''Onca uygarlığın kurulduğu, dağıldığı, el değiştirdiği; onca dilin, dinin, inancın, kültürün yaşadığı, çatıştığı, iç içe geçtiği zorlu bir coğrafya burası. Ve her geçen gün biraz daha öğreniyoruz bu topraklarda her inkârın ardında yakın ya da uzak tarihli bir toplu mezarın yattığını...Toprağa yalnızca ölülerin değil, hakikatlerin, dillerin, kültürlerin, kelimelerin gömüldüğünü...''
''Kendisi farkında olsun ya da olmasın bu ülkede herkesin bir Dersim hikâyesi vardır. İlle de içinde olmaları gerekmez.
Bazen bir ucunun kendisine değdiğini bile bilmeden yaşayıp gitmişlerdir. Ben de bu kitap için yazarlardan bunu istedim:
Bir Dersim hikâyesi anlatmalarını...''
-Murathan Mungan-
Seçkide, Ahmet Büke, Yalçın Tosun, Ayhan Geçgin, Cemil Kavukçu, Behçet Çelik, Ayfer Tunç, Burhan Sönmez, Hatice Meryem, Şule Gürbüz, Hakan Günday, Ayşegül Çelik, Haydar Karataş, Murat Yalçın, Karin Karakaşlı, Murat Uyurkulak, Gaye Boralıoğlu, Sema Kaygusuz, Yavuz Ekinci, Seray Şahiner, Murat Özyaşar, Jaklin Çelik, Gönül Kıvılcım ve Barış Bıçakçı'nın birer öyküsü yer alıyor.
(Tanıtım Bülteninden)
''Onca uygarlığın kurulduğu, dağıldığı, el değiştirdiği; onca dilin, dinin, inancın, kültürün yaşadığı, çatıştığı, iç içe geçtiği zorlu bir coğrafya burası. Ve her geçen gün biraz daha öğreniyoruz bu topraklarda her inkârın ardında yakın ya... tümünü göster
Murathan Munganın 1975-2000 arasında yayımlanmış şiir kitaplarının tümü,2001e girerken yeni basım yaptı. Kapak tasarımlarını Bülent Erkmenin yaptığı on üç şiir kitabı, yalnızca bu koleksiyonda yer alan, ayrıca tek başına yayımlanmayan Fazladan Bir Kitap ile birlikte özel kutusu içinde 13+1 adıyla sunuldu okura.13+1in baskısı artık tükendi, ancak toplamın içinde yer alan on üç kitap tek tek okurların karşısında.
Murathan Munganın 1975-2000 arasında yayımlanmış şiir kitaplarının tümü,2001e girerken yeni basım yaptı. Kapak tasarımlarını Bülent Erkmenin yaptığı on üç şiir kitabı, yalnızca bu koleksiyonda yer alan, ayrıca tek başına yayımlanmayan Fazladan Bir Ki... tümünü göster
Mardinli bir ailenin çocuğudur. Babası avukat İsmail Mungan, annesi Habibe Mungan'dır. İlk, orta ve lise yılları Mardin'de geçti; Mardin Lisesi'nden mezun oldu. Mardin eserlerinde sıkça kullandığı mekanlardan birisi oldu. Bu çevrenin taşıdığı farklı kültürel yapıyı, insan olgusunu eserlerine başarılı bir şekilde yansıttı.
Yazar, 1972'de Ankara'ya yerleşti. Lisans ve yüksek lisansını Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’nde tamamladıktan sonra başladığı doktora çalışmasını yarım bıraktı, Ankara Devlet Tiyatroları’nda altı yıl, İstanbul Şehir Tiyatroları’nda üç yıl dramaturg olarak çalıştı.
Gazete ve dergilerdeki ilk yazılarını 1975’te yayımlayan Mungan; yazı hayatı boyunca şiir, öykü, roman, deneme, tiyatro oyunu, sinema yazısı, senaryo, masal, şarkı sözü gibi farklı türlere ait eserler verdi.
İlk kitabı, Mezopotamya Üçlemesi adlı oyun üçlemesinin ilki olan Mahmut ile Yezida idi (1980). Bu oyun, Türkiye İş Bankası'nın açtığı yarışmada ikincilik ödülü aldı. Sahnelenen ilk oyunu Orhan Veli'nin şiirlerinden kurgulayarak oyunlaştırdığı Bir Garip Orhan Veli oldu. 1981'de ilk defa sahnelenen bu oyun, 1993'te kitap olarak basıldı.
Sahtiyan adlı şiiri ile de "Gösteri" dergisinin 1981 Şiir Yarışması'nda birincilik ödülü alan Mungan, özellikle Metal(1994) adlı kitabındaki şiirleriyle 1980 kuşağının en çok okunan, tanınan şairleri arasında ilk sıralarda yer aldı.
Mezopotamya Üçlemesi'nin ikinci kitabı olan Taziye adlı oyunun 1984'te sahnelemesi nedeniyle Ankara Sanat Kurumu'nca Mehmet Baydın ile birlikte en iyi oyun yazarı seçildi.
