Tüketiciler; sağlık, dini inanç ve vejeteryan beslenme gibi nedenlerden dolayı gıda katkı maddelerinin kaynaklarını ve üretim şekillerini bilmek istemektedirler. Beden ve ruh sağlığının korunması için helal gıdalarla beslenmek çok önemlidir. Katkı maddeleri içinde Müslümanlar için en problemli olanları hayvansal kaynaklı katkı maddeleridir.
Bu çalışmanın tüketicilerin alışveriş yaparken karşılaştığı hayvansal kaynaklı katkı maddeleri hakkındaki sorulara cevap niteliğinde bir kitap olacağına inanıyoruz.
Tüketiciler; sağlık, dini inanç ve vejeteryan beslenme gibi nedenlerden dolayı gıda katkı maddelerinin kaynaklarını ve üretim şekillerini bilmek istemektedirler. Beden ve ruh sağlığının korunması için helal gıdalarla beslenmek çok önemlidir. Katkı ma... tümünü göster
Gıda Terörüne Karşı Sağlıklı Gıdalarla Bilinçli BeslenmeDikkatTerör, sadece öldürür,Gıda terörü ise süründürürGıda Terörünün Silahı: Gdolar(Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar)Radyasyonlu çaylar, zehirli variller, kabak tadı veren karpuzlar, kısacası hormonlu sebzeler, hormonlu etler yani Genetiği Değiştirilmiş Organizmalarla üretilen Gdolu ürünler. Gıda terörü işte bu silahla bizleri vurmaktadır.Dünyada gıda sektörü hızla değişmekte ve rafları yeni yeni gıdalar süslemektedir ve reklamlarla satış rekorları kırılmaktadır. Kontrol mekanizması, bu hızlı değişime ayak uyduramamaktadır.O gıdaların zararları ortaya çıktıkça ancak yıllar sonra yasaklanabilmektedir ama o zamana kadar kontrolsüzlükten beslenen gıda terörü çok canlar yakmakta, kimi kanser olmakta, kimi erken yaşlanmakta, kimi aşırı şişmanlamakta, ömürler kısalmakta, hastane kapıları hastalarla dolmaktadır. Gıda terörünün kurbanları sağlık sorunları ile boğuşarak sürünmektedirler.Gdolar, gıda sanayiinin her alanında kullanılmaktadır, bu tip ürünlerle beslenen kişiler, belirli bir dozun üzerine çıkınca genlerinde deformasyon yaparak kişilik bozuklukları yaratmaktadır.
Gıda Terörüne Karşı Sağlıklı Gıdalarla Bilinçli BeslenmeDikkatTerör, sadece öldürür,Gıda terörü ise süründürürGıda Terörünün Silahı: Gdolar(Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar)Radyasyonlu çaylar, zehirli variller, kabak tadı veren karpuzlar, kısacası... tümünü göster
Gıdaların sofralarımıza gelene kadar geçirdiği evrelerden haberdar mıyız? Kentli tüketici, gıda ambalajlarının üzerindeki resimlerde ya da televizyon reklamlarında sunulan köy manzarasını gerçek sanıyor. Oysa reklâmlarda gördüğümüz, sebze toplayan güler yüzlü köylü kadınların, yemyeşil kırlarda yayılan mutlu ineklerin gerçek dünyayla uzaktan yakından ilgisi yok. Gıda, bize gösterildiği gibi üretilmiyor. Tohumların genleriyle oynanıyor. Tohumlar kısırlaştırılıyor. Kimyasal tarım ilaçları, hormonlar, sentetik gübreler atılıyor toprağa. Tavuklar kafeslere, inekler beton bölmelere hapsediliyor. Tarlaları transgen tohumlar, soframızı tek tipleşmiş, ambalajı hoş ama içi boş gıdalar ele geçiriyor. Sömürülüyoruz, kravatlı kötü adamlar güzelim gıdalarımızı gasp ediyor. Frankeştayn ürünler kakalanıyor sofralarımızaGıdalar artık beslemiyor, aksine hasta ediyor bizleri. Aslında gıda olmaktan çıkıp başka bir şeye dönüşüyor; uluslararası siyaset arenasında, yeri geldiğinde bir silah, yeri geldiğinde pazarlık masalarında tehdit unsuru olarak kullanılıyorlar. Dünyada açlığı ortadan kaldırmak adına yapılan bilimsel çalışmalar olarak sunulan GDOlar insanlığı açlığın sınırına getirmiş vaziyette. Dünya halklarının zengin gıda çeşitliliği ve kültürü yavaş yavaş yok ediliyor. Asıl üretici açlık çekerken ulusötesi ticaret tekelleri akıl sınırlarını zorlayacak büyüklükte paralar kazanıyor.
