Dostum kitap sitede 50 tl %35 indirim ile 30 tl ye satılıyor :) bu soruyu senin kendine sorman lazım yada ortaklaşa iki arkadaş alırsınız :) yada benim gibi okudugum zaman tamamıyla doyuma ulaşayım diyorsan eksiksiz basımını bul , ayrıca cevirmenini araştır .
Kısaca şöyle diyeyim; herhangi bir klasik eserin sırtına parmağını daya eğer kalınlığı 3 parmaktan azsa alma, oldu mu? Bunlar adı üzerinde "klasik", yazarı ona ömrünü veriyor, yansıtıyor; bütün yaşanmışlığını, fikirlerini koyuyor içine, herhalde bunu 200 sayfada yapmasını beklemezsin; sonuçta elindeki bir "Alacakaranlık" serisi romanı değil.
Faydası olursa inploid.com "Dünya klasiklerini kaç yaşında okudunuz?" sorusuna yazdığım cevabı buraya ekleyeyim:
"Mesela 2 ciltlik Robinson Crusoe'yu tek cildinin yarısı kadar inceliğe indirgenmiş halini, 2 ciltlik "Suç ve Ceza"nın tek cilde indirgenmiş halini veya bir parmak inceliğe getirilmiş Monte Cristo Kontu'nu okumayı da "klasikleri okumaktan" sayıyorsak hepimiz (en azından şimdi 40'lı yaşlarında olanlar) ilk okulda okumuşuzdur (şimdikilerin onu bile yaptığını sanmıyorum) ; ama zaten mesele klasikleri erken okumak değil veya hangi yaşta okuduğumuz olmamalıdır... Zira yukarıda anılan kitapların, 40 yaşına geldiği halde hala o kadar olduğunu sanan insanlar da var ülkemizde...
Dostoyevski'nin 70 yaşında ve bir ömür ve dünya birikimle yazdığı bir kitabını 15 yaşında okusak ne kadarını anlarız? Mesele budur...
Bence dünya klasikleri belli periodlarla, belli yaş aralıklarında tekrar tekrar okunmalıdır; zira kişinin birikimine, yaşamışlığına (yaşadığı acı-tatlı olaylara, trajedilere) göre her okunuşlarında farklı bir anlam kazanacaklar, farklı bakış açıları sağlayacaklardır. Birikimlerimiz, deneyimlerimiz arttıkça klasiklerden alacağımız haz da, bilgi de artacaktır... Ve her seferinde farklı şekillerde anlayacağızdır. . ."