1987’de günlük gazete olarak yayımlanan Söz gazetesinde,“Kültür-Sanat Sayfası” editörlüğü yaptı. Aynı yıl, Hedda Golder Dile Bir Kadın öyküsü ile, Haldun Taner Öykü Ödülü'nü Nedim Gürsel ile birlikte aldı.
40. yaşı nedeniyle 1995yılında Murathan’95 adlı kitapta çeşitli ürünlerinden bir derlemeyi yayımladı. 2005 yılındaki 50. yaşı nedeniyle de 50 Parça adlı kitapta üzerinde çalıştığı kitaplardan hikâye,şiir, deneme, oyun gibi farklı edebi türden parçaları bir araya getirdi. Sadece 2005 yılı için yapılıp baskısı yenilenmeyecek bir kitap oluşturdu.
Yazıları, şiirleri ve kimi kitapları bugüne değin İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İsveççe, Norveççe, Yunanca, Fince, Boşnakça, Bulgarca, Farsça, Kürtçe ve Hollandacaya çevrilerek çeşitli dergi, gazete ve antolojilerde yayımlandı.
Mungan, 1985'ten beri yaşadığı İstanbul’da 1988’ten beri serbest yazar olarak çalışıyor.
Mardinli bir ailenin çocuğudur. Babası avukat İsmail Mungan, annesi Habibe Mungan'dır. İlk, orta ve lise yılları Mardin'de geçti; Mardin Lisesi'nden mezun oldu. Mardin eserlerinde sıkça kullandığı mekanlardan birisi oldu. Bu çevrenin taşıdığı farklı ... tümünü göster
Arka Kapak
"Hangisi gerçek hayatım benim? Kendi yaşadığım mı, onun anlattığı mı?"
Ünü dünyayı sarmış Türkiyeli bir primadonna, bir diva... Onunla ilgili her türlü fotoğrafı, ses kaydını, gazete kupürünü toplamayı hayatının amacı edinmiş, tutkulu hayranı bir müzik öğretmeni... Annesinin izini süren genç bir kadın...Eski fotoğrafların ayrıntılarında gizli, derin bir sır: sadece Diva'nın yaşamının değil, Türkiye'nin yakın tarihinin puslu, karanlık bir kesiti...
Muhteşem hayatlar, parlak dekorların arkasında neler saklar? Muhteşem, ışıltılı, kusursuz görünen yüzümüzde, kendi kendimizden bile sakladığımız ne yıkımlar gizlidir? Kendini tanımak, kendi gerçeğiyle yüzleşmek insanı nerelere sürükler? Oya Baydar, beklenen romanı O Muhteşem Hayatınız'da, her biri kendi kimliğini arayan roman kahramanlarıyla, insanın ve bu coğrafyanın derinliklerine götürüyor bizi. Roman, derinlerde saklı gerçeklerle yüzleşmeye hazır okurunu bekliyor.
Arka Kapak
"Hangisi gerçek hayatım benim? Kendi yaşadığım mı, onun anlattığı mı?"
Ünü dünyayı sarmış Türkiyeli bir primadonna, bir diva... Onunla ilgili her türlü fotoğrafı, ses kaydını, gazete kupürünü toplamayı hayatının amacı edinmiş... tümünü göster
Sıcak Külleri Kaldı, siyasal roman tartışmalarının orta yerine düşen ve noktayı koyan bir roman. Polisiye roman sürükleyiciliğinde, belgesel ilginçliğinde, şür tadında, gerçek bir roman. Dünyanın ve Türkiyenin son kırk yılının fonunda; İstanbuldan Moskovaya, Paristen Ankaraya, Anadoludan dünyaya açılan bir coğrafyada; elçilik rezidanslanndan işkence odalanna, morglardan eski bahçelere, üzüm bağlanna, üniversitelerden fabrikalara, gecekondulardan konaklara, yalılara uzanan bir ortamda; devletin üst kademelerinden, siyasetçilerden, diplomatlardan, sermaye kesiminden, gizli servislerden, işçilerden, sendikacılardan, örgüt liderlerinden, gazetecilerden, militan gençlerden kahramanlanyla Oya Baydar, bu çok boyutlu romanında tutkuyu, aşkı, gücü ve güçsüzlüğü, devleti ve iktidan tartışıyor. Yakın tarihimizin en sıcak yıllannın ekseninde, gerçek olaylan, yaşanmış acılan, kayıplan, daha belleklerde tazeyken, izleri silinnıemişken, derine inerek, ustalıklı anlatımıyla kurgusuna katıyor, paylaşıyor. Sıcak Külleri Kaldı, kırk yılın yangınlannın, sevgilerde, dostluklarda, aşklarda, tutkularda, inançlarda, devrimlerde tutuşturduğu ateşlerin arta kalan sıcak küllerinin romanı. Siyasal, ama Roman.
Sıcak Külleri Kaldı, siyasal roman tartışmalarının orta yerine düşen ve noktayı koyan bir roman. Polisiye roman sürükleyiciliğinde, belgesel ilginçliğinde, şür tadında, gerçek bir roman. Dünyanın ve Türkiyenin son kırk yılının fonunda; İstanbuldan Mo... tümünü göster