İbn Hazm, hayatının aşk acısı bakımından en verimli devresi olan otuz-otuz beş yaşlarında kaleme aldığı Tavkul-Hamâme ile sevgi psikolojisi alanında yüzyıllar boyu eskimeyen bir şaheser ortaya koymuştur. Güzeller güzeli Numa duyduğu aşkın erken gelen ölümle katmerlenmesi, belki de bu şiir ve öyküleri böylesine okunur kıldı. İnsan merak ediyor; Num hayatının baharında bu dünyadan ayrılmasaydı, acaba bu kadar güzel, ama bir o kadar da hüzünlü anlatılar doğar mıydı?Güvercin Gerdanlığı: Klasik Arap edebiyatında aşkın dili.
******
Büyük bir hukukçu, edebiyatçı, dilbilimci ve şair olan İbn Hazmın hemen hemen bütün dünya dillerine çevrilen bu önemli eseri, Endülüste ve İslâm dünyasının belli başlı merkezlerinde sevgi üzerine gelişen zengin düşünceleri, yaşanan büyük aşkları bize anlatan önemli bir kitaptır. İslâm sanatı ve debiyatının en iyi örneklerinden biri olan kitap, aynı zamanda karanlıkta kalmış bir dönemin iç yüzü, çok sayıda yönetici, hukukçu, ve bilginin özel hayatlarını dolduran ilginç olaylar ve ilişkiler hakkında da geniş bir bilgi vermektedir.
******
İbn Hazm, hayatının aşk acısı bakımından en verimli devresi olan otuz-otuz beş yaşlarında kaleme aldığı Tavkul-Hamâme ile sevgi psikolojisi alanında yüzyıllar boyu eskimeyen bir şaheser ortaya koymuştur. Güzeller güzeli Numa duyduğu aşkın erken gelen... tümünü göster
1953 yılında dünyaya geldi. Çocuk yaşta ailesiyle birlikte Adapazarı'ndan gelip İstanbul’a yerleşti. Daha küçük yaşta bazı çelişkileri fark etti. Büyüdükten sonra Hıristiyanlığı araştırdı. Aynı dönemde kiliselere gidip İncil’i okumaya başladı. Bu inceleme sırasında İncilleri kendi ölçüleri içinde çelişkilerle dolu olduğunu gördü. Sonra İslâm'ı incelemeye ve İslimî tahsil için yoğun bir eğitime başladı. Fıkıh, Akait gibi islâmî temel ilimlerle meşgul oldu. Ayrıca, İlahiyat mezunu eşi Recep Özkan ve özel hocalardan dersler aldı.
İki çocuk annesi olan Şenlikoğlu; ilkokulu, İmam Hatibin orta ve lise kısmını dışarıdan bitirdi. 1985'ten beri Mektup Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmenliğini yürüten yazar, Türkiye'nin çeşitli illerinde ve dış ülkelerde konferanslar verdi. Araştırmacı yazar Şenlikoğlu 1984'de yazmış olduğu ilk kitabı; "gençliğin İMANINI SORULARLA ÇALDILAR" adlı kitabından dolayı 2.5 yıl cezaevinde yattı. Yazarın 1984 tarihinden itibaren çıkan kitapları şunlardır:
Denemeler:
1984 – Gençliğin İmanını Sorularla Çaldılar
1988 – İslamda Erkek
1990 – Ülkemi Arıyorum
1992 – İnsanlar da Kayar
1992 – Önce Soru Sorarlar, Ham İnsanı Koparırlar Dininden
1993 – İsimsiz Kitap
1994 – Geçmişin İzleri
1995 – Geri Tepen Kurşunlar
Araştırmalar:
1991 – Biz Bu Vatanın Neyi Oluyoruz?
1995 – Geri Tepen Kurşunlar
2002 – Klavuz-İslam’ı Doğru Anlamak
Romanlar:
1988 – Bize Nasıl Kıydınız?
1990 – Ne Olur İhanet Etme
1993 – İdamlık Genç
1994 – Ben Kimin Kurbanıyım?
