BOSNALI BİR KIZIN YÜREĞİNİZİ BURKACAK VE TÜYLERİNİZİ ÜRPERTECEK GERÇEK HAYAT ÖYKÜSÜ
Bosnalı Leyla büyük bir kâbusu atlatmıştı: Bosna'daki toplama kampında geçirdiği iki yılı. Binlerce kadının travma geçirmesine neden olan savaşın karanlık ve baskıcı yüzünü anlatan bir kadın... Onun isyankâr öyküsü ve acıyla dolu dokunaklı kaderi...
"Bu kitabın kapağını açmadan önce, cehenneme açılan bir kapının eşiğinde olduğunuzu bilmelisiniz. İnsan denilen yaratığın bütün kötülüklerini sergiye çıkarttığı bir coğrafyaya, Balkanlara adım atacaksınız… Kadınların beden ve ruhlarının nasıl lime lime edildiğini okurken "insan uygarlığı" denilen barbarlıktan kaçıp, en vahşi hayvanların şefkatli uygarlığına sığınmak isteyeceksiniz."
-Sydsvenska Dagbladet.
Bu kadar acı ve yürek burkucu bir kitap okumadım. Ağlayarak elimden bıraktığım kitaba her seferinde geri döndüm. Korkunç bir öyküydü. Bir zamanlar basın organlarında Yugoslavya'nın adıyla birlikte duyduğum 'etnik temizlik', 'toplama kampı', 'toplu tecavüz' gibi sözcüklerin ne anlattığını bu kitapla anladım.
-Allt om Böcker
Balkanlarda neler olup bittiğini anlatan sarsıcı bir kitap. Leyla kendisinin ve başka kadınların yaşadıkları cehennemi haykırıyor... Bu kitabı sonuna kadar okuyup bitirmeden duramıyorsunuz.
-Svenska Dagbladet
Eğer yetkim olsa her okula insanlık dersi diye bir ders koyar ve bu kitabı herkesin okumasını zorunlu kılardım.
-Dagens Nyheter
BOSNALI BİR KIZIN YÜREĞİNİZİ BURKACAK VE TÜYLERİNİZİ ÜRPERTECEK GERÇEK HAYAT ÖYKÜSÜ
Bosnalı Leyla büyük bir kâbusu atlatmıştı: Bosna'daki toplama kampında geçirdiği iki yılı. Binlerce kadının travma geçirmesine neden olan savaşın karanlık ve ba... tümünü göster
Yaş On Yedi pembe ve bomboş romantik hayalleri değil, orta sınıftan gelen gençliğin gerçek durumunu ele alıyor. Bu kitabın hem aile hem de okul yaşamındaki sorunları gerçeklikle, ama umutsuzluğa kapılmadan, sağlıklı bir yaklaşımla veren, aslında ağırbaşlı olmakla birlikte gülmece öğelerini de önemseyen, gerek edebi, gerek eğitici değeri yüksek, tüm gençlerin ilgisini uyandırabilecek bir roman olduğuna inanıyorum. Prof. Mina Urgan
Yaş On Yedi pembe ve bomboş romantik hayalleri değil, orta sınıftan gelen gençliğin gerçek durumunu ele alıyor. Bu kitabın hem aile hem de okul yaşamındaki sorunları gerçeklikle, ama umutsuzluğa kapılmadan, sağlıklı bir yaklaşımla veren, aslında ağır... tümünü göster
Serra, Sıla, Melis, Dilek, Esin, Toprak
Dünün küçük kızları Hepsi ayrı ayrı yollarda ilerliyor. Ama Bir zamanlar birbirinin ellerinden tutan o küçük kızlar, bugün genç kadınlar olarak aynı elleri sıkı sıkı tutmaya devam ediyorlar.
Dilek, Ulaş ve Deryasıyla mutlu. İşinde başarılı. Hâlâ çocuksu neşesini, öfke patlamalarını, patavatsızlığını sürdürüyor.
Toprak, özel yaşamını konuşmayı sevmeyen bir özgür ruh... Evliliğe inanmıyor ama seçtiği hayat arkadaşıyla mutlu görünüyor. Daha fazlası zaten sorulmaz ona.
Melis, Toprakın tam anlamıyla zıttı. Hepsine karışan, onların dertlerini dert edinen, en olmadık sorularla özel yaşamlarına dalıveren bir anaç tavuk Hem başarılı bir iş kadını, hem de çok iyi bir anne, her koşulda güzel, şık, ışıl ışıl bir kadın.
