Japonya'nın en ünlü geyşasının gerçek anılarının kusursuz bir içtenlik ve ince bir lirizmle anlatıldığı bu romanda, bakire kızların açık artırmalarda en yüksek fiyatı veren alıcıya satıldığı; kadınların, iktidarı elinde tutan erkekleri oyalamak için eğitildikleri; aşk hayallerine küçümsenerek bakıldığı, dış görünümü görkemli bir dünya gözlerimizin önüne seriyor. Kitap çıktığı günden itibaren Amerika ve Avrupa listelerinde bir numara olmuştur.
Japonya'nın en ünlü geyşasının gerçek anılarının kusursuz bir içtenlik ve ince bir lirizmle anlatıldığı bu romanda, bakire kızların açık artırmalarda en yüksek fiyatı veren alıcıya satıldığı; kadınların, iktidarı elinde tutan erkekleri oyalamak ... tümünü göster
İyi akşamlar, Londra. Saat dokuz. Burası 275 ila 285 orda dalgadan yayın yapan Kader'in Sesi... Bugün Beş Kasım Bin Dokuz Yüz Doksan Yedi..
Brixton ve Sretham bölgelerinin bugün itibariyle karantinaya alındığı Londra halkına dduyuruldu. Sağlık ve emniyet nedenleri ile bu bölgelerden uzak durulması tavsiye ediliyor...
Polis, bu sabah Birmingham bölgesinde on yedi eve düzenlediği br dizi baskınla büyük bir terörist şebekesini açığa çıkardı. Sekizi kadın yirmi kişi göz altına alındı...
Hava az bulutlu ve açık.00: 07'de başlayacak olan sağanak,01: 30' a dek sürecek...
İyi akşamlar.
Ttaliter bir dünyada kaybolan kimlik ve özgürlüğün öyküsünü anlatan V FOR VENDETTA, umutsuzluğun ve baskıcı bit yönetimin güncesi.
Açık bir gerçekliğin ve zekanın eseri olan V FOR VENDETTA, bir çizgi romanın olmak isteyeceği her şey.
Yaşasın İngiltere.
İyi akşamlar, Londra. Saat dokuz. Burası 275 ila 285 orda dalgadan yayın yapan Kader'in Sesi... Bugün Beş Kasım Bin Dokuz Yüz Doksan Yedi..
Brixton ve Sretham bölgelerinin bugün itibariyle karantinaya alındığı Londra halkına dduyuruldu. Sağlı... tümünü göster
Tüm yazılmışlar arasında sevdiğim tek şey birilerinin kendi kanıyla yazdığıdır. Kanla yaz: Fark edeceksin ki kan ruhtur.Kolay bir iş değildir, meçhul kanı anlamak: Nefret ederim, avare okurlardan. Her kim ki okuru tanır daha fazlasını yapmaz onun için.Cümle âlem okumayı öğrenecek olsa yalnız yazmak değil, düşünmek de çürürdü.Vaktiyle ruh tanrıydı, sonra insanlaştı ve şimdi neredeyse avamlaşmak üzere.Kanla ve hikmetle yazan kişi, okunmayı değil ezberlenmeyi ister.Friedrich Nietzsche
******
Zerdüşt, yalnız olarak dağdan aşağıya indi ve kimse ile karşılaşmadı. Fakat ormanın içine girince karşısına yaşlı bir adam çıktı. Bu adam ormanda kök toplamak için kutsal kulubesinden çıkmıştı. İhtiyar Zerdüşte şöyle seslendi: Bu yolcu bana yabancı gelmiyor. Birkaç yıl önce buradan geçmişti. Adı Zerdüşttü, fakat o değişmiş. O zaman külünü dağa götürüyordun, bugün ateşini vadilere mi taşımak istiyorsun? Yalnızlıkta iken bir deniz içindeymiş gibi yaşıyordun ve deniz seni taşıyordu. Şimdi ne yazık ki kiraya çıkmak istiyorsun. Gövdeni yine kendin sürüklemek istiyorsun. Zerdüşt cevap verdi: İnsanları seviyorum. İhtiyar dedi ki: Benim ormana ve yalnızlığa çekilişimde ki neden, insanları pek çok sevdiğimden değil mi? Şimdi Tanrıyı seviyorum. İnsanları sevmiyorum. İnsan, bence oldukça eksik bir şeydir insanı sevmek beni yokedebilir. Zerdüşt dedi ki: Ne diye sevgiden bahsediyorum, ben insanlara bir armağan götürüyorum.
************
Böyle Buyurdu Zerdüşt, Nietzschenin Büyük Öğle vizyonudur: Sonrasızca yeniden geliş, tüm değerlerin değişmesi ve Üstinsan-tartışmasız bir başyapıt.
************
Nietzsche, yeni düşünce dediği herşeyin sonrasızca yeniden gelişini İranlı bilge Zerdüşte söyletmeyi kurmuş, yeni bir yaşama yolunun taslağını çizmiş ve Turan Oflazoğlunun çevirisi ile sunduğumuz başeseri Böyle Buyurdu Zerdüşt bu tasarıdan doğmuştur. Kitabın birinci bölümünü bitirdiğinde bundan böyle deliler arasında sayacaklar beni, üçüncü bölümünü yazınca ben belki de geleceğin bütün insanları için bir yazgıyım, yazgının kendisiyim diyen Nietzsche, başeseriyle Alman dilini yücelttiğine inanıyor.
