Bu kitap ne sadece Ermenilere ne de sadece Türkleredir. Ağrının Derinliği, evsiz kalmanın, evinden uzak düşmenin acısını bilen, tahmin edebilen herkese yazılmıştır. Aidiyetimizin bize ezberlettiklerinin ötesinde bir biz olabilir mi? İçine hapsolmadığımız, dışına atılmadığımız bir ev, bir biz kurulabilir mi? Ece Temelkuran, Ermeni ve Türk milliyetçiliklerine yakından bakarken, toplumların bizlerini kurma aşamasında neleri, nasıl dışarıda bırakmış olabileceklerini anlatıyor. Her kitabında ötede duranları yakına getirmeyi amaçlayan yazar, bu kez de Ermeni meselesi gibi çekinceli bir konuyu odağına alıyor...
Bu kitap ne sadece Ermenilere ne de sadece Türkleredir. Ağrının Derinliği, evsiz kalmanın, evinden uzak düşmenin acısını bilen, tahmin edebilen herkese yazılmıştır. Aidiyetimizin bize ezberlettiklerinin ötesinde bir biz olabilir mi? İçine hapsolmadığ... tümünü göster
Kafamda Bir Tuhaflık hem bir aşk hikâyesi hem de modern bir destan. Roman, bozacı Mevlut ile üç yıl aşk mektupları yazdığı sevgilisinin İstanbul'daki hayatlarını hikâye ediyor. 1969 ile 2012 arasında, kırk yılı aşkın bir süre Mevlut, İstanbul sokaklarında yoğurtçuluk, pilavcılık, otopark bekçiliği gibi pek çok iş yapar. Bir yandan sokakların çeşit çeşit insanla dolmasını, şehrin büyük bölümünün yıkılıp yeniden inşa edilmesini, Anadolu'dan gelip zengin olanları izler; diğer yandan ülkenin içinden geçtiği dönüşümlere, siyasi çatışmalara, darbelere tanık olur. Onu başkalarından farklı kılan şeyin, kafasındaki tuhaflığın kaynağını hep merak eder. Ama kış akşamları boza satmaktan ve sevgilisinin aslında kim olduğunu düşünmekten hiç vazgeçmez.
Aşkta insanın niyeti mi daha önemlidir, kısmeti mi? Mutluluk veya mutsuzluğumuz bizim seçimlerimize mi bağlıdır, yoksa bizim dışımızda mı gelişip başımıza gelirler? Kafamda Bir Tuhaflık bu sorulara cevap ararken aile hayatıyla şehir hayatının çatışmasını, kadınların ev içlerindeki öfke ve çaresizliklerini resmediyor.
Kafamda Bir Tuhaflık hem bir aşk hikâyesi hem de modern bir destan. Roman, bozacı Mevlut ile üç yıl aşk mektupları yazdığı sevgilisinin İstanbul'daki hayatlarını hikâye ediyor. 1969 ile 2012 arasında, kırk yılı aşkın bir süre Mevlut, İstanbul so... tümünü göster
'Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.' Nobel ödüllü büyük yazarımız Orhan Pamuk’un üzerinde altı yıldır çalıştığı harikulade aşk romanı bu sözlerle başlıyor... Masumiyet Müzesi’ni okurken yalnız aşk hakkında değil, evlilik, arkadaşlık, cinsellik, tutku, aile ve mutluluk hakkındaki bütün düşüncelerinizin derinden etkilendiğini ve kitabın rengârenk dünyasından hiç ayrılmak istemediğinizi göreceksiniz. 1975’te bir bahar günü başlayıp günümüze kadar gelen İstanbullu zengin çocuğu Kemal ile uzak ve yoksul akrabası Füsun’un hikâyesi; hızı, hareketi, olaylarının ve kahramanlarının zenginliği, mizah duygusu ve insan ruhunun derinliklerindeki fırtınaları hissettirme gücüyle, elinizden bırakamayacağınız ve yeniden okuyacağınız kitaplardan biri olacak. Ülkemizde ve dünyada milyonlarca okurun sevgi ve hayranlığını kazanmış olan, kitapları elli sekiz dile çevrilen ve her yeni romanı büyük bir merakla bütün dünyada beklenen Pamuk, okurlarına unutulmaz rüyalar gibi, akıllardan hiç çıkmayacak sarsıcı bir hikâye anlatıyor.
'Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum.' Nobel ödüllü büyük yazarımız Orhan Pamuk’un üzerinde altı yıldır çalıştığı harikulade aşk romanı bu sözlerle başlıyor... Masumiyet Müzesi’ni okurken yalnız aşk hakkında değil, evlilik, arkadaşlık, ... tümünü göster
Enişte, Baskın Oranın, Bodrumlu Feyhanın kocası olmak sıfatıyla kazandığı bir pâye. Bu mühim pâye sayesinde, Bodrumun halkı, hayatı ve töresi, saklısız gizlisiz açılıvermiş hocaya. O da, bilinen hoş sohbetiyle anlatıyor Bodrum izlenimlerini.Dalavera Memetin Bodrum Tarihinin tadı damağında kalanlar için, tatlı niyetine...Ama sadece o kadar da değil. Bu kitap dört başı mâmur bir tatil kitabı. Hem tatilde rahat rahat, sereserpe okunacak cinsten olması bakımından. Hem de Türkiyedeki sayfiye ortamını, tatil alışkanlıklarını, tatil mitoslarını ve Türk insanının tatil hallerini mizahî bir yaklaşımla tasvir etmesi bakımından. Zaten sadece Bodrum yok bu yazılarda, başka seyahatlerden, başka eğlence-muhabbet deneyimlerinden de kareler var. Netice: Birinci sınıf tatil kitabı!..
Enişte, Baskın Oranın, Bodrumlu Feyhanın kocası olmak sıfatıyla kazandığı bir pâye. Bu mühim pâye sayesinde, Bodrumun halkı, hayatı ve töresi, saklısız gizlisiz açılıvermiş hocaya. O da, bilinen hoş sohbetiyle anlatıyor Bodrum izlenimlerini.Dalavera ... tümünü göster
Enişte, Baskın Oranın, Bodrumlu Feyhanın kocası olmak sıfatıyla kazandığı bir pâye. Bu mühim pâye sayesinde, Bodrumun halkı, hayatı ve töresi, saklısız gizlisiz açılıvermiş hocaya. O da, bilinen hoş sohbetiyle anlatıyor Bodrum izlenimlerini.Dalavera Memetin Bodrum Tarihinin tadı damağında kalanlar için, tatlı niyetine...Ama sadece o kadar da değil. Bu kitap dört başı mâmur bir tatil kitabı. Hem tatilde rahat rahat, sereserpe okunacak cinsten olması bakımından. Hem de Türkiyedeki sayfiye ortamını, tatil alışkanlıklarını, tatil mitoslarını ve Türk insanının tatil hallerini mizahî bir yaklaşımla tasvir etmesi bakımından. Zaten sadece Bodrum yok bu yazılarda, başka seyahatlerden, başka eğlence-muhabbet deneyimlerinden de kareler var. Netice: Birinci sınıf tatil kitabı!..
Enişte, Baskın Oranın, Bodrumlu Feyhanın kocası olmak sıfatıyla kazandığı bir pâye. Bu mühim pâye sayesinde, Bodrumun halkı, hayatı ve töresi, saklısız gizlisiz açılıvermiş hocaya. O da, bilinen hoş sohbetiyle anlatıyor Bodrum izlenimlerini.Dalavera ... tümünü göster
“Tek istediğim, battaniyenin altında film çekeceğim değil, film izleyeceğim bir adamdı.”
Sanal dünyanın merak edilen ünlüleri raflarda yerini alıyor. Dizüstü Edebiyat Dizisi başlıyor. İlk kitap çılgınlar gibi takip edilen, Türkiye'de en fazla izleyicisi olan kişisel blog'un yazarı Pucca. Herkes onu ve yazacağı kitabı merak ediyordu.
“Aynaya son kez baktım, ‘Kızım PuCCa, Allah kahretsin seni, çok harikasın lan sen!' dedim.”
PuCCa çok ayıp!
PuCCa çok komik!
PuCCa âşık!
PuCCa beter bişi!
Ve sonunda, paparazziler peşinde koşmadığı halde her şeyi anlattı…
“PuCCa, aferin, iyi b*k yedin!”
“Tek istediğim, battaniyenin altında film çekeceğim değil, film izleyeceğim bir adamdı.”
Sanal dünyanın merak edilen ünlüleri raflarda yerini alıyor. Dizüstü Edebiyat Dizisi başlıyor. İlk kitap çılgınlar gibi takip edilen, Türkiye'de en fazla... tümünü göster