ayşenur

Detayları:  kocaeli, 28 yaşında, Kadın
3 takip ettiği ve 4 takip edeni var. 26 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

ayşenur, bir vikitap tavsiyesini okumak istiyor.
Leyla

BOSNALI BİR KIZIN YÜREĞİNİZİ BURKACAK VE TÜYLERİNİZİ ÜRPERTECEK GERÇEK HAYAT ÖYKÜSÜ
Bosnalı Leyla büyük bir kâbusu atlatmıştı: Bosna'daki toplama kampında geçirdiği iki yılı. Binlerce kadının travma geçirmesine neden olan savaşın karanlık ve baskıcı yüzünü anlatan bir kadın... Onun isyankâr öyküsü ve acıyla dolu dokunaklı kaderi...
"Bu kitabın kapağını açmadan önce, cehenneme açılan bir kapının eşiğinde olduğunuzu bilmelisiniz. İnsan denilen yaratığın bütün kötülüklerini sergiye çıkarttığı bir coğrafyaya, Balkanlara adım atacaksınız… Kadınların beden ve ruhlarının nasıl lime lime edildiğini okurken "insan uygarlığı" denilen barbarlıktan kaçıp, en vahşi hayvanların şefkatli uygarlığına sığınmak isteyeceksiniz."
-Sydsvenska Dagbladet.
Bu kadar acı ve yürek burkucu bir kitap okumadım. Ağlayarak elimden bıraktığım kitaba her seferinde geri döndüm. Korkunç bir öyküydü. Bir zamanlar basın organlarında Yugoslavya'nın adıyla birlikte duyduğum 'etnik temizlik', 'toplama kampı', 'toplu tecavüz' gibi sözcüklerin ne anlattığını bu kitapla anladım.
-Allt om Böcker

Balkanlarda neler olup bittiğini anlatan sarsıcı bir kitap. Leyla kendisinin ve başka kadınların yaşadıkları cehennemi haykırıyor... Bu kitabı sonuna kadar okuyup bitirmeden duramıyorsunuz.
-Svenska Dagbladet

Eğer yetkim olsa her okula insanlık dersi diye bir ders koyar ve bu kitabı herkesin okumasını zorunlu kılardım.
-Dagens Nyheter

BOSNALI BİR KIZIN YÜREĞİNİZİ BURKACAK VE TÜYLERİNİZİ ÜRPERTECEK GERÇEK HAYAT ÖYKÜSÜ
Bosnalı Leyla büyük bir kâbusu atlatmıştı: Bosna'daki toplama kampında geçirdiği iki yılı. Binlerce kadının travma geçirmesine neden olan savaşın karanlık ve ba... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 10 ay
ayşenur okumuş.
Siyah Kan

J. C. Grangé yine işbaşında. 2003 yılında çıkardığı romanı ''Kurtlar İmparatorluğu''yla hem dünyada hem de ülkemizde ününe ün katan Grange yeni kitabıyla Türkçe’de. Yine kanlı, yine delice, yine korkutucu bir roman var karşımızda: ''Siyah Kan''.Yazarın bir yıl gibi kısa bir sürede kaleme aldığı kitap serbest dalış şampiyonu bir katil ile eski paparazzi, kötülük fikrine ve kaynağına takıntılı bir gazeteciyi karşı karşıya getiriyor. Katil hapiste… Ama daha önce Kamboçya, Tayland, Malezya’da kan dökmüş. Kadınların kanı… Gazetecinin onunla temasa geçmek için oynadığı oyun romanın temelini oluşturuyor. Ama katil bu yemi bir süre sonra yutmuyor. İşte gerçek heyecan da orada başlıyor. Kim av, kim avcı, birbirine karışıyor. Grangé hayranlarını hayal kırıklığına uğratmayacak bir roman ''Siyah Kan''. Paris’ten Asya’ya doğru deliliğin sınırında bir yolculuk… Dört yüz küsur sayfalık gerilimli bir kâbus… Çok çekici… Yazarın ustalığı kendini bir kez daha çarpıcı bir şekilde gösteriyor. ''Siyah Kan''ı okurken kötülüğün ve kötülerin dünyasına doğru nefes nefese bir koşu tutturduğunuzu fark ediyorsunuz. Bu çılgınca koşuya karşı koymak imkansız!

