kleistenes

Profil Resmi
9 takip ettiği ve 19 takip edeni var. 35 değerlendirme yapmış.

Son Aktiviteler

Profil Resmi
kleistenes kütüphanesine ekledi.
Müşahedat

Yazarın kendi adıyla roman kişileri arasına katıldığı ve diğer roman kişileriyle birlikte kaleme aldığı Müşahedat, modern hikaye ve romanımızın ilk örneklerini veren Ahmet Midhat Efendinin en ilginç eseridir. Romanın aynı zamanda okuyucuları olan roman kişileri, kurguya zaman zaman müdahale eder ve değişikliklerin yapılmasını sağlarlar. Dolayısıyla romanda okuyucular da metnin oluşumuna katılmış olurlar. Berna Moranın belittiği gibi, yazıldığı tarihe kadar Dünya edebiyatında örneği görülmeyen bir teknikle yazılmıştır. Tanzimat dönemi Türk romanının en sık işlediği konulardan biri olan yanlış batılılaşma probleminin Osmanlı vatandaşı gayrimüslimler arasındaki görünüşünün bir Osmanlı-Türk yazarının bakış açısından sergilenmesi ise bu romanı ele aldığı konu bakımından da ilginç kılmaktadır

Yazarın kendi adıyla roman kişileri arasına katıldığı ve diğer roman kişileriyle birlikte kaleme aldığı Müşahedat, modern hikaye ve romanımızın ilk örneklerini veren Ahmet Midhat Efendinin en ilginç eseridir. Romanın aynı zamanda okuyucuları olan rom... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 3 ay
Profil Resmi
kleistenes kütüphanesine ekledi.
Jöntürk

Jöntürk, Ahmet Mithat Efendinin döneminin sosyal problemlerini roman formatıyla sunduğu, bilinmeyen bir eseridir. Kendisinin de ifade ettiği gibi roman, millî, ictimaî ve siyasî unsurları bünyesinde barındırır. 1908-1909 yılları, Osmanlı toplumunun batıyla yüzleşmesi ve bu yüzleşmenin akabinde toplumda meydana gelen tezahürlerinin birçok farklı vakıalarla ortaya çıktığı bir zaman dilimidir. Feminizm, kadın, kadın hakları, serbest evlilik, hürriyet, terakkî kavramlarının ve fikrî alt yapılarını Osmanlı toplumuyla çatışması ve bu çatışmalardan bir neslin nasıl etkilendiğinin romanıdır Jöntürk...

Jöntürk, Ahmet Mithat Efendinin döneminin sosyal problemlerini roman formatıyla sunduğu, bilinmeyen bir eseridir. Kendisinin de ifade ettiği gibi roman, millî, ictimaî ve siyasî unsurları bünyesinde barındırır. 1908-1909 yılları, Osmanlı toplumunun b... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 3 ay
Profil Resmi
kleistenes kütüphanesine ekledi.
Çalıkuşu

Çalıkuşu, Reşat Nuri Güntekin tarafından 1922 yılında yazılmış bir romandır. Türk edebiyatının en çok sevilen klasik eserleri arasında yer alır. Ağırlıklı olarak Anadolu'da geçen ve arka planda Osmanlı'nın son yıllarını anlatan bir romandır. Kitabın son kısmı hariç, ki bu bölüm dışarıdan bir gözlemcinin anlattıklarıdır, romanın ana kahramanı Feride'nin hatıra defteri şeklinde yazılmıştır.

Reşat Nuri Güntekin, Çalıkuşu'nu önce İstanbul Kızı adıyla dört perdelik bir oyun olarak yazmıştır. Yapıtı, 1922'de Vakit Gazetesi'nde Çalıkuşu adıyla roman olarak yayınlanınca büyük ilgi çekmiştir.

Çalıkuşu, duygusal bir olayı anlatmakla birlikte dönemin toplumsal sorunlarının eleştirel olarak da ortaya koymaktadır. Çalıkuşu, Türkiye'de yeni ve modern bir dönemin başlamasını özendiren bir roman olarak kabul edilmektedir.

