Sinem Mutlu

Detayları:  Sinem Mutlu
4 takip ettiği ve 4 takip edeni var. 2 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Sinem Mutlu okumak istiyor.
Metres

O, sadece metres olmayı planlamıştı, ancak beyefendinin başka planları vardı… Iphiginia Bright, halasına şantaj yapıldığını öğrendiğinde buna bir son vermeye karar verdi. Şantajcının, öldürdüğünü söylediği gizemli Masters Kontu'nun sevgilisi rolüne bürünecek ve sosyeteye girip şantajcıyı bulacaktı. Gerçekten de bir gecede sosyetenin en parlak çevrelerince kabul edildi ve kısa süre sonra bu oyuna hiç beklemediği biri de dahil oldu. Bir gece aniden, sevgilisini sahiplenmek üzere ışıltılı balo salonundan içeri giren Masters Kontu. Adam dedikleri kadar vardı. Kibirli, zeki, çok çekici… Iphiginia elinde olmadan ona kapılıverdi. Kont bu oyunda genç kadına eşlik etmeyi kabul etse de onun da bazı planları vardı. Bu güzel, sahte sevgiliyi gerçekten sevgilisi yapana dek uğraşacaktı. Amanda Quick, çeşitli takma adlarla kırk kadar roman yazmış ve New York Times çoksatan listelerinde her daim yer almış bir yazar. Amanda Quick romanları bugüne kadar 25 milyondan fazla sattı. O da pek tabii bir Artemis kadını. Londra'nın görüp göreceği en çekici ve büyüleyici metres rolüne bürünen, amacı uğrunda gözü kara, güzeller güzeli bir genç kadının baş döndürücü hikayesi… “Halasının bir şantajcının tuzağına düştüğünü öğrenen okul müdiresi Iphiginia Bright, aynı şantajcının kurbanı olan Masters Kontu'nun metresi rolünü oynamaya karar verir. Başarılı da olur. Ta ki öldüğünü sandığı, hayallerinin erkeği Kont Marcus Valerius Cloud, bir gün balo salonuna girip planlarını ve hayatını altüst edene kadar. Bu heyecan dolu, komik ve son derece duygusal hikaye diğer Quick efsanelerini aratmayacak. Quick, tarihi aşk romanları sevenlere bir solukta okunacak hikayeler yazmaya devam ediyor.” - Library Journal

O, sadece metres olmayı planlamıştı, ancak beyefendinin başka planları vardı… Iphiginia Bright, halasına şantaj yapıldığını öğrendiğinde buna bir son vermeye karar verdi. Şantajcının, öldürdüğünü söylediği gizemli Masters Kontu'nun sevgilisi rol... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 2 ay
Sinem Mutlu okumuş bitirmiş.
Yüzbaşının Kızı

18.Yüzyıl Çarlık Rusyasının çalkantılı döneminde geçen roman, orduya katılan taşralı asilzade ile kale komutanının kızı arasındaki aşkı konu alır. Ünlü isyancı Pugaçev'in önderliğinde 1773'te patlak veren köylü ayaklanması sırasında yaşananlar, usta yazarın yalın ve cesur anlatımıyla okura ulaştırılır. Puşkin'in başyapıtı olarak kabul edilen Yevgeniy Onegin'den sonra gelen en önemli romanı Yüzbaşının Kızı'dır.

******

Rus romancılığının başlangıcı sayılan Puşkin, kendinden sonraki tüm Rus roman sanatını etkilediği gibi bütün dünya edebiyatında da derin izler bırakmıştır. Puşkin akıcı ve berrak bir yazı diliyle anlattığı 1773 Ayaklanmasını akıllardan silinmeyecek bir şekilde anlatır. Pogaçev'in önderliğindeki isyancı güçlerin ilginç yaşamlarından kesitler o güne değin hiç kimsenin cesaret edemediği ölçüde gerçekçi bir biçimde anlatılır. Bütün bu olayların ortasında tüm engellere rağmen tertemiz bir aşk doğar. Yüzbaşının Kızı, her şeyden önce okurun eline aldığı zaman bir solukta okuyup bitireceği türden bir roman. Sürükleyiciliği, heyecanı ve duygusallığı ile bütün klasik romanların en başlarında olmayı hak eden bu eser, Puşkin'in ustalığını her satırında hissettiriyor.

