''Size restoran dünyasının gizli, karanlık köşelerinde... 'Rom, oğlancılık ve kırbaç' karışımında sarsılmaz bir düzeni ve sinir bozucu bir kaosu barındıran, yüzyıllardır süregelen askeri bir hiyerarşiye sahip bir alt kültürden söz etmek istiyorum. Çünkü kendimi bu kültürün içinde çok rahat hissediyorum. Bu dünyada rahat hareket edebiliyorum. Bu dünyanın dilini biliyorum. New York şehrinin şef ve aşçılarının bu küçük ensest meraklısı dünyasındaki insanları tanıyorum. Mutfağımda nasıl davranmam gerektiğini biliyorum.''
New York'un ünlü şeflerinden Anthony Bourdain seks, uyuşturucu, küçük kaçamaklar, aşçılara özel küfürlü jargon ve Fransız mutfağıyla geçen 25 yılını sonunda anlatmaya karar verince ortaya Mutfak Sırları çıktı. Fransa'da çocukken yediği ilk istiridyeden, Princetown'da bir lokantada bulaşık yıkadığı günlere... Rockefeller Center'in tepesindeki Rainbow Romm'un mutfağından, East Willage uyuşturucu satıcılarına... Tokyo'dan Paris'e ve tekrar New York'a... Bourdain'in Mutfak Sırları, garip oldukları kadar tutkulu... Komik olduğu kadar da şaşırtıcı.
Mükemmel bir kitap. İnsanın ağzını sulandıran kocaman bir kase cips kadar baştan çıkarıcı.
Daily Telegraph
Stephen King romanlarından bile daha çekici.
Sunday Tımes
''Size restoran dünyasının gizli, karanlık köşelerinde... 'Rom, oğlancılık ve kırbaç' karışımında sarsılmaz bir düzeni ve sinir bozucu bir kaosu barındıran, yüzyıllardır süregelen askeri bir hiyerarşiye sahip bir alt kültürden söz... tümünü göster
Yirminci yüzyılın az sayıdaki karanlık, nihilist düşünür-yazarlarından Albert Caraco külliyatı, Kaosun Kutsal Kitabının ardından Post Mortemle devam ediyor.Caraconun en anlaşılır metni olsa da, Eserin bütünlüğüne dahil: Son derece yalın, ama aynı ölçüde incelikli, alengirli, daima muhteşem, daima katlanılmaz. Caraconun paradokslardan aldığı haz bu kısa ve otobiyografik metnin her yanından fışkırıyor. Müteveffa Sayın Annenin ardından yazılan bu metin sevgi ile nefretin incelikli oyunlarının sergilendiği ender eserlerden biri. Nefretini açıkça ifade eden Caraco, nevropatça tiksindiği yaşamının kaynağı olan, doğuran, hadım eden bu Sayın Anne figürü karşısında sevgisini de gözler önüne serer.Bu hayal kırıklığına uğramış hümanistin, bu insanlık holocausteu tellalının gözünden, tek lütfa değer varlığa, Sayın Anneye yazılmış bu kara-lama, Caraconun soğuk nesnelliğiyle gizlemeye çalıştığı ama bütün ketlenmelerinin ve yaratısının belki de temellerinde bulunan bir kırılganlığın, acının, en güzel, en lirik ifadelerindendir.Bu yas anlatısı, aynı zamanda, Ezeli Dişi üzerine, her varlığın içindeki tensel ve tinsel dişi üzerine de bir tefekkürdür.Her sayfada tek paragraflık yazı tarzıyla, Caraco, tekrar tekrar okumaya, düşünmeye ve belki de boşlukları, kâğıdın, yaşamın boşluklarını doldurmaya ya da bu boşluklara bakabilme cesaretine sahip olmaya davet ediyor bizi...