Çalıkuşu, Reşat Nuri Güntekin tarafından 1922 yılında yazılmış bir romandır. Türk edebiyatının en çok sevilen klasik eserleri arasında yer alır. Ağırlıklı olarak Anadolu'da geçen ve arka planda Osmanlı'nın son yıllarını anlatan bir romandır... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 3 ay
Profil Resmi
kleistenes kütüphanesine ekledi.
Mavi Karanlık

Zaman: 12 Eylül 1980 Darbesi öncesinin minyatür, kaotik iç savaş yılları.Yer: Bodrum...Kişiler: Aydınlar...Olayların eksenini, doktora öğrencisi Nergisin ölümle tehdit edilen sevgilisi, fizik asistanı Korhanı ölümden kurtarmak için Bodruma getirişi, orada eski sevgilisi Özgürle karşılaşması oluşturuyor. Nergis-Korhan, Nergis-Özgür ilişkisinin çevresinde, ülkenin içinde bulunduğu durum, terörün tırmanışı, Bodrumdaki yaşayış ele alınıyor.Ölümün kol gezdiği bir dönemde her sınıftan aydının toplandığı Bodrum sığınağı şöyle çiziliyor:Tabaklarla, içki şişeleriyle donanmış masalardaki arkeolog, gazeteci, yazar, öğretmen, doktor, mimar, hukukçu, radyocu, televizyoncu, büyük kent sosyetelerinden kadınlı erkekli bilinen yüzler, türkülü, kahkahalı, gülücüklü, konuşmalı, alkol kokulu, sigara dumanlı bir ortalıkta karman çorman...Mavi Karanlık, Korhanla Özgür arasında bocalayan Nergisin sevdası ekseninde; asıl, aydınlarla halk arasındaki ilişki ve çelişkinin hesaplaşmasının sergilendiği, bugün de güncelliğini yitirmemiş bir romandır.

Zaman: 12 Eylül 1980 Darbesi öncesinin minyatür, kaotik iç savaş yılları.Yer: Bodrum...Kişiler: Aydınlar...Olayların eksenini, doktora öğrencisi Nergisin ölümle tehdit edilen sevgilisi, fizik asistanı Korhanı ölümden kurtarmak için Bodruma getirişi, ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 3 ay
Profil Resmi
kleistenes kütüphanesine ekledi.
Yeraltından Notlar

Bütün diğer romanlardan sonra yazmak istediğim bir itiraf roman vardı...Bu romana bütün yüreğimi vereceğim, kanımı akıtacağım. Sürgün yıllarımda, yatağıma yatmış, iç çözümlemeler yaparken, hüznün altında ezildiğim anlarda bu kararı verdim...Bu roman benim için öyle değerli ki, benimle öyle bir bütünleşmiş ki... Onu başyapıtım yapmak istiyorum...(Fyodor Dostoyevskinin kardeşine yazdığı mektuplardan.)

******

Yeraltından Notlar, Dostoyevskinin yaratıcılığında bir dönüm noktasıdır. Dostoyevski bu yapıtında yepyeni bir anlatım denediğini, Müzikteki geçişleri bilirsin. Bu da tıpkı öyle olacak. Birinci bölümdeki gevezelikler, ikinci bölümde yerlerini ani bir katastrofa bırakacak, şeklinde ifade eder yazdığı bir mektupta.Yapıtın ideolog baş kişisi, Dostoyevskinin sonraki yapıtlarındaki Raskolnikov, Terentyev, Karamazovlar gibi tüm anti-kahramanlarmı önceleyen bir arketip niteliğindedir. Bu anti-kahraman dönemin edebiyatındaki genel eğilimin aksine ne soylu, ne de küçük burjuvadır. Sosyal çevresi tarafından aşağılanmaktan acı çeken, içinde bulunduğu toplumsal şartlara bireysel bir isyan geliştiren küçük bir memurdur. Dostoyevski bu isyanın özüne dönemin aydınlatınca pek hoş karşılanmayan paradoksal düşünceler yerleştirerek 1870lerin Rus aydınlarına da kıyasıya bir eleştiri getirir. Kimi çevrelere göre yapıt, varoluşçuluğun edebiyattaki ilk yansımasıdır.