1995 – Sabıkalı ve Dul
1996 – Çingene
1997 – İmamın Mankenleri
1997 – Çin İşkencesi
1997 – Kadınları Kadınlar da Eziyor
2000 – Hıristiyan Gülü
2014 – Sorma Nasılsa Cevabı Yok
Şiirler:
1988 – Mahkum Duygular
1990 – Ruhumun Penceresi
Anı:
1988 – Burası Cezaevi
Kısa Hikayeler:
1991 – Kelepçeli Kalemimden
1991 – Vicdan Azabı
2003 – Depremin Ardından
2003 – Ağlayan Köpek
Röportaj Çalışmaları:
1990 – Telefonla Röportaj
1995 – Radyo-Basın Röportajları
1997 – Televizyon Röportajları
Seyahat Yazıları:
1993 – Ağlatan Yollar
1993 – Kıbrıs Sular İçinde Bir Yetim
1994 – İnsanlığın Belgeseli
1995 – Uzaktaki Çığlıklar
Çocuk Hikayeleri: Anne Büyüklere Bir şey Söyle, Şirin Köy, Küçük Kız, Küçük Kelebekler, Yılan Yavrusu, Kırmızı Elbiseli Kız, Satılık Çocuk, Topal Karınca, Küçük Kızın Umudu, Hayal Çocuk, Ali’nin Dünyası, Civciv Ailesini Tanıyalım, Civcivin Rüyası, Hastalanan Civciv Çimçimi, Karşılık Beklemeyen Civciv, Özür Dileyen Civciv, Soru Soran Civciv
1953 yılında dünyaya geldi. Çocuk yaşta ailesiyle birlikte Adapazarı'ndan gelip İstanbul’a yerleşti. Daha küçük yaşta bazı çelişkileri fark etti. Büyüdükten sonra Hıristiyanlığı araştırdı. Aynı dönemde kiliselere gidip İncil’i okumaya başladı. Bu inc... tümünü göster
Şehbenderzâde Filibeli Ahmet Hilmi
Bu kitabı, hakikat aşkıyla yanan, akılla kavranamayacak konuları merak eden insanların zevkle okuyacağı kanaatindeyim. Filibeli Ahmed Hilmi kitabını böyle takdim ediyor okurlarına.1865 yılında Bulgaristanın Filibe şehrinde dünyaya gelen Filibeli Ahmet Hilmi (1865-1913), Galatasaray Lisesini bitirmiş, Düyun-u Umumiyede memurluk yapmış, siyasi nedenlerle Beyrut, Mısır ve Libyada kalmak zorunda kalmıştır. Çıkardığı gazeteler dönemin yöneticileri tarafından kapatılmıştır. Çeşitli gazetelerde yazılar yazan ve tasavvufla ilgilenen yazarın 40 kadar eseri vardır.Amak-ı Hayal, 23 fantastik hikâyeden oluşuyor. Ne var ki Ahmed Hilmi bey, tasavvufla tanıştıktan sonra kaleme aldığı bu hikâyeleri çok ciddiye alıyor ve şöyle diyor:Okuyucularımıza sunduğumuz bu hikâyeler (bunların hikâye olup olmadığı iyi düşünülmelidir) eğer beğenilirse kendimizi bahtiyar sayacağız. Zira, bu kitaba rağbet edilmesi, insanların ciddi meselelerle ilgilendiğini göstermesi bakımından çok önemli.Ahmed Hilmi Beyin bütün bir kitapta vermeye çalıştığı ders şu metinde gizli: Ey avare yolcu! Yürü! Durma, yürü! Bu geçici alemin zevkleri seni Allaha kavuşmaktan alıkoymasın. Bu eşsiz manzaraların, bu güzelliklerin hepsi yalnızca bir rüya ve hayaldir. Ey zavallı ziyaretçi!Yürü! Durma, yürü! Yürü, kendi aslına kavuş. Kemalin dereceleri bunlardır. Geçici süs ve gösterişi terk edip, yürü ki Allaha kavuşma kadehinden içesin. Yürü ki, yokluk meydanında Allahın kudretini ve sırrını göresin.
