenle bana göre oldukça aşırılıklar içeriyordu. Fakat eğer bu tarzda kitaplar okumayı seviyorsanız 'Tatlı Bela' yı da okumanızı tavsiye ederim...
Beğenmedim. Eğer teen olsaydım belki benim için harika bir kitap olabilirdi. Hiç edebi bir değeri yok. Sadece çerez niyetine iyi vakit geçirmek, kafayı hiç çalıştırmadan vakit geçirmek için okunabilir. Gençlik dizisi kıvamında bir kitap.
Harika bir kitaptı o kadar akıcı bir anlatımı vardı ki bir günde bitti... Sonu en güzel bölüm mutlu son :) Herkese tavsiye ediyorum okunmalı hatta bununla sınırlı kalmayın ayaklı belayı da okuyun ben onu daha çok sevdim Travis anlatımı düsünceleri onun da ne kadar hatalar yapmış olsa bile haklılığına bir kanıttı :)