Öğrenmek, bilmiyorum demekle başlar!
Kader seni güldürmüyorsa, espriyi anlayamadın demektir.
Öğrenmek, bilmiyorum demekle başlar!
Kader seni güldürmüyorsa, espriyi anlayamadın demektir.
V. Katherine erkeklerin iğrenç olduğunu düşünüyordu
X. Katherine sadece arkadaş olmak istedi
XVIII. Katherine onu bir e-postayla terk etti
K-19 kalbini kırdı
Konu ilişkiler oldu mu, Colin Singleton’ın tipi Katherine isimli kızlar ve konu Katherine isimli kızlar oldu mu, Colin her seferinde terk ediliyor. Tam sayı vermek gerekirse, on dokuz kere.
Bir yol macerasına atılan, evden kilometrelerce uzaktaki bu anagram âşığı, hali harap, üstün zekâlı gencin cebinde on bin dolar, peşinde kana susamış bir yaban domuzu ve hemen yanında televizyon bağımlısı, şişman dostu vardır. Ama bir tane bile Katherine yoktur.
Yarattığı formülle tüm romantik ilişkilerin geleceğini hesaplamayı uman Colin, Katherine Öngörülebilirliği Teoremi’ni ispatlamak için debelenmekte, tüm Terk Edilenler’in öcünü almanın ve sonunda kızı kapmanın peşindedir.
Aşk, dostluk ve ölü bir Avusturya-Macaristan arşidükü, insanın kendisini yeniden keşfetmesini konu alan bu çok katmanlı romana şaşırtıcı bir son ve sıcacık bir yön katıyor.
V. Katherine erkeklerin iğrenç olduğunu düşünüyordu
X. Katherine sadece arkadaş olmak istedi
XVIII. Katherine onu bir e-postayla terk etti
K-19 kalbini kırdı
Konu ilişkiler oldu mu, Colin Singleton’ın tipi Katherine isimli kızlar ve konu Ka... tümünü göster
Tess Gerritsen, ABD’nin San Diego kentinde doğdu. Stanford Üniversitesi'nde antropoloji konusunda lisans yaptı, Kaliforniya Üniversitesi’nden de tıp diploması aldı. Stajını Hawaii’de tamamladıktan sonra, doğum iznine ayrıldığı sırada ilk romanı "Geceyarısından Sonra Gelen Telefon"u yazdı. Romantik gerilim olarak tanımlanan bu kitabı aynı türde sekiz roman daha izledi. "New York Times"ın en çok satan kitap olarak tanıttığı "Hasat" ile tıbbî gerilim romanları yazmaya başladı. Ondan sonra yazdığı her tıbbî gerilim romanı da çok satanlar listesinin müdavimleri arasında yerini aldı. "Life Support", "Bloodstream", "Gravity", "Çırak" ve "Cerrah" bunlar arasında yer almaktadır.
Tess Gerritsen, ABD’nin San Diego kentinde doğdu. Stanford Üniversitesi'nde antropoloji konusunda lisans yaptı, Kaliforniya Üniversitesi’nden de tıp diploması aldı. Stajını Hawaii’de tamamladıktan sonra, doğum iznine ayrıldığı sırada ilk romanı "Gece... tümünü göster
Türk yazar.Babası, VI., VII Dönem Sinop, VIII. Dönem Kastamonu Milletvekilliği yapan Cemil Atay'dır. 1951'de Ankara Maarif Koleji'ni, 1957'de de İTÜ İnşaat Fakültesi'ni bitirdi. Üç yıl sonra İDMMA İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (şimdiki Yıldız Teknik Üniversitesi) İnşaat Bölümü'nde öğretim üyesi oldu. 1975'te doçent olan Atay, Topografya adlı bir de mesleki kitap yazdı. Çeşitli dergi ve gazetelerde makale ve söyleşileri yayınlandı. Oğuz Atay, Tutunamayanlar'ın 1971-72'de yayınlanmasından sonra, önemli bir tartışmanın odak noktası oldu. Bu romanıyla 1970 TRT Roman Ödülü'nü kazandı.
Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar, eleştirmen Berna Moran tarafından, "hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı" olarak nitelendirilmiştir. Moran'a göre Tutunamayanlar'daki edebi yetkinlik, Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır.
Atay'ın büyük etki yaratan eseri Tutunamayanlar'ı 1973'te yayınladığı Tehlikeli Oyunlar adlı ikinci romanı izlemiştir. Hikâyelerini Korkuyu Beklerken başlığı altında toplayan Atay, 1911-1967 yılları arasında yaşamış Prof. Mustafa İnan'ın hayatı konu eden Bir Bilim Adamının Romanı'nı 1975 yılında yayımlamıştır. 1973 yılında yayımlanan Oyunlarla Yaşayanlar adlı oyunu Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenmiştir. Atay, beyninde çıkan bir tümör nedeniyle büyük projesi "Türkiye'nin Ruhu"nu yazamadan 13 Aralık 1977'de, İstanbul'da hayatını kaybetmiştir. Edirnekapı Sakızağacı Mezarlığı'na defnedildi.
Öldükten sonra 1987’de Günlük, 1998’de ise Eylembilim adlı kitapları yayımlanmıştır. Sağlığında hiçbir kitabı ikinci baskı bile yapamayan Atay'ın kitapları ölümünden sonra büyük ilgi gördü ve defalarca basıldı. Yıldız Ecevit'in hazırladığı Oğuz Atay biyografisi "Ben Buradayım..." 2005 yılında yayınlandı. Türk Edebiyatı'nda yazdığı Tutunamayanlar ile post-modern tarzda eser veren ilk yazarımız Oğuz Atay'dır.
Oğuz Atay,özellikle Tutunamayanlar romanında, modern şehir yaşamı içinde bireyin yaşadığı yalnızlığı, toplumdan kopuşları ve toplumsal ahlaka,kalıplaşmış düşüncelere yabancılaşan, tutunamayan bireylerin iç dünyasını anlatır. Yapıtları eleştiri, mizah ve ironi barındırır.
Türk yazar.Babası, VI., VII Dönem Sinop, VIII. Dönem Kastamonu Milletvekilliği yapan Cemil Atay'dır. 1951'de Ankara Maarif Koleji'ni, 1957'de de İTÜ İnşaat Fakültesi'ni bitirdi. Üç yıl sonra İDMMA İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (şi... tümünü göster
Gaziantep'te 1960 yılında yedi çocuklu bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası kilim tüccarı, annesi terzi idi. İlk öğreniminin ardından Gaziantep Atatürk Lisesi'ne devam etti. 14 yaşından itibaren sol görüşlü bir aktivist oldu.Ülkücülerle aralarında çıkan bir kavgadan dolayı 24 arkadaşıyla birlikte Gaziantep dışına sürgün edildiği için liseyi Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde tamamladı.
1979'da Marmara Üniversitesi'nin Kamu Yönetimi bölümünde yükseköğrenimine başladı. Öğrencilik yıllarında tanışıp evlendiği Vildan Hanım ile evliliğinden Gül adında bir kızı oldu (1981). 1980 darbesinin ardından 'profesyonel devrimci' olarak çalıştı. 1982'de düzenlenen 'Anayasaya Hayır' kampanyasına katıldı. Duvarlara afiş yapıştırırken yakalanan arkadaşları için öykü şeklinde yazdığı rapor, takma adı olan 'K. Yalçın' imzası ile önce Atılım Dergisi'nde, sonra Prag'da 40 dilde yayın yapan Barış ve Sosyalizm Sorunları Dergisi'nde yer aldı. Yazarlığa adımnı bu rapor/öykü ile attı.1983 yılında üniversite öğrenimini tamamladı.