J. C. Grangé yine işbaşında. 2003 yılında çıkardığı romanı ''Kurtlar İmparatorluğu''yla hem dünyada hem de ülkemizde ününe ün katan Grange yeni kitabıyla Türkçe’de. Yine kanlı, yine delice, yine korkutucu bir roman var karşımızda:... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 10 ay
ayşenur okumak istiyor.
Uyuyana Kadar

Dünyayı etkileyen 2011'in en iyi gerilim romanı, Türkiye'yi de sarsacak…

Hakları 42 ülkeye satıldı, satışı dünya çapında sekiz ayda 1.000.000'a ulaştı.
New York Times çok satanlar listesinde haftalarca yer aldı.
2011'in Amazon en çok satanlar listesinde tüm kitaplar bazında 7 numarada, cinayet/gerilim/polisiye kategorisinde 2 numarada yer alıyor.
Wall Street Journal'ın 2011'in en iyi kitap listesinde yer aldı.
Yayıncılık dünyasının en prestijli ödüllerinden Galaxy Ulusal Kitap Ödüllerinde en iyi polisiye-gerilim kitabı ödülünü ve İngiliz Polisiye Yazarları Derneği (CWA) John Creasey Hançer Ödülü'nü kazandı.

Anıların sana kim olduğunu söyler.
Ya her akşam uyuduğunda anıların kayboluyorsa?
Adını, kimliğini, geçmişini, hatta sevdiğin insanları, hepsini
bir gecede unutuyorsan,
Ve güvendiğin tek insan sana gerçeğin tamamını anlatmıyorsa...
Christine'in hayatına hoş geldin…


Kesinlikle şimdiye dek okuduğum en iyi ilk roman.
Tess Gerritsen

Uyuyana Kadar müthiş, sarsıcı bir roman. İnsanı derin, karanlık ve rahatsız edici sulara çekiyor. Bir yandan kimlik ve belleğin anlamı üzerine karmaşık sorulara değinirken, bir yandan da eğlendiriyor.
Los Angeles Times

Dünyayı etkileyen 2011'in en iyi gerilim romanı, Türkiye'yi de sarsacak…

Hakları 42 ülkeye satıldı, satışı dünya çapında sekiz ayda 1.000.000'a ulaştı.
New York Times çok satanlar listesinde haftalarca yer aldı.
2011'in Amaz... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 10 ay
ayşenur şu an okuyor.
Acımak

Bir tanrıydım o akşam. Fakat yükseklere kurulu tahtımdan, yaptığım işlere kayıtsız kayıtsız bakmıyordum. Kullarımın arasında tatlı, iyicil tavırlarla duruyor ve muhayyilemin gümüşi bulutları arkasından onların yüzlerini görüyordum. Solumda bir ihtiyar oturmaktaydı. Benden fışkırmakta olan o parlak iyilik ışığı buruşuk alnındaki kırışıklıkları giderip cilalamış, gözlerinin altındaki çukurlukları yok etmişti. Ölümü ondan uzaklaştırmıştım. Yarattığım mucizeden dolayı minnet içindeydi, dirilen bir kimsenin sesiyle konuşuyordu. Yanımda bir genç kız oturmaktaydı. Hastalık çekmiş, acılarına köle gibi zincirle bağlanmış, ruhunun girinti çıkıntıları içinde bocalayıp durmuştu. Fakat şimdi o da sağlık ışığının parıltıları içine gömülmüştü. Dudaklarımın soluğuyla onu kaygısız cehenneminden çekip çıkarmış, sevginin göklerine yükseltmiştim. Yüzüğü de parmağımda seher yıldızı gibi parıldıyordu. Onun karşısında başka bir genç kız görmekteydim. O da minnetle gülümsüyordu. Çünkü yüzüne ve bir ormanı andıran koyu renk, kokulu saçlarına güzellik bahşetmiştim. O saçların altında da pürüzsüz alnı görülmekteydi. Sırf orada olmamın yarattığı mucizeyle onları nimetlere, heyecanlara gark etmiştim.
Hepsinin gözlerinde benim ışığım vardı. Birbirlerine baktıkları zaman bakışlarında ışıldayan meşale bendim. Birbirleriyle konuştukları zaman sözlerinin manası bendim ve sustuğumuz zaman zihinlerini dolduran yine bendim. Saadetlerinin başlangıcı, merkezi ve sebebi de yine bendim çünkü. Birbirlerini tebrik ettikleri zaman beni tebrik ediyor, birbirlerini sevdikleri zaman sevgilerinin yaratıcısı olan beni seviyorlardı.