Yirminci yüzyılın az sayıdaki karanlık, nihilist düşünür-yazarlarından Albert Caraco külliyatı, Kaosun Kutsal Kitabının ardından Post Mortemle devam ediyor.Caraconun en anlaşılır metni olsa da, Eserin bütünlüğüne dahil: Son derece yalın, ama aynı ölç... tümünü göster
Amerikanın kuruluşundan bu yana en çok tartışılan yazarlarından biri olan Henry David Thoreau (1817-1862)nun başyapıtı Doğal Yaşam ve Başkaldırı (Walden), Amerikan Edebiyatının klasiklerindendir, ayrıca Amerikanın en verimli entelektüel akımı olan transendantalizmi (aşkınlığı) en iyi ifade eden eserdir.28 yaşında şair-entelektüel bir Amerikalı, şehirdeki yaşantısını geride bırakıp doğup büyüdüğü kent olan Concord yakınındaki Walden Gölü kenarında bir kulübe yapar ve orada yaşamaya başlar. Doğanın tam ortasında, bütün yaşamsal ihtiyaçlarını bilek gücüyle çalışarak karşıladığı 2 yıl geçirir. Bu süre boyunca toplumsal hayatın dayatması nedeniyle maruz kaldığı birçok anlamsız eylem ve düşünceden arınarak yaşamın aslında ne kadar basit ve güzel olduğunu görür. Gerçekten yaşamak için kendisine kalan bol zamanda gelişmiş ruhunun eğilimlerinin peşinden gider: okur, tefekkür eder, gözlemler ve yazar.Henry David Thoreaunun Amerikada Walden adıyla yayımlanan eseri, bir yazarın en verimli çağında, savunduğu idealleri yaşayarak kanıtlamasının bir ürünüdür. Kaknüs Yayınlarından çıkan Doğal Yaşam ve Başkaldırı, Thoreaunun başyapıtı olan Waldenın yanısıra Sivil İtaatsizlik Üzerine makalesini de Türkçe çevirisiyle okuyucuya sunmaktadır. Thoreauyu bu makaleyi yazmaya iten olan olay, 1846 Temmuzunda Waldenda yaşarken meydana gelmiştir. Ayakkabılarını tamir ettirmek için köye getirdiğinde, vergisini ödemediği için tutuklanıp hapse atılmıştır.Bir gece hapiste kaldıktan sonra, bir akrabasının parayı ödemesiyle serbest kalır. Bu olay ona, savaş ve kölelik karşıtı yazılar arasında bir klasik niteliği taşıyan makalesiyle hükûmeti eleştirme fırsatı vermiştir. Sivil İtaatsizlik, Gandhi, Dr. Martin Luther King ve Vietnam savaşı karşıtı göstericilerin direnişlerinde çıkış noktası olarak kullanılmıştır.
Amerikanın kuruluşundan bu yana en çok tartışılan yazarlarından biri olan Henry David Thoreau (1817-1862)nun başyapıtı Doğal Yaşam ve Başkaldırı (Walden), Amerikan Edebiyatının klasiklerindendir, ayrıca Amerikanın en verimli entelektüel akımı olan tr... tümünü göster
Kötülüğün metafizikçisi olarak bilinen romancı, denemeci, felsefeci Georges Batailleın her biri bir başyapıt olan iki romanı ile üç öyküsünü bir arada sunuyoruz. Batailleın erotizmi yücelttiği; şiddet, iktidar ve ölümü dehşet verici bir bütünlük içinde sunduğu; cinsellikle ruhaniliği harmanladığı beş büyük yapıt: Madam Edwarda, Göğün Mavisi, Annem, Ölü Adam ve Gözün Öyküsü.M. Foucault , P. Sollers ve J. Derridayı derinden etkilyen yapıtları Foucault tarafından yüzyılın en önemli yapıtları arasında sayılan Bataille, bu roman ve öykülerinde düşünce alemini aşıp kendinden geçme arzusuyla, fanilikle sınırlı olmayan yüce bir hayatı gözler önüne serme hedefinin peşine düşüyor. Batailleı cinsellik, ölüm ve müstehcenliğin gizilgücü ilgilendiriyor. O, geleneksel edebiyatı reddetmiş; entelektüel, sanatsal ve dinsel etkinliğin nihai hedefinin, mantıklı bireyin şiddet