Princess Musicien

Detayları:  Princess Musicien 31 yaşında, Kadın
6 takip ettiği ve 0 takip edeni var. 0 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Bin Muhteşem Güneş

Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o, içinizde yaşar. Afganistan'ın Khaled Hosseini'de yaşadığı gibi...
Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı'yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı yakalayan Hosseini'nin ikinci romanı.Yazar bu romanında da yine doğduğu toprakları anlatıyor. Bu kez iki kadının kesişen yaşamları ve dostlukları üzerinden. Küçük yaşta evlendirilen kızlar, çocuğu olmayan kadınlar, babaya ya da çocukluk arkadaşına duyulan, geçmişe gömülmüş aşklar.
Khaled Hosseini, hasreti, dostluğu, aşkı ve insanlığı en iyi anlatan yazarlardan. Başarıyla kurduğu olay örgüsüyle, çıkmaz yolların nasıl düzlüklere açılabileceğini gösteren yaratıcı bir kalem. Bin Muhteşem Güneş, kelimenin tam anlamıyla beklenen bir roman.

Nereye giderseniz gidin, ülkeniz peşinizden gelir. Artık siz orada yaşamasanız da o, içinizde yaşar. Afganistan'ın Khaled Hosseini'de yaşadığı gibi...
Bin Muhteşem Güneş, ilk romanı Uçurtma Avcısı'yla tüm dünyada inanılmaz bir başarı ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl
Ve Dağlar Yankılandı

Abdullah ve kız kardeşi Peri 1952 Afganistan'ında Shadbagh'ın küçük bir köyünde babaları ve üvey anneleriyle birlikte yaşamaktadırlar. Babaları Sabri sürekli iş aramakta, yoksulluk ve çetin kış şartlarıyla mücadele etmektedir.

Adı gibi güzel ve iyi huylu olan Peri, kardeşi Abdullah'ın her şeyidir. Abdullah, bir ağabeyden çok ana-baba gibidir. Onun için yapmayacağı hiçbir şey yoktur.. Hatta ağabeyi, Peri'nin koleksiyonuna katmak istediği o en değerli tüyü satın almak için tek çift ayakkabısını bile feda etmeye razıdır. Ve geceleri bir tek karyolayı paylaşmak zorundadırlar.

Peri ve Abdullah, babalarıyla Kabil çölüne doğru yola çıktıklarında kendilerini bekleyen, hayatlarını birbirinden koparacak kaderin farkında değillerdir: Bazen bir eli kurtarmak için bir parmak kesilmelidir.

Nesillerden ve kıtalar dan geçerek bizi Kabil'den başlayıp Paris, San Francisco ve Tinos'un Yunan adalarına doğru bir yolculuğa çıkaran Khaled Hosseini (Halit Hüseyni) yeni romanında, yaşamımız boyunca yaptığımız seçimleri, en yakınlarımız tarafından uğratıldığımız düş kırıklıklarını, bizi tanımlayan ve hayatımızı şekillendiren sınırları sonsuz bilgelik, derinlik, hoşgörü ve tutku ile anlatıyor.

Abdullah ve kız kardeşi Peri 1952 Afganistan'ında Shadbagh'ın küçük bir köyünde babaları ve üvey anneleriyle birlikte yaşamaktadırlar. Babaları Sabri sürekli iş aramakta, yoksulluk ve çetin kış şartlarıyla mücadele etmektedir.

Adı gibi g... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl
Mahmut ile Meryem

Folklor ve halk edebiyatı ürünlerinin modern sanatta yeniden yorumlandığı veya onlardan istifadeyle yeni eserler verildiği bilinmektedir. Bilhassa Tanzimatla birlikte folklor ve halk edebiyatına, başta olumsuz da olsa yeni bir yaklaşım tarzı benimsenmiştir. Milli edebiyat akımıyla birlikte folklor ve halk edebiyatı ürünleri, modern edebiyatın ham maddesi olarak görülmeye başlamıştır. Ziya Gökalpın tehzip fikri bu yaklaşımın sistematize edilmiş halinden başka bir şey değildir. Türk halk edebiyatının önemli bir türü olan halk hikayeleri de bu şekilde değerlendirilmiş; roman, tiyatro, opera, revü ve hatta sinema eseri olarak yeniden yazılmıştır. Türkiyede durum böyleyken hikâyenin çok sevilerek anlatıldığı Azerbaycanda da benzer bir durum dikkati çekmektedir. Elçinin Kerem ile Aslı hikâyesinin Azerbaycan varyantından mülhem Mahmut ile Meryem romanı da bu tür çalışmalardan biridir. Türk edebiyatı kavramının içine artık diğer coğrafyalardaki Türk edip ve şairlerinin de dahil edilmesi gerektiği düşüncesi ve Elçinin de bu edebiyatın modern kısmında yer alması temennisiyle bu müşterek malzemeli eserin okuyucuya faydalı olmasını diliyoruz.Yorumlar: Bütün dünyada folklor ve halk edebiyatı ürünlerinin , modern edebiyat ve sanat eserlerinde değerlendirilmesi, yeniden yorumlanarak işlenmesi yaygın bir yöntemdir. Bizde, özellikle Ziya Gökalpin, millî olanın halk yaratışlarında olduğu ve millî sanatın da bu yaratışlardan hareketle kurulacağı şeklindeki yol göstermelerinden sonra, edebiyatımızda gerek dil, gerekse kurgu ve malzeme olarak halk edebiyatı ürünlerine ilgi artmaya başlamıştır. Edebiyatımızda, en güzellerini Yaşar Kemalin verdiği, bu yönelişin örnekleri vardır; ama, hiç biri, Elçinin bu konudaki başarılarına ulaşamamıştır.Mahmut ile Meryem romanı, bildiğimiz Kerem ile Aslı hikâyesinin Azerbaycan varyantından yola çıkılarak yazılmış bir aşk hikâyesidir. Prof. Ali Duymazın ifadesiyle, bu tür eserler için Romanlaşan destan yahut Destanlaşan Roman ifadelerini kullanabiliriz. Destan, Osmanlı Hakanı Yavuz Selim ile Safevi Türkmen Hanı Şah ismailin çatışması tarihi zeminine oturtularak anlatılmıştır. Konusundan ve kaynaklarından gelen özellikleriyle de, eserin üslup güzelliği ilk dikkati çekecek yönlerindendir...