(…) Bir tanrıydım o akşam. Kaygının, tasanın coşkun sularını yatıştırmış, bu yüreklerden karanlıkları kovmuştum.

Odak noktasına hep insanı ve insancıllığı koyan Zweig’ın psikolojik ögeleri bolca kullandığı bu eserinde, Teğmen Hofmiller’nın saygın bir ailenin felçli kızını tanıması ve onunla yakınlık kurması ile başlayan merhametle ilgili tahlillerle acıma duygusunun neleri tetikleyebileceği, ruhta nasıl izler bırakabileceği, insanı ne gibi çatışmalara sürükleyebileceği gözler önüne seriliyor. Sevgi ile acıma arasındaki ince, puslu çizginin yorumlanması esnasında yapılan olağanüstü psikolojik tahliller, okuyucuya etkileyici bir roman okumanın zevkini yaşatıyor.

Bir tanrıydım o akşam. Fakat yükseklere kurulu tahtımdan, yaptığım işlere kayıtsız kayıtsız bakmıyordum. Kullarımın arasında tatlı, iyicil tavırlarla duruyor ve muhayyilemin gümüşi bulutları arkasından onların yüzlerini görüyordum. Solumda bir ihtiya... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 10 ay
ayşenur okumuş.
Sessizlik (Fısıltı, #3)

Geride sadece sessizlik kaldığında gerçek duyulabilir mi?

Patch ve Nora arasındaki çığlık, yerini sessizliğe bırakmıştır. Patch'in karanlık geçmişindeki sırların üstesinden gelmiş birbirinden tamamen farklı iki dünya arasında bir köprü kurmuş ihanet, sadakat ve güven duyguları zorlu sınavlardan geçmiştir. Ve bütün bunlar, cennet ve dünya arasındaki sınırları aşan bir aşk uğruna göze alınmıştır. Birbirlerine duydukları sarsılmaz güven haricinde hiçbir şeye sahip olmayan Patch ve Nora, uğruna çaba harcadıkları her şeyi ve aşklarını paramparça edebilecek bir güce karşı umutsuz bir savaşa başlarlar...

"Becca Fitzpatrick'in kaleme aldığı aşk büyüleyici."
-The Book Cellar-

"Becca Fitzpatrick harika karakterler yaratmada eşsiz bir yeteneğe sahip. Nora ve Patch'in arasındaki çekim, insanın kalbini yerinden oynatıyor!"
-Strph Su Reads-

"Unutulmaz karakterler, harika diyaloglar, etkileyici bir espri anlayışı ve karanlık olduğu kadar merak uyandıran bir olay örgüsü. hush, hush serisi, okuyucuyu kendinden geçiriyor."
-Reviewer X-

Geride sadece sessizlik kaldığında gerçek duyulabilir mi?

Patch ve Nora arasındaki çığlık, yerini sessizliğe bırakmıştır. Patch'in karanlık geçmişindeki sırların üstesinden gelmiş birbirinden tamamen farklı iki dünya arasında bir köprü kurmu... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 10 ay
ayşenur bir değerlendirme yaptı.
İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 11 yıl, 10 ay
Daha Fazla Göster

ayşenur şu an ne okuyor?

Favori Yazarları (0 yazar)

Favori yazarı yok.