************

Yüzbaşının Kızı, konusu on sekizinci yüzyılın ikinci yarısında Rusya'yı tehdit eden Kazak ve köylü isyanları döneminde geçen tarihsel bir roman. Tarihsel roman geleneğine göre kısa sayılabilecek bu metin, edebiyat tarihçilerince gene de Tolstoy'un Savaş ve Barış'ının öncüsü sayılmaktadır. Sadece ülkemizde değil, Rusya dışında da şiirleriyle bilinen ve Rus dilinin ve edebiyatının yepyeni bir aşamaya geçmesinde önayak olan Puşkin, isyancı Pugaçov ile soylu sınıf üyesi genç bir subayın kaderlerini bu tarihsel fonda birbirine düğümlerken, Rus edebiyatının en iyi tarihsel romanlarından birini dünya okuruna armağan etmiştir. Yüzbaşının Kızı: Savaş da bir sınavdır.

******

18.Yüzyıl Çarlık Rusyasının çalkantılı döneminde geçen roman, orduya katılan taşralı asilzade ile kale komutanının kızı arasındaki aşkı konu alır. Ünlü isyancı Pugaçev'in önderliğinde 1773'te patlak veren köylü ayaklanması sırasında yaşanan... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 2 ay
Sinem Mutlu okumuş bitirmiş.
Göçebe

Dünyamız görünmeyen bir düşman tarafından istila edilmişti. İnsanların bedenleri, bu istilacılar için sahiplik yaparken bedenler bir değişikliğe uğramamış gibi görünse de, zihinleri ele geçiriliyordu. Neredeyse herkes teslim olmuştu .Geriye kalan vahşi birkaç insandan biri olan Melanie, yakalandığı zaman sonunun geldiğine inanır. Göçebe, Melanie'nin bedenini alan ruh, yetkililer tarafından bir insan bedeninin içinde yaşarken karşılaşabileceği zorluklar hakkında uyarılmıştır: Baskın duygular, hislerin yoğunluğu, çok canlı olabilen anılar. Ama Göçebe'nin beklemediği bir zorluk vardır: Bedeninin önceki sakini zihninden vazgeçmeyi reddeder. Göçebe, Melanie'nin düşüncelerinin derinlerine inerek geri kalan insanların nerde olduğunu öğrenmeye çalışır. Ama Melanie'nin zihninde tek görebildiği, sevdiği adamın, hâlâ saklanan bir insan olan Jared'ın hayalidir. Bedeninin arzularına direnemeyen Göçebe, yakalamak zorunda olduğu bu adama karşı özlem duymaya başlar. Dış güçler, Göçebe ve Melanie'yi, aslında istemeseler de, ortak bir hedefte birleştirir ve birlikte sevdikleri adamı bulmak için tehlikeli ve sonu belli olmayan bir macera için yola koyulurlar. Zamanımızın en çok ilgi uyandıran yazarlarından biri olan Stephenie Meyer, aşkın direnci ve insan olmanın asıl anlamını anlatan, unutulmaz ve heyecan dolu bir romanla yine sizlerle beraber.

Dünyamız görünmeyen bir düşman tarafından istila edilmişti. İnsanların bedenleri, bu istilacılar için sahiplik yaparken bedenler bir değişikliğe uğramamış gibi görünse de, zihinleri ele geçiriliyordu. Neredeyse herkes teslim olmuştu .Geriye kalan vah... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 2 ay
Sinem Mutlu kütüphanesine ekledi.
Kırmızı Zambak

Le Figaro dergisi 1956 yılında on yedi yazardan 1871 ile 1939 yılları arasında yazılmış en iyi on iki aşk romanını belirlemelerini isteyince KIRMIZI ZAMBAK bu en iyi on iki kitap arasında yer aldı.Roman 1890lı yıllarda toplumun yaşayış şeklini; bir grup soylunun ahlak, devlet idaresi, kadın hakları ve evlilik hakkındaki görüşlerini sorgular. Her ne kadar aşk romanı olarak kabul edilse de arka planda titizlikle incelenmiş bir sosyolojik araştırma buluruz. Yazar akıcı ve basit bir anlatımla toplumun resmini çizer. Romanın konusu olan aşkın, yazarın kendi hayatından bir kesit olduğu kabul edilmektedir.Çok güzel ve zengin bir soylunun kızı olan Thérèse Martin-Belleme, sekiz yıldır bir kontla evlidir. Canı sıkılmaktadır, yapacak hiçbir işi yoktur, bir sevgili edinir...

******

Threse, genç yaşında politik bir evlilik yapmak zorunda kal-mış genç bir kadın...Dechartre, seyrek de olsa orijinal eserler veren bir heykeltı-raş...İkisinin yolları, zambaklar şehri olan Floransada kesişiyor. Yaşanan dolu dizgin aşka, hiçbir şey engel olamıyor, ikisi de birbirine gerçek aşkı, gerçek sevgiyi, tutkuyu buluyor...Bu önlenemez aşk hikayesi, İtalya ve Fransanın birbirinden güzel mekanlarında bütün ateşiyle devam ediyor.Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez, bu aşkın sonu ne olacak, aşıkları sürükleyen fırtına neden durulacak?Asiliği ve alaycılığıyla tanınmış Fransız yazarı Anatole Francedan son derece sürükleyici ve etkileyici bir aşk hikayesi. Usta yazar, bu kadar duygusal olan bir macerada bile, alaycılığını büyük bir başarıyla kullanıyor...Romanın son derece ilginç karakterlerinden biri olan Choulettete de, şair Verlaine model olmuştur.