Folklor ve halk edebiyatı ürünlerinin modern sanatta yeniden yorumlandığı veya onlardan istifadeyle yeni eserler verildiği bilinmektedir. Bilhassa Tanzimatla birlikte folklor ve halk edebiyatına, başta olumsuz da olsa yeni bir yaklaşım tarzı benimsen... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 1 ay
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 1 ay
Princess Musicien bir yazarı favorilerine ekledi.

Erich Paul Remark Osnabrück'te Roma kilisesine bağlı katolik bir ailenin içinde doğdu.Babası Peter Remark bir basımevi ustasıydı.Osnabrück arşivlerinde bulunan nüfus kayıtlarına göre 17.yy'da ihtilalde katoliklere yapılan baskılar yüzünden Fransa'dan göç etmişlerdi.Önceleri Remarque olan soyisimleri Alman imlasına göre Remark olmuştu.Bir süre Münster Üniversitesi'nde öğrenim gördü ama 18 yaşında birçok kez yara aldığı I. Dünya Savaşı'na katılmak zorunda kaldı. Savaştan sonra öğretmenlik, taşçılık ve Berlin'de bir tekerlek firması için test sürücülüğü yaptı.
1929'da, Remarque'nin savaşın mutlak kötülüğünü 19 yaşındaki bir askerin gözünden anlattığı, en ünlü eseri, Batı Cephesinde Yeni Bir Şey Yok (Im Westen nichts Neues) yayımlandı. Bu kitabın ardından savaş zamanı ve sonrasını yalın ve duygusal bir dille gerçekçi bir şekilde anlattığı başka eserleri de yayımlandı.
1931'de İsviçre'ye yerleşti. 1933'te, Naziler eserlerini yaktılar ve yasakladılar. 1938'de Alman vatandaşlığından çıkarıldı ve 1939'da Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti. Hollywood'da tanıştığı Paulette Goddard ile 1958 yılında evlendi.
72 yaşında Locarno, İsviçre'deki Sant Agnese kliniğinde aylardır acı çektiği anevrizmadan dolayı öldü.
Ek bilgi: Asıl adı Erich Paul Kramer'dır. Sonraları annesinin adı olan Maria'yı almış ve bunun ardından da Kramer'in tersten okunuşu olan Remark'ı soyad olarak kullanmıştır. Bununla da yetinmeyip Remark'ı fransız kökenine işaret etmek istercesine Remarque olarak değiştirmiştir.

Erich Paul Remark Osnabrück'te Roma kilisesine bağlı katolik bir ailenin içinde doğdu.Babası Peter Remark bir basımevi ustasıydı.Osnabrück arşivlerinde bulunan nüfus kayıtlarına göre 17.yy'da ihtilalde katoliklere yapılan baskılar yüzünden Fransa'dan... tümünü göster

11 yıl, 1 ay
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu

Stefan Zweig Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu (Briefeiner Unbekannten) adlı uzun öyküsünü 1920’li yılların ilk yarısında kaleme aldı. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu’nun kadın kahramanını sadece uzun bir mektubun yazarı olarak tanıyoruz. Kadının hayatı boyunca sevmiş olduğu erkek için kaleme aldığı bu mektubun “gönderen”inin adı yoktur. Mektubun başında tek bir hitap vardır: “Sana, beni asla tanımamış olan sana”. Kadın büyük tutkusunu hep bir “bilinmeyen” olarak, yani tek başına yaşamaya razıdır, bu aşk öyküsünde “taraflar” değil, sadece tek bir “taraf” vardır. Böylesine, gerçek anlamda aşk denilebilir mi? Zweig okurunu, bir kez daha, insan psikolojisinde eşine pek rastlanmayan bir yolculuğa davet ediyor. Bu yeni yolculuğun sonunda “mutlak aşk” kavramının şimdiye kadar bilinmeyen kıyılarına varmayı amaçlamış olması da bir ihtimal!

Stefan Zweig Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu (Briefeiner Unbekannten) adlı uzun öyküsünü 1920’li yılların ilk yarısında kaleme aldı. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu’nun kadın kahramanını sadece uzun bir mektubun yazarı olarak tanıyoruz. Kadının hayat... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 2 ay
Daha Fazla Göster

Princess Musicien şu an ne okuyor?

Bir Kadının Yirmi Dört Saati

%0

Favori Yazarları (1 yazar)

Favori yazarı yok.