Akşam sınıfı, Dublinin yüzlerce okulunda olduğu gibi, Mountainview Kolejinde akşam programı yürüten bir sınıftır. Okulda yeni bir İtalyanca sınıfı açılır. Haftada iki gün, herkes kendi düşleriyle gelir bu sınıfa. Karısının kendisini aldatmayacağından emin, kendisi de aldatmayı aklından bile geçirmeyen, kırk sekizinci yaşını yeni bitirmiş, çoluk çocuğa karışmış Adrian, bütün beklentilerinin aksine, okuluna müdür olarak atanmaz. Tam çöküntünün eşiğine doğru gelirken de, yeni müdür, Adriana, Yetişkinlere Eğitim Sınıfları adı altında bir gece kursunun yönetimini önerir.
Akşam sınıfı, Dublinin yüzlerce okulunda olduğu gibi, Mountainview Kolejinde akşam programı yürüten bir sınıftır. Okulda yeni bir İtalyanca sınıfı açılır. Haftada iki gün, herkes kendi düşleriyle gelir bu sınıfa. Karısının kendisini aldatmayacağından... tümünü göster
Dublinde doğan Maeve Binchy, 1969, da İrish Times yazarları arasına katıldı. End of term ve Half Pronised Land adlı iki oyunu Dublin The Peacock Theartrede sahnelendi. Depply Regretted By adlı televizyon oyunu Prag Film Festivalinde En İyi Senaryo Ödülünü aldı. Aralarında Yalnız Kadınlar Sokağı (birinci baskısı Tara Sokağı adıyla yayımlandı) ve İtalyanca Aşk Başkadırın da bulunduğu son beş romanı en çok satan kitaplar listesine girdi. Eserleri sık sık televizyon ve sinemaya uyarlana Maeve Binchynin İtalyanca Aşk Başkadır romanı.
Dublinde doğan Maeve Binchy, 1969, da İrish Times yazarları arasına katıldı. End of term ve Half Pronised Land adlı iki oyunu Dublin The Peacock Theartrede sahnelendi. Depply Regretted By adlı televizyon oyunu Prag Film Festivalinde En İyi Senaryo Öd... tümünü göster
İrlandanın küçük bir kasabası olan Shancarrigde başlıyor öykümüz. Bahçesinde kocaman, kızıl bir kayın ağacı bulunan Shancarrig okulu öğrencilerinin okul döneminde ve sonrasında yaşadıkları, birbiriyle kesişen hayatları ve belki de gerçek sevgiyi arayışları Aşk Bir Kere... Duygusal, fakat aynı zamanda cesur bir öğrenci olan Maddy, yetişkin bir kadın olduğunda kasabanın kilise papazı Peder Berryye kaptırır gönlünü. Çok kez buluşmalarına karşın, birlikte olmaya razı edemez Peder Berryyi. Çünkü böyle bir birliktelik için pederin yeminini bozması gerekmektedir. Bunu yapmaz ve bir başka kasabaya gider. Yıllar sonra peder, Maddyyi arar ve onunla görüşmek istediğini söyler. Geçen zaman hiçbir şekilde Maddyye unutturmamıştır Peder Berryyi. Fakat bu çağrı hiç de umutları yeniden canlandırmayacaktır, çünkü peder gittiği kasabada bir başka kadına âşık olmuştur. Ve Maddyden öğrendiği hayat sadece bir kez yaşanır gerçeğini yeni anlamıştır. Maeve Binchynin diğer romanlarında olduğu gibi aşkın şiirsel bir anlatımı ile ilk satırdan son noktasına kadar hiç bırakılamadan okunacak bir roman Aşk Bir Kere.
İrlandanın küçük bir kasabası olan Shancarrigde başlıyor öykümüz. Bahçesinde kocaman, kızıl bir kayın ağacı bulunan Shancarrig okulu öğrencilerinin okul döneminde ve sonrasında yaşadıkları, birbiriyle kesişen hayatları ve belki de gerçek sevgiyi aray... tümünü göster
Geri Döneceksin, Türk okurunun büyük ilgi gösterdiği Yalnız Kadınlar Sokağı ve İtalyanca Aşk Başkadır gibi İrlandanın sıradan insanlarının hikâyelerini anlatıyor. Genç kızlığa adım atan iki arkadaşın çevresinde gelişen roman Lough Glass adlı küçük bir kasabada geçiyor. Bu küçük kasabada yaşanan büyük sırlar Maeve Binchynin akıcı üslubuyla okurları sayfalar arasında büyülü bir gezintiye çıkarıyor. Genç kızlardan birinin normal olarak nitelendirilebilecek bir ailesi vardır. Diğeri ise farklı bir evlilikten doğmuştur. Kurallara sığmayan bir annenin kızıdır ve bu durum küçük kızın kafasında çeşitli sorular doğurmaktadır. Maeve Binchy, yalnız ve hüzünlü anneyi, içine kapanmış, mesleğine sığınmış babayı, kadınları, erkekleri, gençleri, ilişkileri büyük bir ustalıkla anlatıyor.
Geri Döneceksin, Türk okurunun büyük ilgi gösterdiği Yalnız Kadınlar Sokağı ve İtalyanca Aşk Başkadır gibi İrlandanın sıradan insanlarının hikâyelerini anlatıyor. Genç kızlığa adım atan iki arkadaşın çevresinde gelişen roman Lough Glass adlı küçük bi... tümünü göster
Üç kıtayı zangır zangır titreten büyük bir imparatorluğun çöküşüne tanık olduğu sıralarda Selma Sultan henüz yedi yaşındaydı. İstanbulda Çırağan Sarayında dünyaya gelmesiyle başlayan hayat çizgisi zaten gerçek bir masal olarak yazılmıştı. Üstelik masal olamayacak kadar gerçek, gerçek olamayacak kadar masalsıydı bu hayat. İmparatorluk ailesi, saltanatın sona ermesiyle birlikte sürgüne gönderilip Lübnana yerleşmişti. Hem ülkesini hem de babasını yitiren Selma, orada yamalı çoraplı prenses oldu, hayatının ilk aşkını tattı ve ömründe hiç görmediği bir Hint racasıyla evlenmeyi kabul etti. Hindistanda mihracelerin şatafatlı hayatını, Britanya İmparatorluğunun son günlerini ve Gandinin başlattığı bağımsızlık savaşlarını yaşadı. Ancak Lübnanda olduğu gibi orada da yabancı kaldı. Sevmek istediği halk tarafından dışlanınca Parise kaçmaktan başka çare bulamadı. Sonunda gerçek aşkı orada buldu, ancak savaş yüzünden sevdiğinden ayrılmak zorunda kaldı. Bir kız çocuğu dünyaya getirdikten sonra, yirmi dokuz yaşındayken, yoksulluktan öldü.Selma Sultanın kızı olan elinizdeki romanın yazarı Kenize Murad, Osmanlı sarayını ilk kez sarayın içinden, Fransız mandası Lübnandan, feodal Hindistandan bakarak gözlerinizin önüne seriyor bu romanda. Saraydan Sürgüne, büyük bir aşkı anlatan, ender bulunabilecek romanlardan...
Üç kıtayı zangır zangır titreten büyük bir imparatorluğun çöküşüne tanık olduğu sıralarda Selma Sultan henüz yedi yaşındaydı. İstanbulda Çırağan Sarayında dünyaya gelmesiyle başlayan hayat çizgisi zaten gerçek bir masal olarak yazılmıştı. Üstelik mas... tümünü göster