dolu, aşkın bir paylaşım eyleminde yok edilmesi olduğuna kanaat getirmiştir. Karakterlerinin libertaryen yaşam tarzları, cinselliklerini açıkça yaşamaları, yoğun deneyimler aracılığıyla aşkınlık arayışından başka bir şey değildir. Pornografi onun gözünde, kendi sürrealist dneyleri için bir araçtır.Burjuva ahlâkına karşı erotizmi, mantıklıya karşı mantıksızı, kapitalizmin sınırlamalarına karşı aşırılığı, konformizme karşı itaatsizliği savunan Batailleın yapıtları okuru cesaret isteyen bir okuma serüvenine davet ediyor.20. Yüzyılın bu yüzyıla aktığı en önemli isimlerden Batailleın cinselliğe getirdiği büyük açılımın boyutları henüz aşılabilmiş değil; hatta, kimi düşünürlere göre yeterince anlaşılmış da değil. Aslına bakılırsa Bataille, bu yapıtlarında cinselliği değil, erotizmi ele alıyor. Kuramsal sayılacak çalışmalarında iki kavram arasındaki farkı belirtmişti: Erotizm, zihinsel bir şeydi ve bu yanıyla cinsellikten ayrılıyordu. Ama Batailleın üstünde durduğu temel sorunsal arzuydu. Daima iğrenç olanla Hegelci diyalektik içinde bir arada duran arzu. Kaldı ki, Bataillede her kavram karşıtıyla birlikteydi: Yaşam ölümle, özgürlük yasakla, uygarlık ilkellikle iç içeydi ve erotizm tüm bunların kesişim noktasıydı. Bugün bütün bu olgular, beden politikaları ve o da iktidar bağlamında tartışılıyorsa hepsinin altında Batailleın yapıtlarının bulunduğunu söylemek ne yanlış ne de fazla...Hasan Bülent Kahraman
Kötülüğün metafizikçisi olarak bilinen romancı, denemeci, felsefeci Georges Batailleın her biri bir başyapıt olan iki romanı ile üç öyküsünü bir arada sunuyoruz. Batailleın erotizmi yücelttiği; şiddet, iktidar ve ölümü dehşet verici bir bütünlük için... tümünü göster
''Size restoran dünyasının gizli, karanlık köşelerinde... 'Rom, oğlancılık ve kırbaç' karışımında sarsılmaz bir düzeni ve sinir bozucu bir kaosu barındıran, yüzyıllardır süregelen askeri bir hiyerarşiye sahip bir alt kültürden söz etmek istiyorum. Çünkü kendimi bu kültürün içinde çok rahat hissediyorum. Bu dünyada rahat hareket edebiliyorum. Bu dünyanın dilini biliyorum. New York şehrinin şef ve aşçılarının bu küçük ensest meraklısı dünyasındaki insanları tanıyorum. Mutfağımda nasıl davranmam gerektiğini biliyorum.''
New York'un ünlü şeflerinden Anthony Bourdain seks, uyuşturucu, küçük kaçamaklar, aşçılara özel küfürlü jargon ve Fransız mutfağıyla geçen 25 yılını sonunda anlatmaya karar verince ortaya Mutfak Sırları çıktı. Fransa'da çocukken yediği ilk istiridyeden, Princetown'da bir lokantada bulaşık yıkadığı günlere... Rockefeller Center'in tepesindeki Rainbow Romm'un mutfağından, East Willage uyuşturucu satıcılarına... Tokyo'dan Paris'e ve tekrar New York'a... Bourdain'in Mutfak Sırları, garip oldukları kadar tutkulu... Komik olduğu kadar da şaşırtıcı.
Mükemmel bir kitap. İnsanın ağzını sulandıran kocaman bir kase cips kadar baştan çıkarıcı.
Daily Telegraph
Stephen King romanlarından bile daha çekici.
Sunday Tımes
''Size restoran dünyasının gizli, karanlık köşelerinde... 'Rom, oğlancılık ve kırbaç' karışımında sarsılmaz bir düzeni ve sinir bozucu bir kaosu barındıran, yüzyıllardır süregelen askeri bir hiyerarşiye sahip bir alt kültürden söz... tümünü göster
kacakcapulsuz şu anda kitap okumuyor.