Esin, sakin, sessiz, sanatkâr ruhlu Başarılı bir sanatçı olma yolunda hızla ilerliyor. Zor zamanları sabırla, hoşgörüyle aşabilen, içlerinde bilgeliğe en yakın kişi.
Sıla, narin ama çelik bir tel gibi dirençli ve güçlü Nelerden geçti ama çok başarılı olduğu mesleğinden asla vazgeçmedi.
Ailesiyle işini bir arada keyif ve uyumla sürdürmeyi başaran Serra ise on beş yaşında yazmaya başladığı anı defterlerine artık son noktayı koyuyor. Minik kızı Seline ilk anı defterini alarak bu geleneği bir sonraki kuşağa aktarmayı arzu ediyor.
Tüm sevdikleri kendi hayatlarını kurarken, başka başka ufuklara yelken açarken Serra onların arkasından mutlulukla bakıyor, bir yandan da o ince hüzün gelip yerleşiveriyor yüreğine.
Serra, Sıla, Melis, Dilek, Esin, Toprak
Dünün küçük kızları Hepsi ayrı ayrı yollarda ilerliyor. Ama Bir zamanlar birbirinin ellerinden tutan o küçük kızlar, bugün genç kadınlar olarak aynı elleri sıkı sıkı tutmaya devam ediyorlar.
Dilek, Ulaş ve... tümünü göster
İpek Ongun un
Bir Genç Kızın Gizli Defteri Dizisinin son kitabı
Aysun, yaz tatili için Almanya dan Türkiye ye gelirken, çelişkili duygular içindeydi.
Üstelik kendi arzusuyla değil, babasının zorlamasıyla gerçekleşiyordu bu gezi.
Kuzeni Özgür ve eşi Serra'yla anlaşabilecek miydi?
Ya Furkan?
O ne olacaktı?
Yaz sonunda, evine dönerken ise ne çok şey değişmişti.
Her şeyden önce ülkesine daha başka bir gözle bakar olmuş
Yeni arkadaşlar edinmiş
Serra yla sırlarını paylaşmış
Ve
Mustafa Kemal Atatürk ün ülke insanı için neler yapmış, onlara neler kazandırmış olduğunu öğrenmişti.
İpek Ongun un
Bir Genç Kızın Gizli Defteri Dizisinin son kitabı
Aysun, yaz tatili için Almanya dan Türkiye ye gelirken, çelişkili duygular içindeydi.
Üstelik kendi arzusuyla değil, babasının zorlamasıyla gerçekleşiyordu bu gezi.
Kuzeni Öz... tümünü göster
Ölüm ve doğum...Geçmiş ve Gelecek...Tıplı kar taneleri ve baharlar gibi...Hayatımızı oluşturan değişik renkler...Bitmedi bir de ofiste yaşananlar var.Dedim ya süperstar gibiyim, diye.Dün sabah ofise geldiğimde ne göreyim... Masam çiçekler içinde...Ve bir not-Tanrının verdiği en güzel hediye. Tadını çıkar.Ve altında tüm çalışanların imzaları...Kutlamalar. İyi dilekler... Çok çok hoştu.İşte sayende yaşananlar, sevgili bebiş.İstersen artık birbirimize iyi geceler, yedi cüceler diyelim ve uyuyalım.Ne dersin?
Ölüm ve doğum...Geçmiş ve Gelecek...Tıplı kar taneleri ve baharlar gibi...Hayatımızı oluşturan değişik renkler...Bitmedi bir de ofiste yaşananlar var.Dedim ya süperstar gibiyim, diye.Dün sabah ofise geldiğimde ne göreyim... Masam çiçekler içinde...Ve... tümünü göster
Hayatta ne çok yollar yürüyoruz.
Okul yolları... Çocukluk yolları... İlk gençliğin sancılı yolları... Üniversite yolları... Romantizmin acı tatlı yolları... Çalışma yolları...
Dönüp baktığımda bir prizma görüyorum sanki... Serra´nın ne çok yüzü var.
Çocuk Serra... Okullu Serra... Üniversiteli Serra... Aşık Serra..
Başka başka yollar, başka başka hayatlar, başka başka kimlikler, düşünceler, duruşlar...
Şimdiyse evlilik yolunda...
Hayat devam ediyor!
Hayatta ne çok yollar yürüyoruz.
Okul yolları... Çocukluk yolları... İlk gençliğin sancılı yolları... Üniversite yolları... Romantizmin acı tatlı yolları... Çalışma yolları...
Dönüp baktığımda bir prizma görüyorum sanki... Serra´nın ne çok yüzü v... tümünü göster