Piri Reis, Ahmet Muhiddin Piri, Ahmet ibn-i el-Hac Mehmet El Karamani (1465-70, Gelibolu - 1554, Kahire), Türk-Osmanlı denizcisi ve kartograf. Amerika'yı gösteren Dünya haritaları ve Kitab-ı Bahriye adlı denizcilik kitabıyla tanınmıştır.
Karamanlı bir ailenin çocuğu olan Ahmet Muhiddin Piri'nin ailesi Fatih Sultan Mehmed devrinde padişahın emri ile Karaman ülkesinden İstanbul'a göç ettirilen ailelerdendir. Aile bir süre İstanbul'da yaşamış, sonra Gelibolu'ya göç etmiştir. Piri Reis'in babası Karamanlı Hacı Mehmet, amcası ise ünlü denizci Kemal Reis'tir.
Piri denizciliğe amcası Kemal Reis'in yanında başladı; 1487-1493 yılları arasında birlikte Akdeniz'de korsanlık yaptılar; Sicilya, Korsika, Sardunya ve Fransa kıyılarına yapılan akınlara katıldılar. 1486'da Endülüs'te Müslümanların hakimiyetindeki son şehir olan Gırnata'da katliama uğrayan Müslümanlar Osmanlı Devleti'nden yardım isteyince o yıllarda deniz aşırı sefere çıkacak donanması bulunmayan Osmanlı Devleti, Kemal Reis'i Osmanlı Bayrağı altında İspanya'ya gönderdi. Bu sefere katılan Piri Reis, amcası ile birlikte müslümanları İspanya'dan Kuzey Afrika'ya taşıdı.
Venedik üzerine sefer hazırlığına girişen II. Beyazid'in Akdeniz'de korsanlık yapan denizcileri Osmanlı donanmasına katılmaya çağırması üzerine 1494'te amcası ile birlikte İstanbul'da padişahın huzuruna çıktı ve birlikte donanmanın resmi hizmetine girdiler.
Piri Reis, Osmanlı Donanması'nın Venedik Donanması'na karşı sağlamaya çalıştığı deniz kontrolü mücadelesinde Osmanlı donanmasında gemi komutanı olarak yer aldı, böylece ilk kez savaş kaptanı oldu. Yaptığı başarılı savaşların sonucunda Venedikliler barış istediler ve iki devlet arasında bir barış anlaşması yapıldı. Piri Reis, 1495-1510 yıllarında İnebahtı, Moton, Koron, Navarin, Midilli, Rodos gibi deniz seferlerinde görev aldı. Akdeniz'de yaptığı seyirler sırasında gördüğü yerleri ve yaşadığı olayları, daha sonra Kitab-ı Bahriye adıyla dünya denizciliğinin de ilk kılavuz kitabı olma özelliğini taşıyacak olan kitabının taslağı olarak kaydetti.
Piri Reis'in Kitab-ı Bahriye'sinde Rodos adası
Piri Reis, 1511'de amcasının bir deniz kazasında ölümünden sonra Gelibolu'ya yerleşti. Barbaros Kardeşler'in idaresi altındaki donanmada halaoğlu Muhiddin Reis ile Akdeniz'de bazı seferlere çıktıysa da daha çok Gelibolu'da kalıp haritaları ve kitabı üzerinde çalıştı. Bu haritalardan ve kendi gözlemlerinden yararlanarak 1513 tarihli ilk dünya haritasını çizdi. Atlas Okyanusu, İber Yarımadası, Afrika'nın batısı ile yeni dünya Amerika'nın doğu kıyılarını kapsayan üçte birlik parça, bu haritanın günümüzde elde bulunan bölümüdür. Bu haritayı dünya ölçeğinde önemli kılan, günümüze kalmamış olan[kaynak belirtilmeli], Kristof Kolomb'un Amerika haritasındaki bilgileri içeriyor olması rivayetidir.
Barbaros Kardeşler, 1515 yılında dünyanın en büyük deniz güçlerinden birisini oluşturmuş ve Kuzey Afrika'da fetihler yapmışlardı. Piri Reis, Oruç Reis'in kaptanlarından birisi olarak hediye sunmak üzere yardımını bekledikleri Yavuz Sultan Selim'e gönderildiğinde Yavuz'un yardım olarak verdiği iki savaş gemisi ile geri döndü. Piri Reis, 1516-1517 yıllarında İstanbul'a geldiğinde tekrar Osmanlı donanmasının hizmetine girdi; Derya Beyi (Deniz Albayı) rütbesini aldı ve Mısır seferine gemi komutanı olarak katıldı. Donanmanın bir kısmı ile Kahire'ye geçip Nil ırmağını çizme fırsatı buldu.
