Nil Yayınları tarafından yayınlanan Kırık Testi serisinin 12. kitabı Yenilenme Cehdi isimli kitap, Muhterem Fethullah Gülen Hoca Efendi'ye yakın zaman dilimlerinde sorulmuş güncel, güncel olduğu kadar da gündemini kaybetmeyecek soru ve cevaplardan oluşan, muhtevasıyla okurunu İslâm'ın engin ikliminde yeniden bir araya gelmeye, Efendiler Efendisi'nin (S.A.V.) insanlığa sunduğu mesajı bir kez daha kendi orijinalliği ve derinliği içerisinde ele almaya davet ediyor...
İşte tam da böyle bir zamanda asırların boşluklarında kaybettiğimiz kimliğimizi yeniden kazanmamız, hadiselerin ağırlığı altında ezilen insanlığa bir kez daha el uzatmamız için üzerinde bulunduğumuz mânâ denizini yeniden dalgalandırıp Asr-ı Saadet ile bezenen günlere yelken açmamızı sağlayacak; kalbimizi, fikrimizi, zikrimizi o emin günlerin sahiline demirlememiz için bizi yola koyacak bir rüzgâra ihtiyacımız var...
(Tanıtım Bülteninden)
Nil Yayınları tarafından yayınlanan Kırık Testi serisinin 12. kitabı Yenilenme Cehdi isimli kitap, Muhterem Fethullah Gülen Hoca Efendi'ye yakın zaman dilimlerinde sorulmuş güncel, güncel olduğu kadar da gündemini kaybetmeyecek soru ve cevaplard... tümünü göster
Çok uzak zamanlarda değil, günümüzün otuz, bilemediniz elli yıl öncesinde, üstelik hep ülkemizde geçiyor Efrâsiyâbın Hikâyeleri. Ancak... Sanki o zamanlardan ve o mekânlardan değil de, başka zaman ve mekânlardan, hatta başka dillerden aşina olduğumuz hikâyeler... Yani, Puslu Kıtalar Atlasını ve Kitab-ül Hiyeli okumuş olanların tahmin edebilecekleri gibi, üzerine söz söylemesi zor, içine dalması keyif verici kitaplardan: Estetikle oyunun, mizahla felsefenin bir edebî buluşması...
Çok uzak zamanlarda değil, günümüzün otuz, bilemediniz elli yıl öncesinde, üstelik hep ülkemizde geçiyor Efrâsiyâbın Hikâyeleri. Ancak... Sanki o zamanlardan ve o mekânlardan değil de, başka zaman ve mekânlardan, hatta başka dillerden aşina olduğumuz... tümünü göster
Yeniçeriler kapıyı zorlarken Uzun İhsan Efendi hâlâ malûm konuyu düşünüyor, fakat işin içinden bir türlü çıkamıyordu... Rendekâr doğru mu söylüyor? Düşünüyorum, öyleyse varım. Oldukça makûl. Fakat bundan tam tersi bir sonuç, varolmadığım, bir düş olduğum sonucu da çıkar: Düşünen bir adamı düşünüyorum. Düşündüğümü bildiğim için, düşlediğim bu adamın da varolduğunu biliyorum. Böylece o da benim kadar gerçek oluyor. Bundan sonrası çok daha hüzünlü bir sonuca varıyor. Düşündüğünü düşündüğüm bu adamın beni düşlediğini düşlüyorum. Öyleyse gerçek olan biri beni düşlüyor. O gerçek, ben ise bir düş oluyorum. Kapı kırıldığında Uzun İhsan Efendi kitabı kapadı. Az sonra başına geleceklere aldırmadan kafasında şunları geçirdi:Dünya bir düştür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir masaldır.
Yeniçeriler kapıyı zorlarken Uzun İhsan Efendi hâlâ malûm konuyu düşünüyor, fakat işin içinden bir türlü çıkamıyordu... Rendekâr doğru mu söylüyor? Düşünüyorum, öyleyse varım. Oldukça makûl. Fakat bundan tam tersi bir sonuç, varolmadığım, bir düş old... tümünü göster