Gıdaların sofralarımıza gelene kadar geçirdiği evrelerden haberdar mıyız? Kentli tüketici, gıda ambalajlarının üzerindeki resimlerde ya da televizyon reklamlarında sunulan köy manzarasını gerçek sanıyor. Oysa reklâmlarda gördüğümüz, sebze toplayan gü... tümünü göster
Tüm dünyayı beslemek için nasıl bir tarıma ihtiyacımız var? Dünya liderleri 2015 yılını, dünyadaki açların sayısını yarıya indirmek için hedef seçmiş durumdalar; ancak bu hedefe, günümüzde dayatılan sınai tipi tarımla ulaşmak mümkün müdür? John Madeley, yüksek teknolojili, kimyasallara bağımlı, büyük şirketlerin güdümündeki tarım sistemlerinin dünyayı doyuramadığını artık anlamamız gerektiğine inanıyor. Dünyayı açlıktan kurtaracak çözümün sürdürülebilir, düşük girdili, organik tarımla gıda üretmekte yattığını iddia ediyor. Bu hedefe ulaşmak ise, ancak çeşitli ürünlerin bir arada ekildiği ve geleneksel yöntemlerle bütünlüklü bir tarım ile mümkün olacaktır. Dünyanın en yoksullarına, dışarıya bağımlı olmak yerine, kendi kendilerine yetebilecekleri ve gıda güvenliklerini sağlayacak bir çözümün ana hatlarını da çizen yazar, dünyadaki açlığa ve tarımın rolüne ilişkin tartışmaya katkıda bulunuyor. John Madeley, dünyayı kendini besleme yeteneğinden yoksun bırakan, odağı kendine yeterlikten büsbütün bağımlılığa kaydıran ve sürdürebilir tarımsal uygulamalarından, çevre düşmanı sınai tarım sistemlerine geçiren küresel eğilimin maskesini düşürüyor.
Tüm dünyayı beslemek için nasıl bir tarıma ihtiyacımız var? Dünya liderleri 2015 yılını, dünyadaki açların sayısını yarıya indirmek için hedef seçmiş durumdalar; ancak bu hedefe, günümüzde dayatılan sınai tipi tarımla ulaşmak mümkün müdür? John Madel... tümünü göster
Küfler ve Mikotoksinler, Besinlerde Küf Bulaşmaları, Gıdalardaki Küf Gelişmesinin Engellenmesi, Küflerde Mikotoksin Oluşturma Yeteneklerinin Belirlenmesi ve Besinlerde Mikotoksin Analizleri konularının yer aldığı çalışma, konu üzerine çalışan araştırmacılara, sektörel üretim yapan kruluş ya da bünyesindeki kişilere, en önemlisi geniş toplumu oluşturan tüketicilere yararlı olacağı düşüncesi ve insanlarımızın hayatları boyunca küf zehiri tehlikesinden uzak olması temennisiyle hazırlanmıştır.
Küfler ve Mikotoksinler, Besinlerde Küf Bulaşmaları, Gıdalardaki Küf Gelişmesinin Engellenmesi, Küflerde Mikotoksin Oluşturma Yeteneklerinin Belirlenmesi ve Besinlerde Mikotoksin Analizleri konularının yer aldığı çalışma, konu üzerine çalışan araştır... tümünü göster
abitervan şu anda kitap okumuyor.