Piri Reis, İskenderiye'nin ele geçirilmesinde gösterdiği başarılar ile padişahın övgüsünü kazandı ve sefer sırasında haritasını padişaha sundu. Günümüzde bu haritanın bir parçası mevcuttur, diğer parçası kayıptır. Bazı tarihçilere göre, Osmanlı padişahı dünya haritasına bakmış ve "Dünya ne kadar küçük..." demiştir. Sonra da, haritayı ikiye bölmüş ve "biz doğu tarafını elimizde tutacağız.." demiştir.. Padişah, daha sonra 1929'da bulunacak olan diğer yarıyı atmıştır. Bazı kaynaklarca, günümüzde bulunamamış olan doğu yarısını, Hint Okyanusu'nun ve onun Baharat yolunun kontrolünü ele geçirmek için Padişahın yapacağı olası bir sefer için kullanmak istediği bile iddia edilmektedir.
Piri Reis seferden sonra, tuttuğu notlardan Bahriye için bir kitap yapmak amacıyla Gelibolu'ya döndü. Derlediği denizcilik notlarını bir Denizcilik Kitabı (Seyir Kılavuzu) olan Kitab-ı Bahriye'de bir araya getirdi.
Kanuni Sultan Süleyman'ın dönemi, büyük fetihler dönemiydi. Piri Reis, 1523'deki Rodos seferi sırasında da Osmanlı Donanması'na katıldı. 1524'de Mısır seyrinde kılavuzluğunu yaptığı sadrazam Pargalı Damat İbrahim Paşa'nın takdiri ve desteğini kazanınca, 1525'da gözden geçirdiği Kitab-ı Bahriye'sini İbrahim Paşa aracılığıyla Kanuni'ye sundu.
Piri Reis'in 1526'ya kadar olan yaşamı Kitab-ı Bahriye'den izlenebilir. Piri Reis, 1528'de, ilkinden daha içerikli ikinci dünya haritasını çizdi.
1533 yılında Barbaros Hayrettin Paşa kaptan-ı derya olunca Piri Reis de Derya Sancak Beyi (Tümamiral) ünvanı alan Piri Reis, sonraki yıllarda, güney sularında devlet için çalıştı. Barbaros'un 1546'da ölümünün ardından Mısır Kaptanlığı (Hint Denizleri Kaptanlığı da denilirdi) yaptı, Umman Denizi, Kızıl Deniz ve Basra Körfezi'ndeki deniz görevlerinde yaşlandı. Osmanlı donanmasında yaptığı son görev idamıyla sonuçlanan Mısır Kaptanlığı oldu.
Mısır Kaptanı Piri Reis 1552'de Umman ve Basra üzerine 30 gemiyle çıktığı seferde, Hürmüz Kalesi'ni kuşatmıştı. Portekizlilerden aldığı haraç karşılığı kuşatmayı kaldırdı ve donanmasıyla Basra'ya döndü. Tamire muhtaç donanmayı orada bırakıp ganimet yüklü üç gemi ile Mısır'a döndü, gemilerden birisi yolda battı. Donanmayı Basra'da bırakması kusur sayıldığı için Mısır'da hapsedildi. Basra valisi Kubat Paşa'ya ganimetten istediği haracı vermemesi, Mısır Beylerbeyi Mehmet Paşa'nın politik hırsı yüzünden hakkında padişaha olumsuz rapor verildi ve dönemin padişahı Kanuni Sultan Süleyman'ın fermanı üzerine 1554'te boynu vurularak idam edildi. İdam edildiğinde 80 yaşının üzerinde olan Piri Reis'in terekesine devletçe el konuldu.
Piri Reis, Ahmet Muhiddin Piri, Ahmet ibn-i el-Hac Mehmet El Karamani (1465-70, Gelibolu - 1554, Kahire), Türk-Osmanlı denizcisi ve kartograf. Amerika'yı gösteren Dünya haritaları ve Kitab-ı Bahriye adlı denizcilik kitabıyla tanınmıştır.
Karamanlı... tümünü göster
Türk milletinin yetiştirdiği en ulu deha, (Ne mutlu Türküm diyene) vecizesile asırların edebiyatına sığamayacak kadar geniş bir hakikati hulasa ederken yalnız gönlünün okyanusunda köpürüp taşan sevgiden değil, muasır ilmin hakiki vesikalarına müstenit sarsılmaz bir imandan ilham alıyordu.
