Myth

0 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Myth, Kitap Tavsiyesi ve Fikir Alışverişi adlı grupta tartışılan konuya bir cevap yazdı.
Stephen King - Kurtadamın Döngüsü kitabını arıyorum...

Mayıs ayında tekrar basılıyor. Yayınevi 6.45

Mayıs ayında tekrar basılıyor. Yayınevi 6.45

8 yıl, 7 ay
Myth kütüphanesine ekledi.
Oğlum Kızım Devletim

Refahyol hükümetinin ilk icraatlarından biri olan ünlü 6 Mayıs Genelgesi ile tabutluk olarak bilinen kapatılmış Eskişehir E Tipi Cezaevi siyasilere yeniden açılınca, Mayıs-Temmuz 1996 arası, Türkiye tarihinin en çok kurban veren açlık grevine sahne oldu. Hükümetin körlüğe varan inadı ve basiretsizliği yüzünden uzayıp giden bu süreçte tutuklu ve hükümlülere en büyük destek, seslerini duyurmak için sokağa dökülmeyi, her türlü saldırıya uğramayı, hatta bozuk sağlıklarına rağmen açlık grevine girmeyi göze alan ailelerden, özellikle de annelerden geldi. Oğlum Kızım Devletim, tüm bu mücadele sürecindeki anneleri anlatıyor. Annelerin kendileriyle doğrudan ilgisi olmayan siyasi olaylara girişinin, evlerinin görece güvenliğinden çıkıp sokağa dökülüşünün, karşılarındaki saldırının niteliğini anladıkça cesaret ve güvenlerinin artışının öyküsünü... Kadınların, kadınca yaptığı ve herkesin gözü önünde direnerek iktidarı yıldıran isyanlarının öyküsünü... Anneler, dünyanın bütün küçük mutfaklarında, haksızlığın dayanılmazlaştığı günler için hazırlanıyorlar, diyor Ece Temelkuran. Olayların içinden hazırlanmış bu çalışma, annelerin Türkiyenin siyasi tarihindeki yerini araştırmak ya da bu konu üzerinde düşünmek isteyenler için. Sokakta rastgeldiğiniz bir anne eyleminin yanından Başıma bir şey gelmeden... diyerek geçerken, o kadınların da bir zamanlar muhtemelen aynı cümleyle aynı yerden geçtiğini anımsamanız dileğiyle.

Refahyol hükümetinin ilk icraatlarından biri olan ünlü 6 Mayıs Genelgesi ile tabutluk olarak bilinen kapatılmış Eskişehir E Tipi Cezaevi siyasilere yeniden açılınca, Mayıs-Temmuz 1996 arası, Türkiye tarihinin en çok kurban veren açlık grevine sahne o... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 10 ay
Myth kütüphanesine ekledi.
Varolma Eğilimi

 İNKÂRIN gerçekliğine sırtını dönmek kolay değildir. Cioran bunu yapabilmek için kendini zorlamış ama her zaman başaramamış. Sanki evetin bir mantık düzleminden çok nostaljik bir bakış açısından çıktığı bu kitabın temel taşıdır Hayırdan canım çıktı sözü. Boşluğu duygusal bir doğru olarak algılayan ve bunu bilincin başlıca donelerine yükleyen kişiler, doğrulamayı nasıl yüceltecekler acaba? Onlar için, varlığı kavrayabilmek kadar zor bir şey yoktur; Varlığı mantıkla kavramaktan acizdirler ve bununla gönülden başa çıkmaya çalışıyorlar. Bunu yaparken de inkarı öyle bir noktaya getiriyorlar ki, o zaten bir süre sonra kendi kendini yok ediyor.  Hayata dair özden yıkıcı ve öldürücü bir bilgi vardır. Tüm bunlara bağlı olarak bu talep ediliyor ve aynı anda yön değiştiriyor. Yine diyebiliriz ki tüm bunlar bir şaşkınlık yaratıyor, sanki iç çekişmenin açıklaması gibi. Eğer yazar, olmak ile bilmek arasında ilkini seçerse, bu onun kendine karşı yani kendi doğrularına karşı, kendini düşünmeye zorladığını gösterir; kendi içindeki en özele inerek gerçekleştirdiği bir iç çekişme söz konusudur yine.  Sonuç olarak, Varolma Eğilimi açıklığa karşı bir başkaldırı, yalana dokunaklı methiye ve sağlığa iyi gelen varsayımlara bir gere dönüştür....

 İNKÂRIN gerçekliğine sırtını dönmek kolay değildir. Cioran bunu yapabilmek için kendini zorlamış ama her zaman başaramamış. Sanki evetin bir mantık düzleminden çok nostaljik bir bakış açısından çıktığı bu kitabın temel taşıdır Hayırdan canım çıktı s... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 10 ay
Myth kütüphanesine ekledi.
Doğmuş Olmanın Sakıncası Üzerine

Cioran yüzyılın başlarında Romanya'da doğdu ama hayatını Paris'te gönüllü olarak sürgünde geçirdi. Rumence yazdığı son yapıt olan "Mağlupların Kitabı" ndan sonra dilini de terk ederek Fransızcada kesin kararını verdi. Bir mektubunda, dil değiştirmekle tüm varoluşundan vazgeçmiş olduğunu yazar. Cioran her sistemi bir put sayar, köleliştirici, ruhu köreltici bir zorba gibi görür. Aristo, Aquinalı Thomas ve Hegel düşünce tarihinin en büyük zorbalarıdır ona göre. Mistiklere ilgi duyar, her zaman biraz budist olduğunu söyler. Buda, Eyüp, Sankara, Nietzsche, Chamfort ve öteki tüm lanetliler onun en yakın dostlarıdır. Mistiklerin tanrıyla insandan insana konuşur gibi konuşmaları Cioran'ı derinden etkilemiştir. Yaşadığı çelişkiler, onu herhangi bir öğretiye bağlamaktan alıkoyar. Uykusuzluğun ve umutsuzluğun doruklarında gezinirken şöyle mırıldanır: "Tanrı vardır, yoksa bile!"

"Cioran, gezegenemizin en uygar yabanisidir."
François Bott

Cioran yüzyılın başlarında Romanya'da doğdu ama hayatını Paris'te gönüllü olarak sürgünde geçirdi. Rumence yazdığı son yapıt olan "Mağlupların Kitabı" ndan sonra dilini de terk ederek Fransızcada kesin kararını verdi. Bir mektubun... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 10 ay
Myth kütüphanesine ekledi.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 10 ay
Myth kütüphanesine ekledi.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 8 yıl, 10 ay
Daha Fazla Göster

Myth şu an ne okuyor?

Ama Fareler Uyurlar Gece

%0

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.