************
Otuz yaşındayken yurdunu ve yurdunun gölünü ardına bırakarak dağa çekildi Zerdüşt. Dağda on yıl zaman zarfında, bıkmadan, usanmadan hep ruhunu dinledi... Ve sonunda içinde, gönlünün derinliklerinde bir değişiklik duyumsadı. Günlerden bir gün tan kızıllığında kalktı ve güneşe bakarak ona şöyle seslendi: Ey büyük yıldız, aydınlatacak bir şeyin kalmasaydı yazgın ne olurdu? On yıl var ki buraya, mağarama çıkıyorsun. Eğer, ben, kartalım ve yılanım olmasaydık, ışığından ve yolundan bezerdin. Fakat biz her sabah seni bekledik. Işığının fazlasını aldık ve bunun için seni kutsadık.Bak! Ben, fazla bal toplamış arı gibi uzanacak ellere muhtacım. İnsanlar arasında, akıllılar deliliklerine; fakirler de zenginliklerine kavuştuğu o derin sevinci tekrar yaşatmak için armağanlarımı paylaştırmak istiyorum. Bunun için aşağılara inmeliyim. Nasıl ki sen, cömert yıldız, akşamları denizin arkasına iniyor ve arkadaki dünyaya ısılı götürüyorsan, ben de senin gibi, inmek istediğim insanların arasına girmek istiyorum.Ey, en büyük mutluluğu bile kıskanmadan görebilen tok göz, beni kutsal.. Taşmak isteyen kadehi kutsa ki içinden su, altın gibi aksın ve mutluluğun parıltılarını her tarafa saçsın.Bak, bu kadeh yine boşalmak, Zerdüşt yine insan olmak istiyor. Zerdüştün on yıl sonra insanların arasına karışma isteği ve dağdan inişi böyle başladı.
************
Platondan beri süregelen yanlış değerler ve kuruntuların geçersizliğini ilan eden Çekiç Felsefenin başlatıcısı olan Nietzsche, metafiziği yıkma eylemine girişmiştir.
Böyle Buyurdu Zerdüşt adlı yapıtına kadar sürekli işlediği bu eleştirisiyle ahlaka, dine karşı düzenli bir savaş açmış; insanın kendi özdeğerlerinin yeniden yaratımcısı olarak özgürleşmesini, Üstinsana varmasını ereklemiştir.
Böyle Buyurdu Zerdüşt, felsefe tarihine Değerlerin Öte Değere Geçmesi, Tanrının Ölümü ve Nihilizm, Köle Ahlakının Eleştirisi başlıklı katkılarda bulunmuş Nietzschenin baş yapıtıdır.
******
Tüm yazılmışlar arasında sevdiğim tek şey birilerinin kendi kanıyla yazdığıdır. Kanla yaz: Fark edeceksin ki kan ruhtur.Kolay bir iş değildir, meçhul kanı anlamak: Nefret ederim, avare okurlardan. Her kim ki okuru tanır daha fazlasını yapmaz onun iç... tümünü göster
İnsan haklarının, eşitliğin, düşünce ve ifade özgürlüklerinin ve insan haysiyetinin vazgeçilmez kabuller olarak öne çıktığı günümüz dünyasına Mevlânanın yol gösteriyor olması, ancak onun beslendiği kültür dünyasının evrenselliğinin ifadesi olarak değerlendirilebilir. Günümüzde bu insanî değerlerin öne çıkarılmasıyla çelişen ciddî sıkıntıların yaşandığı da herkesçe bilinmektedir. Tırmanan savaşlar, toplumlara özgürlük ve demokrasi getirme adına işlenen cinayetler, bitmek bilmeyen kıyımlar ve yaşanan yıkımlar, bizi yeniden durup düşünmeye sevk etmekte ve Mevlânalar yetiştirmiş kültür ve medeniyeti yeniden okumaya yöneltmektedir. Bunalımlı atmosferden çıkış yolu arayan aydınlar ve düşünürler, Mevlânayı fark etmekte, onun sözlerine kulak kesilmektedir. Mevlânanın dünyada bu kadar çok tanınıp okunmasının en önemli nedeni belki de budur. Mesnevi, kendini toplumu aydınlatmakla görevli sayan bir öğretmenin eseridir.Bu çeviri çalışması, Mesneviyi anlaşılır bir Türkçeyle okuyucuya sunmak amacıyla gerçekleştirilmiştir. Çeviriye hiçbir yorum katmadan, ondan hiçbir şey eksiltmeden ve değerli bir emaneti bugüne taşımanın bilinciyle yapılmış bu çalışma, Mevlâna ile olan dostluğumuzun pekişmesini ve onu doğru anlamada mesafe alınmasını sağlamayı hedeflemektedir.
İnsan haklarının, eşitliğin, düşünce ve ifade özgürlüklerinin ve insan haysiyetinin vazgeçilmez kabuller olarak öne çıktığı günümüz dünyasına Mevlânanın yol gösteriyor olması, ancak onun beslendiği kültür dünyasının evrenselliğinin ifadesi olarak değ... tümünü göster