******
Alice, her şeyi öğrenmek isteyen küçük bir kızdır. Bir tarladan geçerken ayağı kayınca bir çukura yuvarlanır. Böylece, olağanüstü serüvenler yaşamaya başlar. Art arda birbirinden ilginç tiplere rastlar, sürprizlerle karşılaşır. Sonunda kendisini bir mahkemede, yargıç önünde bulur. Uyandığında, rüyasında Harikalar Diyarında dolaştığını anlar.Ünlü İngiliz yazar Lewis Carrolun bu romanı, ilk kez 1865te yayımlanmış, sürekli artan bir okuyucu kitlesine ulaşarak dünyanın en sevilen çocuk kitaplarından biri olmuştur. Çocukların yanı sıra yetişkinlerce de ilgiyle okunmaktadır.
************
Alice Lewis Carroll, Alice Harikalar Diyarında ve Aynanın İçinden isimli eserleri ile sizlere fantastik bir dünyanın kapılarını açıyor. Birbirinin devamı niteliğinde olan bu iki eseri okurken çocukken dinlediğimiz masalların keyfini alacak, yazarın engin hayal dünyasının içinde kaybolacaksınız. Masalların içinde kaybolurken çocuklara özgü bir merakla aklınıza takılan sorularla hikayeleri daha da içselleştirecek, içindeki karakterlerin ve öykülerin özgün bir üslup içerisinde nasıl evrenselleştiğini şaşırarak takip edeceksiniz. Elinizde tuttuğunuz bu kitap Lewis Carrollın Alice Harikalar Diyarında ve Aynanın İçinden isimli eserlerini orijinal dilinden çevirisiyle, Carrollın eserlerinde yer verdiği ve John Tennielın orijinal illüstrasyonlarla beğeninize sunuyor. Nesilden nesile aktarılan, merakla okunmaya devam edilen bu iki önemli eserin yanı sıra yıllarca kayıp bölüm olarak anılan ve 1974 yılında düzenlenen bir müzayedede gün ışığına çıkarılan Peruklu Arı isimli kısa hikaye de bu kitabı benzerlerinden ayrıcalıklı kılıyor. Carrollın bir şiirinden esinlenerek şimdi size soruyoruz: Kitabın kapağını açıp gerçek dünya ile hayaller dünyası arasında köprü kuran bilmeceyi çözmeye hazır mısınız?
************
Roman, piknik yapmakta olan Alicein beyaz bir tavşanın arkasından gitmesi ve tavşanın girdiği deliğe bakarken içeriye düşmesiyle başlar. Küçük delik, bir anda büyür ve Alice kendisini bir düşler ülkesinde bulur.
Alice Harikalar Diyarında tüm dünyada çocukların keyifle okuduğu bir romandır. Ünlü matematik profesörü olan Charles Lutwidge Dodgsonun Lewis Carroll takma adıyla yazdığı kitap, arka planında mantık ve matematik kavramlarının da saklı olduğu, küçükler kadar büyüklerin de zevkle okuduğu bir eserdir.
************
Yazıldığı yıldan başlayarak küçük-büyük herkesin ilgisini çeken ve tamamen özgün bir metin olan Alice Harikalar Diyarında, Oxfordlu matematikçi ve kendine özgü bir sembolik mantığın kurucusu olan Charles Lutwidge Dodgsonun 7den 70e her okurun önüne koyduğu bir tür bilmeceler yolculuğudur. 20. yüzyılda yeniden değerlendirilen, özellikle Fransız sürrealistlerinin büyük ilgisini çeken Alice öyküleri, Morpheusün işaret ettiği tavşan deliğine gireni (Matrix) kolay kolay serbest bırakmayacaklardır.Alice Harikalar Diyarında: Buyurun tavşan deliğine!
************
Millî Eğitim Bakanlığınca Türk ve dünya edebiyatında 100 Temel Eserin önce ortaöğretimde ardından ilköğretimde belirlenmiş olmasını, ülkemizdeki okuma oranını artırmaya yönelik bir çaba olarak görüyoruz. Bir başlangıç olarak ilköğretimde 100 Temel Eser ümit vericidir; ilköğretim seviyesindeki çocuklarımıza bu eserleri okutmayı başarabilirsek, okuyan toplum olma yolunda önemli bir adım atılmış olacaktır.İlköğretimde 100 Temel Eserin bir başka olumlu yönü de; aynı eserleri okumuş, o eserlerdeki dil varlığı ile duygu ve düşünce zenginliğini fark etmiş bireylerin oluşturacağı bir toplumun daha hoşgörülü, daha paylaşımcı olmasını sağlamasıdır.
******
******
Alice, her şeyi öğrenmek isteyen küçük bir kızdır. Bir tarladan geçerken ayağı kayınca bir çukura yuvarlanır. Böylece, olağanüstü serüvenler yaşamaya başlar. Art arda birbirinden ilginç tiplere rastlar, sürprizlerle karşılaşır. Sonunda ... tümünü göster
Pal Sokağı Çocukları dünya çocuk edebiyatının başyapıtlarından biri. Macar yazarı Ferenc Molnarın çocuklar yazdığı bu kitap, yıllardır dünya çocuklarının ellerinden düşmüyor. Büyük bir kentte yaşayan iki çocuk topluluğunun çatışması işleniyor bu kitapta. Bir yanda, Pal Sokağında yaşayan yoksul ailelerin çocukları var, öte yanda da, Kızıl Gömlekliler diye anılan, daha seçkin ailelerin çocukları. Pal Sokağı Çocukları, odun deposu olarak kullanılan bir arsayı kendilerine yurt edinmişlerdir. Kızıl Gömlekliler, bu arsayı ele geçirmeye karar verirler. İşte her şey ondan sonra başlar. Bir yanda ele geçirilmesi planlanan bir arsa, öte yanda düşman saldırısına karşı savunulacak bir yurt vardır. Bütün hazırlıklar, iki büyük ordunun savaş hazırlıkları gibidir. Akıl dolu, sevgi dolu bir roman. Yediden yetmişe her yaşta insanın elinden bırakamayacağı bir kitap. Pal Sokağı Çocukları, kardeşliğin, dostluğun, dayanışmanın, dürüstlüğün, mertliğin, yurtseverliğin simgesi sayılabilir.
