Bugün bir külliyat haline gelmiş olan Oruç Aruoba kitaplarına 1990da de ki işte ile başlamıştık. de ki işte, geniş bir okur kesimine felsefi, şiirsel metnin keyfini tattırdı. Felsefe okumayı onlarla, yüzlerle sayılabilecek okur çevresinden çıkararak binlerce insana, en başta da genç kuşaklara yaydı.1986-88 yılları arasında yazılmış olan de ki işte, daha önce yayımlanmış tümceler ve daha sonra yayımlanan yürüme adlı ciltlerle birlikte Yürüme Üçlüsünü oluşturmaktadır. de ki iştenin bugün de Oruç Aruobaya başlamak için ilk kitap olduğunu düşünüyoruz.
Bugün bir külliyat haline gelmiş olan Oruç Aruoba kitaplarına 1990da de ki işte ile başlamıştık. de ki işte, geniş bir okur kesimine felsefi, şiirsel metnin keyfini tattırdı. Felsefe okumayı onlarla, yüzlerle sayılabilecek okur çevresinden çıkararak ... tümünü göster
En başta zorunlu olan, yaşamdır: üslup yaşamalıdır. Üslup, her seferinde, senin kendinle ilgili bildirimde bulunmak istediğin çok belirgin bir kişi bakımından, sana, uygun olmalıdır. Yazmaya kalkışmadan önce, şunu tam olarak bilmelidir. "Bunu söylüyor olsaydım, söyle konuşurdum". Yazmak yalnızca bir benzetilme olmalıdır.
En başta zorunlu olan, yaşamdır: üslup yaşamalıdır. Üslup, her seferinde, senin kendinle ilgili bildirimde bulunmak istediğin çok belirgin bir kişi bakımından, sana, uygun olmalıdır. Yazmaya kalkışmadan önce, şunu tam olarak bilmelidir. "Bunu sö... tümünü göster
Murathan Munganın 1975-2000 arasında yayımlanmış şiir kitaplarının tümü,2001e girerken yeni basım yaptı. Kapak tasarımlarını Bülent Erkmenin yaptığı on üç şiir kitabı, yalnızca bu koleksiyonda yer alan, ayrıca tek başına yayımlanmayan Fazladan Bir Kitap ile birlikte özel kutusu içinde 13+1 adıyla sunuldu okura.13+1in baskısı artık tükendi, ancak toplamın içinde yer alan on üç kitap tek tek okurların karşısında.
Murathan Munganın 1975-2000 arasında yayımlanmış şiir kitaplarının tümü,2001e girerken yeni basım yaptı. Kapak tasarımlarını Bülent Erkmenin yaptığı on üç şiir kitabı, yalnızca bu koleksiyonda yer alan, ayrıca tek başına yayımlanmayan Fazladan Bir Ki... tümünü göster
1930'lu yıllarda öyküye taze bir soluk getiren Sabahattin Ali, öykülerinde insanın zavallılığını ve gücünü sarsılmaz bir üslupla, masalsı ve destansı biçimde yansıtmayı başardı. Şiir, hikâye ve roman yazan, çeviriler yapan Ali, tüm eserlerinde insan ruhuna ayna tuttu ve gerçeğe bu aynadan baktı. Türk edebiyatının özgür sesinden yıllara meydan okuyan 16 öykü...
1930'lu yıllarda öyküye taze bir soluk getiren Sabahattin Ali, öykülerinde insanın zavallılığını ve gücünü sarsılmaz bir üslupla, masalsı ve destansı biçimde yansıtmayı başardı. Şiir, hikâye ve roman yazan, çeviriler yapan Ali, tüm eserlerinde i... tümünü göster
masumada şu anda kitap okumuyor.