FATMAECEMFAN

0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

FATMAECEMFAN bir test çözdü. Sonuç: 4/9 (%44.4) doğru.
Filmi Olan Kitaplar Testi

Sinema ve kitap bilgisini sınayıcı, eğlenceli bir test.

Sinema ve kitap bilgisini sınayıcı, eğlenceli bir test.

10 yıl, 2 ay
FATMAECEMFAN okumak istiyor.
Asi (MacLeods of Skye Üçlemesi, #1)

“Dolu dolu, romantik ve mest edici!” Teresa Medeiros Onu kendine aşık etmek için yalnızca bir yılı vardır... Isabel MacDonald, amansız kavgaya bir son vermek için klanının en azılı düşmanı Rory MacLeod ile nişanlanmayı kabul eder. Ancak nişan onun kaleye – ve biraz tahrikle kalbine – girişini kolaylaştırmak için bir paravandır. Ne var ki haince planları hayranlık duyduğu her şeye sahip güçlü ve korkusuz bir Highland reisi olan Rory tarafından sınanır. Şimdi Isabel hep hayal ettiği mutluluğu, tam da ihanet etmesi gereken adamda bulmuş ve ihtirasın, intikamdan çok daha tehlikeli olabileceğini görmüştür. Dostların yakınında olsun ama düşmanların daha da yakında... Rory'nin MacLeod klanının reisi olarak görevi açık ve nettir: Kralın emrine itaat edip MacDonald'ların kızı ile evlenmek – şartları ise kendisi belirleyecektir. Rory nişanın yalnızca bir yıl sürmesine karar verip kızı ailesine teslim ettikten sonra başka biriyle evlilik yapmayı planlar. Fakat bu baştan çıkarıcı güzellikteki kadının, onun çelik gibi dirayetine meydan okuyacağını ve sert görünüşünün altında içten içe kaynayan dizginlenmemiş ihtirası ortaya çıkaracağını tahmin edemez.

“Dolu dolu, romantik ve mest edici!” Teresa Medeiros Onu kendine aşık etmek için yalnızca bir yılı vardır... Isabel MacDonald, amansız kavgaya bir son vermek için klanının en azılı düşmanı Rory MacLeod ile nişanlanmayı kabul eder. Ancak nişan onun ka... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 4 ay
FATMAECEMFAN şu an okuyor.
Vişne Bahçesi

LOPAHİN - Yazlıkçılardan dönüm başı en az yirmi beş ruble alırsınız, demek istiyorum. Bence hemen şimdi başlayın bu işe... Size ant içerim, güze kadar elinizde bir kıymık kadar bile boş arazi kalmayacak, hepsini alacaklardır. Sözün kısası, sizi şimdiden kutlarım, kurtuldunuz. Arazinin bulunduğu yer ise bir harika. Irmak yüzmeye elverişli derinlikte... Ancak şüphesiz toprağın düzenlenmesi ve temizlenmesi lazım... Mesela bütün eski binaları, artık hiçbir işe yaramayacak şu evi yıkmak, yaşlı vişne bahçesindeki ağaçları da kesip ortadan kaldırmak gerekecek.


******

Öyküleri ve piyesleri ile edebiyat dünyasına yepyeni bir soluk getiren, usta yazar Anton Çehovdan ölümsüz bir tiyatro eseri... Eski şaşalı günler geride kalmış, soylu bir geçmişten gelen Ranevskaya ailesi geçim sıkıntısı içine düşmüştür. Aslında sadece Ranevskayalar değil, bütün Rusya sarsıcı bir değişim geçirmektedir. Aristokrasi zeminini kaybederken yeni bir sınıf türemektedir düzene uyum sağlamış olan tüccar Lapahin, ailenin tüm sıkıntılarını sona erdirecek bir çözüm bulur: Onca hatırayı yüklenmiş Vişne Bahçesinin satışa çıkarılması.

************

Madam Ranevskaya yurdundan ayrı geçirdiği beş senenin ardından kızıyla birlikte evine, ülkesine geri döner. Ama bu geri dönüş savurganlıklarıyla servetlerini son kuruşuna dek tüketen, borçlandıkça borçlanan ailenin sonunun başlangıcıdır. Çalışanlarının paralarını bile ödeyemezken sazlı sözlü eğlencelerden geri kalmazlar; borçlandıkça harcarlar, harcadıkça borçlanırlar. Bir tek vişne bahçesi kalır ellerinde ama onu bile koruyamazlar... Çehov, serf olarak adlandırılan derebeylik kölelerinin özgürlüklerini kazanmalarının ardından çöküşe geçen aristokrasiyle, zenginleşen orta sınıfa dair gözlem ve yorumlarına dayanan Vişne Bahçesinde bir ailenin dramını anlatsa da oyununu bir dram değil bir komedi hatta yer yer fars olarak nitelendirir. Anton Pavloviç Çehovun tiyatro sevgisi çocukluk yaşlarında izleyici olarak başladı. Vodvil olarak adlandırdığı birer perdelik oyunlarıyla, dörder perdelik oyunlarından ilk ikisi olan İvanov ve Orman Cinini 1887–1890 yıllarında yazdı.Vanya Dayı büyük övgülere layık görüldü. Martı‘nın ikinci sahnelenişinde kazandığı büyük başarı da Üç Kız Kardeş ve Vişne Bahçesini yazmasını sağladı.

