Siz hiç 150 kilo oldunuz mu? Sizin hiç yabancı bir ülkede bavulunuzu kaybettiğiniz, sabahları mısır gevreğine bira döküp hayatta kalırken günlerce tek kelime bile konuşmadığınız, dayak yedikten sonra girdiğiniz komadan bir gözünüzü kaybetmiş olarak çıkıp tekrar parklara döndüğünüz, annenizi kaybettikten sonra hapiste yatarken babanızı kaybettiğiniz oldu mu?Benim oldu.Peki ya sonra o yabancı ülkenin dilinde şakır şakır konuşup hatta seslendirme yönetmenliği bile yaptığınız, o ülkedeki filmlerde başrol oynadığınız, 70 kilo verip filinta gibi olduğunuz, yeni ve mutlu bir hayat kurduğunuz, elinizi attığınız her işi altın yumurtlayan tavuğa çevirdiğiniz, her saniyenizi gülümseyerek geçirdiğiniz, hayatta istediğiniz her şeyi elde etmeye başladığınız oldu mu?Benim oldu.Nasıl mı?Gelin anlatayım...
Siz hiç 150 kilo oldunuz mu? Sizin hiç yabancı bir ülkede bavulunuzu kaybettiğiniz, sabahları mısır gevreğine bira döküp hayatta kalırken günlerce tek kelime bile konuşmadığınız, dayak yedikten sonra girdiğiniz komadan bir gözünüzü kaybetmiş olarak ç... tümünü göster
Helen Keller 1880-1968 yılları arasında yaşamış Amerikalı bir pedagogdur. Onu diğer pedagoglardan farklı kılan şey neredeyse doğuştan diyebileceğimiz kör, sağır ve dilsiz olmasıydı.
O, insan beyninin gücünün de canlı bir örneği. Yaşamının ilk on dokuz ayında zihninde yer etmiş tek bir sözcükten, su sözcüğünden yola çıkarak başardığı her şey (İngilizce, Almanca, Fransızca, Latince ve Rusça konuşabiliyordu) beynin, kullanıldığı taktirde ne olağanüstü kapasitesi olduğunu gösteren bir mucizenin ifadesi.
Bakan körler, işiten sağırlar ve konuşan dilsizlerle dolu olan bir dünyada o gören bir kör, duyan bir sağır ve kendini ifade edebilen bir dilsizdi. Helen Keller, yaşamı parmak uçlarıyla keşfetti... Azmiyle, yaptıklarıyla ve yarattıklarıyla milyonlarca insan için esin kaynağı ve başarı örneği oldu.
Helen Keller 1880-1968 yılları arasında yaşamış Amerikalı bir pedagogdur. Onu diğer pedagoglardan farklı kılan şey neredeyse doğuştan diyebileceğimiz kör, sağır ve dilsiz olmasıydı.
O, insan beyninin gücünün de canlı bir örneği. Yaşamının ilk on doku... tümünü göster
Sinema ve kitap bilgisini sınayıcı, eğlenceli bir test.
Sinema ve kitap bilgisini sınayıcı, eğlenceli bir test.
Annelerle kızlar arasındaki ortak yönler ve uyuşmazlıkların, onların sevgi ve kimlik arayışlarının öyküsü olan BEYAZ ZAKKUM; genç bir kadının yaşadığı zorlu çocukluk ve ilk gençlik dönemini kusursuz bir dil, zengin bir ifadeyle anlatıyor. Astridin, güzel, dikkafalı bir şair olan annesiyle ilişkisinde hem sevgi hem de tuhaf bir yalnızlık vardır. Ingrid, eski sevgilisini öldürüp ömür boyu hapse mahkûm olana kadar ikisi birbirlerinden hiç ayrılmazlar. Annesinin işlediği bu cinayetten sonra, Astrid, Los Angelesta koruyucu ailelerin yanına verilmiş binlerce çocuktan biridir artık. Bu yeni gerçeğe alışmak hiç kolay olmaz. Gittiği her ev kendi sınırları, kendi tehlikeleri olan başlı başına bir dünyadır. Yaşadığı her deneyim Astridin kendi değerini, kendi gücünü keşfetmesini, hayata karşı kendine özgü bir bakış açısı geliştirmesini kolaylaştıracaktır. Astridin kimlik ve dünyada kendi ayaklarının üzerinde durabileceği bir yer arayışı, onu belleklerden silinmeyecek bir kitabın unutulmaz kahramanı kılıyor.
Annelerle kızlar arasındaki ortak yönler ve uyuşmazlıkların, onların sevgi ve kimlik arayışlarının öyküsü olan BEYAZ ZAKKUM; genç bir kadının yaşadığı zorlu çocukluk ve ilk gençlik dönemini kusursuz bir dil, zengin bir ifadeyle anlatıyor. Astridin, g... tümünü göster