************
Saat tam bire çeyrek kala, fizik laboratuvarındaki uzun ve verimsiz deneylerden sonra Brunsen lambasının ışın demetinde ansızın yemyeşil, pırıl pırıl bir ışının belirdiği, yani kullanılan karışımın alevi yeşile boyama özellğine sahip olduğunun sonunda kanıtlanabildiği o unutulmaz anda, bitişik yapının avlusunda yankılanan laterna sesi, laboratuvarın kendisine özgü ağırbaşlı havasını dağıtıverdi birden.
(Kitabın İçinden)
Pal Sokağı Çocukları dünya çocuk edebiyatının başyapıtlarından biri. Macar yazarı Ferenc Molnarın çocuklar yazdığı bu kitap, yıllardır dünya çocuklarının ellerinden düşmüyor. Büyük bir kentte yaşayan iki çocuk topluluğunun çatışması işleniyor bu kita... tümünü göster
"Her gün, daima öğleden sonra oraya gidiyor, koridorlardaki resimlere bakıyormuş gibi ağır ağır, fakat büyük bir sabırsızlıkla asıl hedefine varmak isteyen adımlarımı zorla zapt ederek geziniyor, rastgele gözüme çarpmış gibi önünde durduğum Kürk Mantolu Madonna'yı seyre dalıyor, ta kapılar kapanıncaya kadar orada bekliyordum."
Kimi tutkular rehberimiz olur yaşam boyunca. Kollarıyla bizi sarar. Sorgulamadan peşlerinden gideriz ve hiç pişman olmayacağımızı biliriz. Yapıtlarında insanların görünmeyen yüzlerini ortaya çıkaran Sabahattin Ali, bu kitabında güçlü bir tutkunun resmini çiziyor. Düzenin sildiği kişiliklere, yaşamın uçuculuğuna ve aşkın olanaksızlığına (?) dair, yanıtlanması zor sorular soruyor.
"Her gün, daima öğleden sonra oraya gidiyor, koridorlardaki resimlere bakıyormuş gibi ağır ağır, fakat büyük bir sabırsızlıkla asıl hedefine varmak isteyen adımlarımı zorla zapt ederek geziniyor, rastgele gözüme çarpmış gibi önünde durduğum Kürk... tümünü göster
Dünya şiirinin başyapıtı İlahi Komedya, Dante'nin Cehennem'e, Araf'a ve Cennet'e yaptığı düşsel bir geziyi destanlaştırır. İlahi Komedya, 14233'e ulaşan toplam dize sayısı ile, şiir tarihinin en uzun soluklu şiiridir. Dante'nin, 1300 yılının 7 Nisan Perşembe gecesi başlayan gezisi bir hafta sürer, Dante'ye Cehennem ve Araf yolculuğu boyunca Latin şair Vergilius rehberlik eder. Araf'ın tepesinde Vergilius yerini, Cennet'te Dante'ye rehberlik edecek olan Beatrice'ye bırakır. Dante, Beatrice'yi ilk gördüğünde kendisi dokuz, Beatrice sekiz yaşındadır. Dante, ömrü boyunca Beatrice'ye bağlı kaldığı gibi, düşünce dünyasının de esin kaynağı olur Beatrice.
Vergilius'un Aeneias destanını örnek alan ve sıra dışı bir aşka mitoloji, tarih ve kutsal metinlerle de desteklenen gerçeküstücü bir ortamda yakılan bir ağıt olarak da değerlendirilebilecek olan İlahi Komedya'nın tarih ve felsefeden dilbilime, gökbiliminden geometriye uzanan bir ansiklopedi niteliği taşınması da bir başka özelliğidir.
Oğlak Yayınları, eksiksiz ve ilk kez şiir olarak Türkçeleştirilen İlahi Komedya'yı gururla sunar.
Dünya şiirinin başyapıtı İlahi Komedya, Dante'nin Cehennem'e, Araf'a ve Cennet'e yaptığı düşsel bir geziyi destanlaştırır. İlahi Komedya, 14233'e ulaşan toplam dize sayısı ile, şiir tarihinin en uzun soluklu şiiridir. Dante... tümünü göster
Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar'ı Berna Moran, hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı olarak niteler. Moran'a göre Oğuz Atay'ın mizah gücü, duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikler, Tutunamayanlar'ı büyük bir yeteneğin ürünü yapmış, yapıttaki bu yetkinlik Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır. Küçük burjuva dünyasını zekice alaya alan Atay saldırısını, tutunanların anlamayacağı, red edeceği türden bir romanla yapar. Tutunamayanlar, 1970 TRT Roman Ödülünü kazanmıştı.
Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar'ı Berna Moran, hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı olarak niteler. Moran'a göre Oğuz Atay'ın mizah gücü, duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikle... tümünü göster