************

İnsanlık kendini geliştirerek ilerliyor. Eskiden akıl erdiremediği bazı kavramlara gittikçe yaklaşıyor, aydınlanıyor. İşte bu nedenle çalışmamız, tüm gücümüzle çalışarak gerçeği arayanlara yardımcı olmamız gerekir. Bugün Rusyada çok az kişi çalışıyor. Tanıdığım okumuş kişilerin büyük bir çoğunluğu hiçbir araştırma yapmıyor. Henüz çalışmaya, işe yatkın değiller. Kendilerini entellektüel olarak adlandırırlar, hizmetçilerine sen diye hitap ederler, kölelerine hayvan muamelesi yaparlar. Ne yeni bir şey öğrenirler, ne de ciddi bir şeyler okurlar. Kısacası hiçbirşey yapmaksızın, bilimden yalnızca söz ederler, sanattan da anladıkları yoktur. Hepsi ciddi, asık suratlıdır, yalnızca önemli konulardan söz ederler ve felsefe yaparlar. Onlara göre işçiler korkunç yemek yiyen, otuzu kırkı bir odada, tahtakuruları, leş gibi kokular, küf ve rutubet içinde, yastıksız uyuyan düşük ahlaklı kişilerdir... Ve açıkça görülüyor ki bizde yapılan bütün akıllıca konuşmalar dikkatleri başka yöne çekmeye ve göz boyamaya yöneliktir. O pek sık sözü edilen kreşler, okuma odaları nerede? Onlardan yalnızca romanlarda söz edilir.

******

LOPAHİN - Yazlıkçılardan dönüm başı en az yirmi beş ruble alırsınız, demek istiyorum. Bence hemen şimdi başlayın bu işe... Size ant içerim, güze kadar elinizde bir kıymık kadar bile boş arazi kalmayacak, hepsini alacaklardır. Sözün kısası, sizi şimdi... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 4 ay
FATMAECEMFAN şu an okuyor.
Öteki

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (1821-1881): İlk romanı İnsancıklar 1846’da yayımlandı. Ünlü eleştirmen V. Belinski bu eser üzerine Dostoyevski’den geleceğin büyük yazarı olarak söz etti. Ancak daha sonra yayımlanan eserleri o dönemde fazla ilgi görmedi. Yazar 1849’da I.Nikola’nın baskıcı rejimine muhalif Petraşevski grubunun üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandı. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgün ve zorunlu askerliğe çevrildi. Cezasını tamamlayıp Sibirya’dan döndükten sonra Petersburg’da Vremya dergisini çıkarmaya başladı. Dostoyevski, 1846 yılında yayımlanan Öteki adlı eserinde kişilik bölünmesini, parçalanmış bilincin kurduğu ürkütücü ve tehlikeli dünyayı konu edinmiştir.

Tansu Akgün (1977): İstanbul Üniversitesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Rusça ve İngilizceden çeviriler yapan Tansu Akgün, Maksim Gorki ve Anton Çehov’dan tiyatro oyunları, F.M Dostoyevski’den romanlar ve Jakob Abbott’dan biyografiler çevirdi.

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (1821-1881): İlk romanı İnsancıklar 1846’da yayımlandı. Ünlü eleştirmen V. Belinski bu eser üzerine Dostoyevski’den geleceğin büyük yazarı olarak söz etti. Ancak daha sonra yayımlanan eserleri o dönemde fazla ilgi görm... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 4 ay
FATMAECEMFAN, hulyami tarafından yapılmış bir değerlendirmeyi beğendi.
Aşkı Sende Buldum (Cameron Sisters, #5)

6

Bu kitaptan seri sıra ile yayınlansaydı zevk alabilirdim.ama maalesef roman güzel olmasına rağmen istediğim zevki alamadım.Çünkü hikayedeki kopuklukları farkediyorsunuz maalesef. Hikayede 3 kız kardeşin hayatı ve aşklarından bahis ediliyor. Diğer kardeşler birden romanın sonunda kocaları ile ortaya çıkıyor ve ne olduğunu anlamıyorsunuz.Bu kadar iyi bir yazar ancak böyle mahvedilir.Bu roman serinin 4.kitabı ve sonu bize bu mantıkla sunan tüm yayınevlerini protesto ediyorum..