Türk milletinin yetiştirdiği en ulu deha, (Ne mutlu Türküm diyene) vecizesile asırların edebiyatına sığamayacak kadar geniş bir hakikati hulasa ederken yalnız gönlünün okyanusunda köpürüp taşan sevgiden değil, muasır ilmin hakiki vesikalarına müsteni... tümünü göster
Bazen elimizde birçok kitap oluyor ve hangisini okuyacağımıza karar veremiyoruz. Bazen de canımız bir kitap okumak istiyor ama bu kitabın ne olduğuna dair bir fikrimiz olmuyor. İşbu sebeple kurulan bu grupta, okuduğumuz kitaplar hakkında birbirimize yardımcı olabilir, okumak istediğimiz kitaplar hakkında fikir teatisinde* bulunabiliriz diye düşündüm.
* Hep cümle içinde kullanmak istemiştim buraya kısmetmiş.
Bazen elimizde birçok kitap oluyor ve hangisini okuyacağımıza karar veremiyoruz. Bazen de canımız bir kitap okumak istiyor ama bu kitabın ne olduğuna dair bir fikrimiz olmuyor. İşbu sebeple kurulan bu grupta, okuduğumuz kitaplar hakkında birbirimize ... tümünü göster
Geçtiğimiz yıl 20. ölüm yıldönümünü idrak ettiğimiz Oğuz Atayın bitiremeden aramızdan ayrıldığı son eseri nihayet tamamlandı. Uzun edebî polisiye uğraşlara rağmen ilk bölümü bulunamayan Eylembilimi yıllar önce, Oğuz Atay okurlarının istekleri karşısında Günlüke ekleyerek yayımlamak zorunda kalmıştık. İyi de yapmışız... Belki de bu sayede, edebiyatımızın yeri doldurulamaz usta kaleminin bu son başyapıtını, ailesinin de değerli katkılarıyla gün ışığına çıkarabildik. Şimdi, Cevat Çapanın Oğuz Ataya Mektupuyla ve Günlükten ayrı bir kitap olarak sunuyoruz. Eylembilim, başlığı gibi, Oğuz Ataya özgü ironinin bütün inceliklerini taşıyor. Ülke 12 Mart arefesindedir. Öğrenci çatışmaları, üniversite işgalleri, forumlar... Romanın kahramanları, olaylar karşısında saf tutmaya ya da tutmamaya çalışan akademiklerdir. Bir üniversitede gelişen olaylar, bir matematik profesörünün, Server Gözbudakın hatıratından nakledilir. Oğuz Atay Eylembilimde, Cevat Çapanın Oğuz Ataya Mektupta belirttiği gibi, kara mizah gösterilerinden birinin daha doruklarına ulaştırıyor bizleri...
Geçtiğimiz yıl 20. ölüm yıldönümünü idrak ettiğimiz Oğuz Atayın bitiremeden aramızdan ayrıldığı son eseri nihayet tamamlandı. Uzun edebî polisiye uğraşlara rağmen ilk bölümü bulunamayan Eylembilimi yıllar önce, Oğuz Atay okurlarının istekleri karşısı... tümünü göster
Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ulaşılması güç satış rakamlarına erişen Tanrıların Arabaları, ünlü araştırmacı Daniken’in gerçekten olay yaratan yapıtlar dizisinin ilki… Daha sonra yayınlanan “Tohum ve Evren”, “Yıldızlara Dönüş”, “Tanrıların Ayak İzleri” ve “Tanrısal Stratejisi” adlı yapıtlarında da sürdüreceği iddiasını, ilk kez bu kitapla ortaya koyuyor Daniken.
“On bin yıl öncesinin insanı için uzay yolculuğu bir sorun değil, bir gerçekti. Bunun ispatı karanlık geçmişte tanrıların bıraktıkları ve bugün anlamını çözmeye çalıştığımız sayısız izdir…”
(Arka Kapak)
Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ulaşılması güç satış rakamlarına erişen Tanrıların Arabaları, ünlü araştırmacı Daniken’in gerçekten olay yaratan yapıtlar dizisinin ilki… Daha sonra yayınlanan “Tohum ve Evren”, “Yıldızlara Dönüş”, “Tanrıların ... tümünü göster
haldunexx şu anda kitap okumuyor.