************

Yeraltından Notlar, insanın özündeki bencil duyguların ve çaresizliğin, kendisini gerçkleştirmesinin sınırlarını ironik ve abartılı ögelerle pekiştirilerek anlatıldığı bu romanda, usta Rus yazarı Dostoyevskinin kaleminden, günlük yaşamın sorunları içinde bunalan tüm çağların çelişkili insanını bulacaksınız.
Yeraltından Notları okurken düşünecek, eğlenecek, yorulacak ve sarsılacaksınız.

************

Yerin altında akıl-eylem-crdem ilişkisini sorgulayan bir insan için yerin üstünde, yani modern dünyada gezinen adımlar ne ifade eder? Modern dünyanın dayatmalarına karşı kişinin yalnızlığı bilinçli bir tercih mi yoksa bir yenilgi midir? Ya da gerçekten yerin altında olan kimdir?
Gerçek dünyadan kendini soyutlamış bir kişinin iç çatışmalannı ve hezeyanlarını konu alan Yer altından Notlarda Dostoyevski, bu soruları cevaplayarak varoluşun temellerine iner ve bireye yönelik psikososyal tahlillerde bulunur.
Dostoyevski okumalarının olmazsa olmazlarından kabul edilen bu çok önemli romanda yazann dalıa sonra yazdığı tüm büyük romanların ipuçlarını bulacaksınız.

************

(...) Eğer Dostoyevski, tıpkı Shakespeare gibi, insanoğlunun kendini, hakkındaki görüşünü değiştirerek zenginleştirecek kadar büyük bir yazarsa, Yeraltından Notlarda yeni bir insan görüşünün ilk belirtilerini okuyor ve bu büyük keşfin nasıl yapıldığını neredeyse görüyoruz. Başarısızlık ve mutsuzluk Dostoyevskiyi kazananların, haklı olanların ve mağrurların ruhsal dünyasından iyice uzaklaştırmış, Rus halkına -ve kendisi gibi olanlara- yukarıdan bakan Batıcı aydınlara bir öfke duymaya başlamış, Batıcılıkla savaşma isteğiyle, Batı eğitimi alarak yetişip bir Batı sanatını (roman sanatını) kullanıyor olmanın arasına sıkışmıştır. Yeraltından Notlar bütün bu ruhsal durumlardan geçen bir hikâye yazma isteğinin ya da bütün çelişkileri inandırıcı bir şekilde kucaklayabilen bir kahraman ve dünya yaratma gayretinin sonucudur.

************

Bu notlar ve yazarı tümüyle bir hayal ürünüdür. Bununla birlikte, etrafımıza şöyle bir baktığımızda, bu notların yazarı gibi olanların aramızda yaşamasının yalnızca mümkün değil, aynı zamanda gerekli olduğunu kabul ederiz. Ben, yalnızca yakın bir geçmişin sıkça rastlanılan tiplerinden birini okuyucularıma tanıtmak istedim. Bu tip, hâlâ yaşamakta olan bir kuşağın temsilcisidir. Yeraltı adını taşıyan bu bölümde, bu kişi kendisini ve düşüncelerini anlatırken, toplumumuzda neden bulunduğunu, bulunmasının niçin kaçınılmaz olduğunu sanki açıklamak ister gibidir. İkinci bölüm ise bu kişinin yaşamındaki bazı olayları anlatan gerçek anılarıdır.