Bu kitaptan seri sıra ile yayınlansaydı zevk alabilirdim.ama maalesef roman güzel olmasına rağmen istediğim zevki alamadım.Çünkü hikayedeki kopuklukları farkediyorsunuz maalesef. Hikayede 3 kız kardeşin hayatı ve aşklarından bahis ediliyor. Diğer kar... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 5 ay
FATMAECEMFAN okumuş.
Sefiller

İhtiyaçları çok fazlalaşan insanlar kendi öz kaynaklarını sınırlarını zorlamaya itilir ve yollarına çıkan herhangi bir savunmasız kişiden bile irkilir. İş ve ücretler, yiyecek ve ısı, cesaret ve iyi niyet hepsi sahip olamadıkları şeylerdir. Bu karanlık içerisinde erkek, kadın ve çocuğun zayıflığını ele geçirir ve onları utanç verici işlere zorlar. Artık hiçbir dehşet veya korku dışlanmaz. Ümitsizlik, sadece dört duvarın adiliği ve basitliği ile sınırlanmıştır; hepsi kötülük ve suça yönelir... Hepsi sefilleşmiş, bozulmuş birer kötü ve pislik gibi gözükür. Fakat o denli alçalmış kişilerin de daha fazla alçalamayacağı bir çizgi vardır ve bu dönüm noktasında, dış dünya adeta yutar bu zavallı, tahilsiz, kimliksiz insanları... Onlar Sefillerdir; toplumdan dışlananlar, yeraltı köpekleri..

Victor Hugonun Sefiller romanı yetişkinlerin okuması gereken klâsiklerin başında geliyor. Sefiller'in Kozet isimli küçük kız kahramanını okuyarak sefaletin insanlığı ne gibi korkunç durumlara düşürdüğünü göreceksiniz. MEB Talim ve Terbiye Kurulunun 2243 sayılı Tebliğler Dergisinde yayınlanan kararı ile ilköğretim okulu öğrencilerine tavsiye edilmiştir.

Bir kürek mahkumunun bir din adamı sayesinde doğru yolu buluşunun hikayesi.

Victor Hugonun unutulmaz klasiği sefilleri artık gençler de okuyabilecek. Fakir bir genç olan Jan Valjanın etrafındaki tüm sefalete rağmen iyi bir insan olma mücadelesi anlatılıyor bu kitapta. Mutluluk, aşk, acı, gözyaşı, umut ve hayal kırıkları mükemmel bir uyum içinde verilmiş.

Hugo, Sefiller adlı dev romanının önsözünü şöyle bitirir: Yeryüzünde yoksulluk ve bilgisizliğin egemenliği sürdükçe, böylesi kitaplar gereksiz sayılmayabilir. Yurdunun çıkarları adına siyasal kavgalardan hiç çekinmedi. Bu yüzden de tam yirmi yıl sürgünde kaldı. Sefiller de bu yılların ürünüdür (1862). Bu dev romanı, genç okurlara yalınlaştırılmış, kısaltılmış biçimiyle sunuyoruz. Sefiller, kürek mahkumu Jan Valjean ve polis müfettişi Javert arasında sürüp giden bir kovalamacanın hikayesi üzerine kuruludur. Jan Valjean, yoksul bir köylüdür, ailesini doyurmak amacıyla çaldığı yalnızca bir somun ekmekten dolayı kürek cezasına çarptırılmış, defalarca kaçma teşebbüsünde bulunduğundan cezası katlanmış ve on dokuz seneye cıkmıştır. Fransız edebiyatının en önemli romanlarından biri olan Sefiller, romantik akımın etkilerini taşıyan bir eserdir.
\n\nJan Valjanın tüyler ürperten öyküsü. Yoksulluk sonucu içine düşülen yanlış davranışlar sonunda kürek cezasına mahkum ediliş. Bu mahkumiyetin Jan Valjan üzerindeki olumsuz etkileri, cezaevinden çıktıktan sonra Jan Valjanın piskopos Myrel ile tanışması vearalarındaki ilişkiler. Jan Valjanın isim değiştirerek yeni bir hayata atılma çabası karşısında önüne çıkan engeller.

İlk gençlik heyecanlarıyla okunan kitapların etkisini, o ilk okumanın verdiği benzersiz hazzı unutmak mümkün mü?İletişim ve bilgi edinme imkânlarının son hızla arttığı bir çağda, gençlerimizi ve çocuklarımızı kitapların dünyasıyla buluşturmak eskisi kadar kolay olmasa gerek. Bu anlamda, Millî Eğitim Bakanlığının ilköğretim ve ortaöğretime yönelik 100 Temel Eser seçimi; öğrencilere, velilere ve öğretmenlere, kısacası kültür dünyamıza katkıda bulunacak, herkese yararlı olacak niteliktedir.

Sınır tanımayan ve çocuk düşlerine misafir olan kitaplar ve kahramanlar vardır. Beyaz Düşler Dizisindeki kitaplar işte onlardan bazıları.

İhtiyaçları çok fazlalaşan insanlar kendi öz kaynaklarını sınırlarını zorlamaya itilir ve yollarına çıkan herhangi bir savunmasız kişiden bile irkilir. İş ve ücretler, yiyecek ve ısı, cesaret ve iyi niyet hepsi sahip olamadıkları şeylerdir. Bu karanl... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 5 ay
Daha Fazla Göster

FATMAECEMFAN şu an ne okuyor?

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.