15. yaş gününü kutlamaya hazırlanan Sofie, posta kutusunda, Kimsin sen? yazılı bir kağıt bulur. Bu soruyu, diğer sorular ve günümüze kadar uzanan bir felsefe kursu takip eder.
Kendine has kurgusu ve şaşırtmacalarıyla, Jostein Gaarder, 15 yaş ve üstü gençlere sadece kuru bir felsefe tarihi sunmak değil, aynı zamanda hayatı anlamaya yönelik sorular sormanın yollarını açar. Çağımız bölümünde şöyle diyor yazar: Bütün gerçek filozofların gözleri hep açık olmalı. Hiç beyaz karga görmemiş olsak da, aramayı sürdürmeliyiz. Günün birinde, benim gibi bir şüpheci bile daha önce inanmak istemediği bir olguyu kabul etmek zorunda kalabilir. Bu olasılığın kapısını açık tutmasam, dogmatik biri olurdum. Gerçek bir filozof olmazdım o zaman.
15. yaş gününü kutlamaya hazırlanan Sofie, posta kutusunda, Kimsin sen? yazılı bir kağıt bulur. Bu soruyu, diğer sorular ve günümüze kadar uzanan bir felsefe kursu takip eder.
Kendine has kurgusu ve şaşırtmacalarıyla, Jostein Gaarder, 15 yaş ve ü... tümünü göster
harika gidiyo elimden hiç bırakasım gelmiyo
harika gidiyo elimden hiç bırakasım gelmiyo
Aklından Bir Sayı Tut'un yazarından, ilk kitaptan çok daha iddialı yeni bir roman
Sana Bir Sürprizim Var...
Gözlerini Sımsıkı Kapat
New York'un en gözde dedektifiyken, basının kendisine yakıştırdığı isimden hep rahatsız olmuştu: Süper Dedektif. Bir bulmacayla karşılaştığında, mutlaka çözmek isterdi. Gurney'e göre her bulmacanın çözümü için mutlaka bir ipucu vardı.
Peki ya bu sefer yoksa?
Düğün günü öldürülen bir gelin... Ve olaya tanıklık eden yüzlerce davetli. Cinayeti kimin işlediği ortada, herkes kendinden emin ama ya hepsi zekice bir illüzyonla yanıltılıyorsa... Cinayet silahı dahil birçok detayda sürpriz akıl oyunlarını gördüğünde, Gurney tam bir psikopatla karşı karşıya olduğunu anlar.
Gurney şeytanın bile aklına gelmeyecek yöntemleri, soruları ve keskin bakış açısıyla soruşturmaya bambaşka bir boyut kazandıracaktır. Kim daha zeki; Gurney mi, yoksa müthiş bir illüzyondan ibaret katil mi? John Verdon'dan, akıl oyunlarının iç içe geçtiği, sıra dışı bir roman.
''Nitelikli bulmaca severler için paha biçilemez bir kitap.''
-CNN.com-
''Yine ilki kadar şaşkınlık verici bir olay ve yine dahice çözümler.''
-Publishers Weekly-
''John Verdon gizemli bir olayın akıl almaz örgüsünü işlerken hikayenin en beklenmedik anında ortaya çıkıveren, şeytani bir kurnazlığa sahip. Yazarın büyük ilgi gören Aklından Bir Sayı Tut kitabından sonra beklediğinize değecek.''
-Washington Post-
Aklından Bir Sayı Tut'un yazarından, ilk kitaptan çok daha iddialı yeni bir roman
Sana Bir Sürprizim Var...
Gözlerini Sımsıkı Kapat
New York'un en gözde dedektifiyken, basının kendisine yakıştırdığı isimden hep rahatsız olmuştu: Süp... tümünü göster
Aklından Bir Sayı Tut'un yazarından, ilk kitaptan çok daha iddialı yeni bir roman
Sana Bir Sürprizim Var...
Gözlerini Sımsıkı Kapat
New York'un en gözde dedektifiyken, basının kendisine yakıştırdığı isimden hep rahatsız olmuştu: Süper Dedektif. Bir bulmacayla karşılaştığında, mutlaka çözmek isterdi. Gurney'e göre her bulmacanın çözümü için mutlaka bir ipucu vardı.
Peki ya bu sefer yoksa?
Düğün günü öldürülen bir gelin... Ve olaya tanıklık eden yüzlerce davetli. Cinayeti kimin işlediği ortada, herkes kendinden emin ama ya hepsi zekice bir illüzyonla yanıltılıyorsa... Cinayet silahı dahil birçok detayda sürpriz akıl oyunlarını gördüğünde, Gurney tam bir psikopatla karşı karşıya olduğunu anlar.
Gurney şeytanın bile aklına gelmeyecek yöntemleri, soruları ve keskin bakış açısıyla soruşturmaya bambaşka bir boyut kazandıracaktır. Kim daha zeki; Gurney mi, yoksa müthiş bir illüzyondan ibaret katil mi? John Verdon'dan, akıl oyunlarının iç içe geçtiği, sıra dışı bir roman.