************

Suç ve Cezadan kısa süre önce yazılmış olan Yer Altından Notlar (1864), Dostoyevskynin edebi çıraklığının bitişini gösterir. Sonraki eserlerinde ahlaki sorularının birçoğunu, çekirdek halinde bu kitapta ele alır. Dostoyevsky, insanlığın bütün hastalıklarının düzensizlik ve mantıksızlıktan kaynaklandığına ve mantık yürütmek yoluyla düzeltilebileceğine inanan çağdaşları arasında yaygın olan pozitivizme, gözü peklik ve psikolojik kavrayışın eşi örülmemiş bir şekilde saldırır. Geniş zekasının, isyankar ve geçici iradesi tarafından kösteklendiği isimsiz kahramanın durumunu anlatırken, Dostoyevsky, karşı konulmaz kaprisleri ve meydan okuyan ıstırabının, modern insanların olduğu kadar Nietzsche, Freud, Sartre gibi düşünürlerin ne eğilimlerinin habercisi olduğu, yeni bir edebi kahraman oluşturmuştur. ...

************

Hayatını yabaniliğe varan bir yalnızlık içersinde geçiren bir adamın öyküsü Yeraltından Notlar. Mantık denen şeye bir tekme atıp, tüm matematikçileri cehennemin dibine yollamak isteyen çelişkilerle dolu garip bir adamın Yeraltı diye isimlendirdiği kendi münzeviliği, ya da kendi karanlık bilincine çekilerek olayları ve insanları değerlendiren zeki, ama ne yazık ki zavallı birinin...Belki de Dostoyevskinin yazarlık yöntemini kavramada bir anahtar görevi gören Yeraltından Notlar, insanı, hem kişisel hem de ruhsal değişimi ve çelişkileriyle ele alan güçlü bir Dostoyevski klasiği.

******

Bütün diğer romanlardan sonra yazmak istediğim bir itiraf roman vardı...Bu romana bütün yüreğimi vereceğim, kanımı akıtacağım. Sürgün yıllarımda, yatağıma yatmış, iç çözümlemeler yaparken, hüznün altında ezildiğim anlarda bu kararı verdim...Bu roman ... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 3 ay
Profil Resmi
kleistenes kütüphanesine ekledi.
Osmanlı Bilim Kurgusu: Fenni Edebiyat

Osmanlı aydınlarının imparatorluğu önlenemez çöküşünden kurtarma gayreti, en çok Batılılaşma akımında kendini gösterir.
"Batı'nın ilmini Osmanlı'ya nakletme" fikri aşkın bir teknolojik ilerleme hevesini de beraberinde getirir. Bu arayış ve öykünmenin yansımaları, kültür alanında rahatlıkla gözlenebilir. Dönem edebiyatı da bu zengin mecranın bir parçasıdır.
Seda Uyanık, Türkçe edebiyat literatüründe sıkça göz ardı edilmiş bir konuya, "Osmanlı bilim kurgusu"na odaklanıyor. 19. yüzyıl sonu ve erken 20. yüzyılda Osmanlı edebiyatında ortaya çıkan ve "fennî edebiyat" olarak bilinen türün izlerini sürüyor. Hasan Rûşenî Barkın, Refik Halid, Abdülhak Hâmid, Yahya Kemal, Behlül Dânâ, Ahmet Mithat, Molla Davudzade Mustafa Nâzım, Celal Nuri gibi isimlerin kaleme aldıkları metinler çerçevesinde, bir Osmanlı bilim kurgusunun mümkün olup olmadığı sorusunu irdeliyor.
Osmanlı Bilim Kurgusu: Fennî Edebiyat, popüler kültürün gündelik hayatla ilişkisini başarıyla yansıtan, bilim kurgu meraklıları kadar edebiyat severlerin de ilgisini çekecek, özgün ve nitelikli bir kaynak.

Osmanlı aydınlarının imparatorluğu önlenemez çöküşünden kurtarma gayreti, en çok Batılılaşma akımında kendini gösterir.
"Batı'nın ilmini Osmanlı'ya nakletme" fikri aşkın bir teknolojik ilerleme hevesini de beraberinde getirir. Bu... tümünü göster

İşlemler için giriş yapınız veya kayıt olunuz
· 10 yıl, 3 ay
Daha Fazla Göster

kleistenes şu an ne okuyor?

Fikrimin İnce Gülü

%0

Favori Yazarları (27 yazar)

Favori yazarı yok.