Hani, yana yana dibine varmış bir mumun içinde oluşan oyuğun çeperi bir noktasında çatlamış, eriyik madde dışarı akmış, fitili de açıkta kalıp tükenmişken, çatlağı akmış maddeyle doldurup tıkayarak bitkin fitili yeniden yakınca, ufacık, güçsüz, belli belirsiz; ama, pırıl pırıl, yoğun, direngen -altı canlı mavi; üstü parlak sarı- bir alev elde edersin ya - onun gibi işte... Oruç Arıobahani, Oruç Arıobanın Yürüme Üçlüsünün (yürüme, de ki işte, tümceler) tamamlanmasının ardından 1993te yayımladığı kitabıdır.
Hani, yana yana dibine varmış bir mumun içinde oluşan oyuğun çeperi bir noktasında çatlamış, eriyik madde dışarı akmış, fitili de açıkta kalıp tükenmişken, çatlağı akmış maddeyle doldurup tıkayarak bitkin fitili yeniden yakınca, ufacık, güçsüz, belli... tümünü göster
Modern edebiyatın en etkileyici şair ve yazarlarından Rainer Maria Rilkenin tek romanı olan Malte Laurids Briggenin Notları, yazarın 1902 ve 1903 yıllarını geçirdiği Paristeki gözlemlerinden kaynaklanır. Rilkenin günce biçiminde kurguladığı bu başyapıt, bir yanıyla yazarın Paris anılarını canlandıran otobiyografik bir roman olma özelliği taşırken, öte yandan da 20. yüzyıl başında büyük kentlerde yaşanan sanayileşmenin ışıltılı sürecinin insanlar üstünde yeni yoksulluklar yaratan karanlık etkisini vurgular. Birçoklarınca varoluşçu edebiyatın ilk parlak örneği olarak kabul edilen bu yapıtta Rilkenin bütün ana temalarını, aşkı, ölümü, çocukluk korkularını, kadının tanrılaştırılmasını ve bir gönül meselesi olarak ele aldığı Tanrı düşüncesini görmek mümkündür. Rainer Maria Rilkenin çoktan bir modern klasiğe dönüşmüş olan bu kült yapıtını, Behçet Necatigilin klasik niteliği kazanmış çevirisiyle yayınlıyoruz.
Modern edebiyatın en etkileyici şair ve yazarlarından Rainer Maria Rilkenin tek romanı olan Malte Laurids Briggenin Notları, yazarın 1902 ve 1903 yıllarını geçirdiği Paristeki gözlemlerinden kaynaklanır. Rilkenin günce biçiminde kurguladığı bu başyap... tümünü göster
Momo, karşısındakileri aptal insanların bile aklına parlak düşünceler getirtecek şekilde dinlerdi... Momo'nun yanında oynanan oyunlar başka hiçbir yerde oynanamazdı.
Yaşanılan gün içinde çok büyük bir sır vardır; bu büyük sır, zamandır.
Onu ölçmek için saatler ve takvimler yapılmıştır; ama bunlar hiçbir şey ifade etmez. Herkes çok iyi bilir ki bazen bir saatlik süre insana ömür kadar uzun gelirken, bazen de göz açıp kapayıncaya kadar geçip gider. Çünkü zaman, yaşamın kendisidir. Ve yaşamın yeri yürektir.
Bu gerçeği hiç kimse "Duman Adamlar"dan daha iyi bilemezdi. Bir saatlik, bir dakikalık, hatta bir saniyelik yaşamın değerini hiç kimse onlar kadar iyi ölçemezdi. İnsanların zamanı üzerine planlar kuruyorlar: ince hesaplarla hazırlanmış planlar.
Yaptıklarından kimsenin haberdar olmaması onlar için çok önemliydi. Büyük kente yerleşip halkın arasına karışırken hiç dikkat çekmemişlerdi. Hiç kimse farkına bile varmadan adım adım ilerliyor ve insanlara egemen oluyorlardı.
Zamanınızı çalıyorlar sevgili dostlar, kendi istekleri uğruna sizi kandırıyor ve zamanınızı çalıyorlar... Ama Momo ve çocuklar sizi uyarıyor... Ey insanlık, dinle ve anla!.. On ikiye beş kaldı... Aç gözünü, tetikte ol!.. Hırsız çaldı zamanı. Okuyun ve anlayın... Zamanınızı çalıyorlar.
Bitmeyecek Öykü ile çok sevilen Michael Ende'den efsaneleşmiş bir eser daha...
Üstelik yine hem çocuklara hem de çocuk kalmaya uğraşan büyüklere...
Momo, karşısındakileri aptal insanların bile aklına parlak düşünceler getirtecek şekilde dinlerdi... Momo'nun yanında oynanan oyunlar başka hiçbir yerde oynanamazdı.
Yaşanılan gün içinde çok büyük bir sır vardır; bu büyük sır, zamandır.
... tümünü göster