''Nitelikli bulmaca severler için paha biçilemez bir kitap.''
-CNN.com-
''Yine ilki kadar şaşkınlık verici bir olay ve yine dahice çözümler.''
-Publishers Weekly-
''John Verdon gizemli bir olayın akıl almaz örgüsünü işlerken hikayenin en beklenmedik anında ortaya çıkıveren, şeytani bir kurnazlığa sahip. Yazarın büyük ilgi gören Aklından Bir Sayı Tut kitabından sonra beklediğinize değecek.''
-Washington Post-
Aklından Bir Sayı Tut'un yazarından, ilk kitaptan çok daha iddialı yeni bir roman
Sana Bir Sürprizim Var...
Gözlerini Sımsıkı Kapat
New York'un en gözde dedektifiyken, basının kendisine yakıştırdığı isimden hep rahatsız olmuştu: Süp... tümünü göster
Mark Mellery, posta kutusuna bırakılmış imzasız bir mektup alır. Mektupta şöyle yazmaktadır: “Aklından herhangi bir sayı tut – 1 ila 1000 arasında herhangi bir sayı.” Mellery öylesine 658 sayısını tutar. Not şöyle devam etmektedir: “Sırlarını nasıl bildiğimi göreceksin… Küçük zarfı aç.”
SENİ O KADAR İYİ TANIYORUM Kİ NE DÜŞÜNDÜĞÜNÜ BİLİYORUM
"Aldıklarını geri vereceksin
Vermiş olduklarını aldığın zaman.
Biliyorum ne düşündüğünü,
Ne zaman uyuduğunu,
Nereye gittiğini,
Nereye gideceğini.
Seninle bir randevumuz var,
Bay 658."
Sıradanlıklara meydan okuyan, anında başınızı döndürecek ve ilgi çekici karakterlerin kalp atışlarını tüm gerçekliğiyle hissedeceğiniz Aklından Bir Sayı Tut, kolay kolay unutmayacağınız bir roman.
Mark Mellery, posta kutusuna bırakılmış imzasız bir mektup alır. Mektupta şöyle yazmaktadır: “Aklından herhangi bir sayı tut – 1 ila 1000 arasında herhangi bir sayı.” Mellery öylesine 658 sayısını tutar. Not şöyle devam etmektedir: “Sırlarını nasıl b... tümünü göster
Edebiyatımızın ilk gerçekçi-psikolojik romanı sayılan Zehra, 1864 yılında İstanbulda doğan ve 29 yaşında kemik vereminden ölen Nâbizâde Nâzımın tek romanıdır. Roman kişilerinin konuşmalarını, kendi dillerinin özelliklerini koruyarak veren yazar, konusunu işlerken araya girip kendi düşüncelerini belirtmekten kaçındığı için öykü tekniğine bağlı bir yapı kurmaya çalışır. Yazar, bu kitabında kıskanç bir kadının çevresindekileri nasıl mahvettiğini, ama sonunda kendi ölümüne de neden olduğunu romancılığımızda ilk kez görülen bir derinlik ve gerçekçilikle verir. Kitapta, Zehranın eşi Suphinin üç farklı kişilikteki kadınla; Zehra, Sırrıcemal ve Üraniyle sağlıksız evlilik ve aşk ilişkileri anlatılır ve bu ilişkiler felaketle, ölümle sonuçlanır.Zehra: Edebiyatımızın ilk doğalcı romanı.
******
Nâbizâde Nâzım ın Zehrası, Türk edebiyatında psikolojik içerikli ilk roman sayılır. Eserde; kocasını çok kıskanan terk edilmiş bir kadının, kocasından ve kendisini uğruna bıraktığı yeni karısından intikam alma macerası anlatılmaktadır. Yayınevimiz, Zehrayı özgün diliyle, sözlükçeli olarak yeniden yayınlayıp okuyucularımızla buluşturmaktan gurur duymaktadır.
************
Asmaaltı Çarşısında bir mağazası olan tüccar Şevket Efendi, on yedi yaşlarındaki kıskanç yaradılışlı kızı Zehrayı, katibi Suphi ile evlendirmiştir. Yeni evliler, bir süre Üsküdarın arkalarına düşen Bulgurluda bir köşkte mutlu yaşarlar. Ancak Zehranın huysuzluk ve kıskançlıkları başlar...
******
Edebiyatımızın ilk gerçekçi-psikolojik romanı sayılan Zehra, 1864 yılında İstanbulda doğan ve 29 yaşında kemik vereminden ölen Nâbizâde Nâzımın tek romanıdır. Roman kişilerinin konuşmalarını, kendi dillerinin özelliklerini koruyarak veren yazar, konu... tümünü göster