************

İki yıl sonra kendisini bütün gücüyle, gençliğinin bütün ateşi ve yüreğinin bütün temizliğiyle arzulayan Menile boyun eğmişti. ‘Beni seviyordu, bunun için verdim kendimi ona diyordu içinden. Acı çekilecek derecede sevildiğini görünce bırakmıştı kendini. Çabucak ve sadelikle vermişti kendini.(...)Aşk da sofuluk gibidir. Geç gelir. İnsan yirmi yaşındayken ne o kadar âşık olur ne de sofu. Özel bir eğilimi, bir tür doğuştan ermişliği varsa o başka. Bir kadın, tutku-aşka, yalnızlıktan ürkmez olduğu yaşta boyun eğer çoğu zaman. Tutku dindışı bir keşişliktir. Bunun için büyük tutkun kadınlar, büyük çilekeşler kadar ender görülür.Hayatı dünyayı iyi bilenler, kadınların zayıf göğüslerine gerçek bir aşkın dikenli gömleğini seve seve giymediklerini bilirler. Uzun bir özverinin herkesin elinden gelmeyecek bir şey olduğunu bilirler. Hele seçkin çevreden bir kadının sevince neler olacağını bir düşünün. Her şeyi kaybeder aşkta. Özgürlüğü, huzuru, serbest bir ruhun çekici oyunlarını, şık giyimleri, eğlenceleri, zevkleri.(...)Dechartre, ellerini tutu, öptü, uzun uzun gurulu bir hayranlıkla baktı ona. Sonra yere kapandı, dudaklarını, ayakkabısının ucuna dokundurdu. ‘Ne yapıyorsunuz? ‘Buraya, bana gelen ayaklarınızı öpüyorum. Kalktı, onu yavaşça kendine doğru çekti, dudaklarını aradı, uzun uzun öptü dudaklarını. Thérése hiç hareket etmiyordu. Başı geride, gözleri yumuk yumuktu. Şapkası kaydı, saçları dağıldı.Kırmızı Zambak... Dünya aşk edebiyatının bu en önemli klasiği de Oğlak Klasikleri arasında...

******

Le Figaro dergisi 1956 yılında on yedi yazardan 1871 ile 1939 yılları arasında yazılmış en iyi on iki aşk romanını belirlemelerini isteyince KIRMIZI ZAMBAK bu en iyi on iki kitap arasında yer aldı.Roman 1890lı yıllarda toplumun yaşayış şeklini; bir g... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 2 ay
Sinem Mutlu şu an okuyor.
Kırmızı Zambak

Le Figaro dergisi 1956 yılında on yedi yazardan 1871 ile 1939 yılları arasında yazılmış en iyi on iki aşk romanını belirlemelerini isteyince KIRMIZI ZAMBAK bu en iyi on iki kitap arasında yer aldı.Roman 1890lı yıllarda toplumun yaşayış şeklini; bir grup soylunun ahlak, devlet idaresi, kadın hakları ve evlilik hakkındaki görüşlerini sorgular. Her ne kadar aşk romanı olarak kabul edilse de arka planda titizlikle incelenmiş bir sosyolojik araştırma buluruz. Yazar akıcı ve basit bir anlatımla toplumun resmini çizer. Romanın konusu olan aşkın, yazarın kendi hayatından bir kesit olduğu kabul edilmektedir.Çok güzel ve zengin bir soylunun kızı olan Thérèse Martin-Belleme, sekiz yıldır bir kontla evlidir. Canı sıkılmaktadır, yapacak hiçbir işi yoktur, bir sevgili edinir...

******

Threse, genç yaşında politik bir evlilik yapmak zorunda kal-mış genç bir kadın...Dechartre, seyrek de olsa orijinal eserler veren bir heykeltı-raş...İkisinin yolları, zambaklar şehri olan Floransada kesişiyor. Yaşanan dolu dizgin aşka, hiçbir şey engel olamıyor, ikisi de birbirine gerçek aşkı, gerçek sevgiyi, tutkuyu buluyor...Bu önlenemez aşk hikayesi, İtalya ve Fransanın birbirinden güzel mekanlarında bütün ateşiyle devam ediyor.Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez, bu aşkın sonu ne olacak, aşıkları sürükleyen fırtına neden durulacak?Asiliği ve alaycılığıyla tanınmış Fransız yazarı Anatole Francedan son derece sürükleyici ve etkileyici bir aşk hikayesi. Usta yazar, bu kadar duygusal olan bir macerada bile, alaycılığını büyük bir başarıyla kullanıyor...Romanın son derece ilginç karakterlerinden biri olan Choulettete de, şair Verlaine model olmuştur.