Üyesi olduğu Türkiye Komünist Partisi (TKP) tarafından 1985’te Moskova'ya gönderildi. 1985-1986 yılları arasında Moskova Sosyal Bilimler Akademisi'nde eğitim gördü. TKP tarafından komünistlik eğitimi almak için Rusya'ya gönderilen altı gencin başından geçenleri anlattığı 'Kar Kokusu' (1989) adlı romanı, bu dönemde yaşadıklarından izler taşır. Moskova'da iken şiir yazmaya başladı. 1989'da aktif politikadan ayrıldı ve Sokağın Zulası adlı şiir kitabını yayımladı. Arkadaşı Ali Taygun ile bir reklam ajansı çalıştırmaya başladı.
1990 yılında bir grup edebiyat tutkunuyla birlikte Yine Hişt adlı kültür-sanat dergisini çıkardı. Şiir, öykü ve yazılarını Adam Sanat, Yine Hişt, Öküz ve Cumhuriyet Kitap dergileri ile Yeni Yüzyıl gazetesinde yayımladı.
1992 yılında yayınlanan ilk öykü kitabı Çıplak Ayaklıydı Gece, aynı yıl Ferit Oğuz Bayır Düşün ve Sanat Ödülü'nü aldı. Bu kitap Ahmet Ümit'i yazın dünyamıza tanıtan ilk kitap olma özelliğini de taşır.
Arkadaşı tiyatro yönetmeni Ali Taygun'un teşvikiyle polisiye yazmaya ağırlık veren Ahmet Ümit, 1994 yılında ATV için çekilen 'Çakalların İzinde' adlı polisiye dizinin öykülerinin ve senaryosunun yazılmasına katkıda bulundu. Ardından da 1995'te Ahmet Ümit, çeşitli gazete ve dergilerde Franz Kafka, Dostoyevski, Patricia Highsmith, Edgar Allan Poe ve polisiye roman yazarları üzerine inceleme ve tanıtım yazıları kaleme aldı.
Bir Ses Böler Geceyi (1994) adlı uzun hikâyesinin ardından Masal Masal İçinde (1995) yayımlandı. Annesinden dinlediği masalları düzenleyip yazdığı bu kitap çeşitli özel ilköğretim okulunda ve özel kolejlerde ders kitabı olarak okutuldu, Korece'ye çevrildi. Kitaplarının tümünde var olan gerilim duygusu Sis ve Gece (1996) adlı polisiye romanında kendisini tümüyle dışa vurdu. Sis ve Gece, Türkiye'de yankı uyandırdı, tartışmalara yol açtı. Yunanistan'da yayımlanarak yabancı dile çevrilen ilk Türk polisiye yapıtı unvanını kazandı.
Sis ve Gece'yi Kar Kokusu (1998) adlı romanı, Agatha'nın Anahtarı (1999) adlı polisiye öykü kitabı takip etti. 2000'den itibaren Patasana (2000), Kukla (2002), Şeytan Ayrıntıda Gizlidir (2002), Beyoğlu Rapsodisi (2003), Aşk Köpekliktir (2004), Ninatta'nın Bileziği (2006), Kavim (2006) adlı kitaplarını ardı ardına yayımladı. 2007'de İnsan Ruhunun Haritası adlı denemesi yayımlandı. 2008'de yayınlanan Bab-ı Esrar'da Şems-i Tebrizi cinayetini konu edindi. İstanbul hakkında çok detaylı bilgiler de içeren İstanbul Hatırası adlı polisiye romanı Haziran 2010'da okuyucularla buluştu. Yazarın Başkomiser Nevzat, Çiçekçinin Ölümü (2005) adlı bir de çizgi romanı vardır.
Öykülerinden yola çıkılarak Uğur Yücel tarafından Karanlıkta Koşanlar ve Cevdet Mercan tarafından Şeytan Ayrıntıda Gizlidir dizileri yapılmış, Sis ve Gece adlı romanı 2007 yılında Turgut Yasalar tarafından sinemaya uyarlanmıştır.
Gaziantep'te 1960 yılında yedi çocuklu bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası kilim tüccarı, annesi terzi idi. İlk öğreniminin ardından Gaziantep Atatürk Lisesi'ne devam etti. 14 yaşından itibaren sol görüşlü bir aktivist oldu.Ülküc... tümünü göster