Bu kitabı, hakikat aşkıyla yanan, akılla kavranamayacak konuları merak eden insanların zevkle okuyacağı kanaatindeyim. Filibeli Ahmed Hilmi kitabını böyle takdim ediyor okurlarına.1865 yılında Bulgaristanın Filibe şehrinde dünyaya gelen Filibeli Ahme... tümünü göster
Şehbenderzâde Filibeli Ahmet Hilmi
Bu kitabı, hakikat aşkıyla yanan, akılla kavranamayacak konuları merak eden insanların zevkle okuyacağı kanaatindeyim. Filibeli Ahmed Hilmi kitabını böyle takdim ediyor okurlarına.1865 yılında Bulgaristanın Filibe şehrinde dünyaya gelen Filibeli Ahmet Hilmi (1865-1913), Galatasaray Lisesini bitirmiş, Düyun-u Umumiyede memurluk yapmış, siyasi nedenlerle Beyrut, Mısır ve Libyada kalmak zorunda kalmıştır. Çıkardığı gazeteler dönemin yöneticileri tarafından kapatılmıştır. Çeşitli gazetelerde yazılar yazan ve tasavvufla ilgilenen yazarın 40 kadar eseri vardır.Amak-ı Hayal, 23 fantastik hikâyeden oluşuyor. Ne var ki Ahmed Hilmi bey, tasavvufla tanıştıktan sonra kaleme aldığı bu hikâyeleri çok ciddiye alıyor ve şöyle diyor:Okuyucularımıza sunduğumuz bu hikâyeler (bunların hikâye olup olmadığı iyi düşünülmelidir) eğer beğenilirse kendimizi bahtiyar sayacağız. Zira, bu kitaba rağbet edilmesi, insanların ciddi meselelerle ilgilendiğini göstermesi bakımından çok önemli.Ahmed Hilmi Beyin bütün bir kitapta vermeye çalıştığı ders şu metinde gizli: Ey avare yolcu! Yürü! Durma, yürü! Bu geçici alemin zevkleri seni Allaha kavuşmaktan alıkoymasın. Bu eşsiz manzaraların, bu güzelliklerin hepsi yalnızca bir rüya ve hayaldir. Ey zavallı ziyaretçi!Yürü! Durma, yürü! Yürü, kendi aslına kavuş. Kemalin dereceleri bunlardır. Geçici süs ve gösterişi terk edip, yürü ki Allaha kavuşma kadehinden içesin. Yürü ki, yokluk meydanında Allahın kudretini ve sırrını göresin.
Bu kitabı, hakikat aşkıyla yanan, akılla kavranamayacak konuları merak eden insanların zevkle okuyacağı kanaatindeyim. Filibeli Ahmed Hilmi kitabını böyle takdim ediyor okurlarına.1865 yılında Bulgaristanın Filibe şehrinde dünyaya gelen Filibeli Ahme... tümünü göster
Şehbenderzâde Filibeli Ahmet Hilmi
Bu kitabı, hakikat aşkıyla yanan, akılla kavranamayacak konuları merak eden insanların zevkle okuyacağı kanaatindeyim. Filibeli Ahmed Hilmi kitabını böyle takdim ediyor okurlarına.1865 yılında Bulgaristanın Filibe şehrinde dünyaya gelen Filibeli Ahmet Hilmi (1865-1913), Galatasaray Lisesini bitirmiş, Düyun-u Umumiyede memurluk yapmış, siyasi nedenlerle Beyrut, Mısır ve Libyada kalmak zorunda kalmıştır. Çıkardığı gazeteler dönemin yöneticileri tarafından kapatılmıştır. Çeşitli gazetelerde yazılar yazan ve tasavvufla ilgilenen yazarın 40 kadar eseri vardır.Amak-ı Hayal, 23 fantastik hikâyeden oluşuyor. Ne var ki Ahmed Hilmi bey, tasavvufla tanıştıktan sonra kaleme aldığı bu hikâyeleri çok ciddiye alıyor ve şöyle diyor:Okuyucularımıza sunduğumuz bu hikâyeler (bunların hikâye olup olmadığı iyi düşünülmelidir) eğer beğenilirse kendimizi bahtiyar sayacağız. Zira, bu kitaba rağbet edilmesi, insanların ciddi meselelerle ilgilendiğini göstermesi bakımından çok önemli.Ahmed Hilmi Beyin bütün bir kitapta vermeye çalıştığı ders şu metinde gizli: Ey avare yolcu! Yürü! Durma, yürü! Bu geçici alemin zevkleri seni Allaha kavuşmaktan alıkoymasın. Bu eşsiz manzaraların, bu güzelliklerin hepsi yalnızca bir rüya ve hayaldir. Ey zavallı ziyaretçi!Yürü! Durma, yürü! Yürü, kendi aslına kavuş. Kemalin dereceleri bunlardır. Geçici süs ve gösterişi terk edip, yürü ki Allaha kavuşma kadehinden içesin. Yürü ki, yokluk meydanında Allahın kudretini ve sırrını göresin.
Bu kitabı, hakikat aşkıyla yanan, akılla kavranamayacak konuları merak eden insanların zevkle okuyacağı kanaatindeyim. Filibeli Ahmed Hilmi kitabını böyle takdim ediyor okurlarına.1865 yılında Bulgaristanın Filibe şehrinde dünyaya gelen Filibeli Ahme... tümünü göster