************

İki yıl sonra kendisini bütün gücüyle, gençliğinin bütün ateşi ve yüreğinin bütün temizliğiyle arzulayan Menile boyun eğmişti. ‘Beni seviyordu, bunun için verdim kendimi ona diyordu içinden. Acı çekilecek derecede sevildiğini görünce bırakmıştı kendini. Çabucak ve sadelikle vermişti kendini.(...)Aşk da sofuluk gibidir. Geç gelir. İnsan yirmi yaşındayken ne o kadar âşık olur ne de sofu. Özel bir eğilimi, bir tür doğuştan ermişliği varsa o başka. Bir kadın, tutku-aşka, yalnızlıktan ürkmez olduğu yaşta boyun eğer çoğu zaman. Tutku dindışı bir keşişliktir. Bunun için büyük tutkun kadınlar, büyük çilekeşler kadar ender görülür.Hayatı dünyayı iyi bilenler, kadınların zayıf göğüslerine gerçek bir aşkın dikenli gömleğini seve seve giymediklerini bilirler. Uzun bir özverinin herkesin elinden gelmeyecek bir şey olduğunu bilirler. Hele seçkin çevreden bir kadının sevince neler olacağını bir düşünün. Her şeyi kaybeder aşkta. Özgürlüğü, huzuru, serbest bir ruhun çekici oyunlarını, şık giyimleri, eğlenceleri, zevkleri.(...)Dechartre, ellerini tutu, öptü, uzun uzun gurulu bir hayranlıkla baktı ona. Sonra yere kapandı, dudaklarını, ayakkabısının ucuna dokundurdu. ‘Ne yapıyorsunuz? ‘Buraya, bana gelen ayaklarınızı öpüyorum. Kalktı, onu yavaşça kendine doğru çekti, dudaklarını aradı, uzun uzun öptü dudaklarını. Thérése hiç hareket etmiyordu. Başı geride, gözleri yumuk yumuktu. Şapkası kaydı, saçları dağıldı.Kırmızı Zambak... Dünya aşk edebiyatının bu en önemli klasiği de Oğlak Klasikleri arasında...

******

Le Figaro dergisi 1956 yılında on yedi yazardan 1871 ile 1939 yılları arasında yazılmış en iyi on iki aşk romanını belirlemelerini isteyince KIRMIZI ZAMBAK bu en iyi on iki kitap arasında yer aldı.Roman 1890lı yıllarda toplumun yaşayış şeklini; bir g... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 2 ay
Sinem Mutlu okumuş.
Firmin

O bir hümanist! O bir entel! O bir filozof! O bir serseri! O bir mucize !!!

Bir kitapçının bodrumunda doğdu. Dünya edebiyatını kitap kitap okudu.İnsanların arasından kendine bir dost aradı. Ayrıksı yaşamıyla bir sevgi destanı yarattı... Entel fare Firmin on üç kardeşin sonuncusu olarak Boston'da bir kitapçının bodrumunda doğar. Kardeşleri arasında en minyonu olduğu için bir türlü anne sütü ememez ve açlığını gidermek için kitapları yemeye başlar. Kitapları yedikçe okumayı öğrenen Firmin, zamanla kitapçıdaki bütün kitapları okur ve sonra kendi kitabını yazmaya başlar. Bu aynı zamanda onun hayatıdır. Herhangi bir fare değil, medeni bir fare olan Firminin insanlarla iletişime geçme çabası, yaşadığı yabancılaşma, hayalleri ve hayal kırıklıkları, edebiyatın gücünü anlatan bu muhteşem romanda saklı. Tadı güzelse okuması da güzeldir, diyen Firmine hak vereceksiniz..!

Kitapseverler için muhteşem bir hazine.
Kirkus Review

Edebiyat referanslarıyla dolu bu kitap edebiyatın gücünü ve yaşattığı hayal kırıklıklarını anlatan bir mücevher.
Booklist

Son derece hümanist ve zeki bir fare.
Philip Pullman

O bir hümanist! O bir entel! O bir filozof! O bir serseri! O bir mucize !!!

Bir kitapçının bodrumunda doğdu. Dünya edebiyatını kitap kitap okudu.İnsanların arasından kendine bir dost aradı. Ayrıksı yaşamıyla bir sevgi destanı yarattı...... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 12 yıl, 2 ay
Daha Fazla Göster

Sinem Mutlu şu an ne okuyor?

Kırmızı Zambak

%0

Favori Yazarları (4 yazar)

Favori yazarı yok.