Gerçek bir aşkın dokunaklı ve yürek burkucu hikâyesi...Hukukçu Mösyö Armand Duvalin yolu bir gün kamelya çiçekleriyle ünlenmiş Matmazel Marguerite Gautier ile kesişir. Armandın kendi halinde bir hukukçu, Margueritein ise bir günlük çiçeklerine sıradan bir ailenin bir aylık geçim kaynağını sarf edebilecek derecede sefahat içinde bir kadın olması, bu iki gencin birbirlerine şiddetle ilgi duymalarını engellemez. Başından çen onca şeye rağmen masumiyetini kaybetmeyen Marguerite, Armand Duval sayesinde hayatında ilk defa şefkâtin izlerini görmüştür çünkü. Kamelyalı Kadının naif öyküsü kuşaklardır o kadar beğenilmektedir ki birçok filme ve tiyatro oyununa konu olmuş, hatta Verdinin ölümsüz eseri La Traviataya kaynaklık etmiştir.
******
Fransız yazar Alexandre Dumas (Dumas père), Gençlik Günahları adlı şiir kitabından sonra Kamelyalı Kadın romanını yayımladı. Bu roman 1852de tiyatroya Diane de Lys adıyla uyarlandı ve 1853te temsil edilerek büyük bir başarı kazandı. Böylece Kamelyalı Kadın, yazarın dram yazarlığında karar kılmasına yol açmıştır.Kamelyalı Kadın, daha sonraları filme de alınmış, Giuseppe Verdinin ilk kez 1853te sahnelenen La Traviata operasına ve Sir Frederick Ashtonın Marguerite and Armand adlı balesine esin kaynağı olmuştur.Dumas, diğer eserlerinde olduğu gibi bu eserinde de, yasak aşkların oluşturduğu yıkımlara yer vermiş; ahlakçı bir çizgi izleyerek ailenin ve evliliğin kutsallığı teması işlenmiştir. Yazarın yaşadığı dönemi ele aldığından, aynı zamanda İkinci İmparatorluk çağının toplumu üstüne ilgi çekici belge niteliğindedir Kamelyalı Kadın.
************
1824de doğan Fransız oyun ve roman yazarı Alexandre Dumas (Fils)nın, kahramanlarına sevecenlikle yaklaştığı ünlü romanı Kamelyalı Kadın, 1848de yayımlandığından beri dünya edebiyatının klasik başyapıtlarından biri olmuştur. Parisli kibar bir fahişenin umutsuz aşk sürüveninin anlatıldığı Kamelyalı Kadın, kısa zamanda kavuştuğu ününü, tiyatrolaştırılarak, sinemaya uyarlanarak da pekiştirmiş ve 1895de ölen yazarının ölümsüzleşmesini sağlamıştır. Özgün Adı La Dame aux Camèlias olan romanda, 19. yüzyıl Parisinin soylular dünyası ile içiçe girmiş olan fahişeler dünyası; soylu bir gencin bir fahişeye olan aşkı çevresinde olanca gerçekliğiyle gözler önüne serilmektedir. Bu ünlü yapıtı Nesrin Altınovanın çevirisiyle yayınlamaktan kıvanç duyuyoruz.
******
Gerçek bir aşkın dokunaklı ve yürek burkucu hikâyesi...Hukukçu Mösyö Armand Duvalin yolu bir gün kamelya çiçekleriyle ünlenmiş Matmazel Marguerite Gautier ile kesişir. Armandın kendi halinde bir hukukçu, Margueritein ise bir günlük çiçeklerine sırada... tümünü göster
Diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın. Belki de çok az...
O zaman şöyle demeliyim: Seni az tanıyorum... Az...
Sen de fark ettin mi? Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve Z.
Sadece iki harf. Ama aralarında koca bir alfabe var.
O alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime ve yüzbinlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında.
Biri başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbirleri için yaratılmışlar.
Yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler.
Senin ve benim gibi..
Diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın. Belki de çok az...
O zaman şöyle demeliyim: Seni az tanıyorum... Az...
Sen de fark ettin mi? Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve... tümünü göster
Diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın. Belki de çok az...
O zaman şöyle demeliyim: Seni az tanıyorum... Az...
Sen de fark ettin mi? Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve Z.
Sadece iki harf. Ama aralarında koca bir alfabe var.
O alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime ve yüzbinlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında.
Biri başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbirleri için yaratılmışlar.
Yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler.
Senin ve benim gibi..
Diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın. Belki de çok az...
O zaman şöyle demeliyim: Seni az tanıyorum... Az...
Sen de fark ettin mi? Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve... tümünü göster
Mutsuz geçirdiği çocukluk ve gençlik yıllarından sonra arzuladığı ve hayalini kurduğu tek şey; kendi çocuklarının sıcacık ve huzurlu bir yuvada, sevgi içinde büyümeleriydi.Biricik kocası Selim, gurur duyduğu çocukları Jessica ve Jeffrey ile bu özel hayalini gerçekleştirmişti.Ama Stella, üzerine titrediği, hayatındaki her şeyden daha değerli tuttuğu ailesiyle birlikte, bir süre sonra hiç aklına bile gelmeyecek bir gücün tehdidiyle karşı karşıya kalacaktı!Stellanın samimi duyguları ve cesur itiraflarıyla kaleme almış olduğu, doğaüstü olayları duyduğunda müstehzi gülümseyen insanları bile düşündürebilecek bu gerçek hayat hikayesini okurken kimi zaman ürperecek, kimi zaman dehşete kapılacak, kimi zaman gülümseyecek, kimi zaman gözlerinizin dolduğunu hissedeceksiniz. Bu ailenin yaşadığı olaylar bir gün hepimizin başına gelebilir!
Mutsuz geçirdiği çocukluk ve gençlik yıllarından sonra arzuladığı ve hayalini kurduğu tek şey; kendi çocuklarının sıcacık ve huzurlu bir yuvada, sevgi içinde büyümeleriydi.Biricik kocası Selim, gurur duyduğu çocukları Jessica ve Jeffrey ile bu özel h... tümünü göster
Kitapları bütün dünyada 140 milyondan fazla satan ve birçok dile çevrilen Debbie Macomber, yürek ısıtan romanlarıyla şimdi de Türkiye'de...
'Artık o eski tasasız kız değilim. Yaşadığım her günün değerini biliyorum. Çünkü hayatın ne kadar değerli olduğunu öğrendim... Hiçbir şeyi, özellikle de hayatı hafife almaz oldum. Artık hiçbir günümü boşa geçirmiyorum. Çektiğim acıların karşılıklarının olduğunu öğrendim...'
Hayatın içinden dört güçlü kadın...
Küçük mucizeler, büyük umutlar
Ve dostluğun iyileştirici gücüne dair sımsıcak bir hikâye...
Bu kitapta mutlaka kendinizden bir şeyler bulacaksınız!
Kitapları bütün dünyada 140 milyondan fazla satan ve birçok dile çevrilen Debbie Macomber, yürek ısıtan romanlarıyla şimdi de Türkiye'de...
'Artık o eski tasasız kız değilim. Yaşadığım her günün değerini biliyorum. Çünkü hayatın ne kadar... tümünü göster
damlavrdr şu anda kitap okumuyor.