Doğa birkaç milyar yıl önce canlıları cinsiyetleştirirp erkek ve kadını birbirine sunmuştu. Ama toplumsal hayata geçen insan, cinselliği içinden çıklımaz bir sorun yumağı haline getirdi. Oysa beden sadece kendine yüklenmiş görevleri yerine getiriyordu. Kadın önce bereketin simgesi olarak kabul edildi ve kendisi gibi doğurgan toprakla özdeşleştirildi. Böylece adına kutsal mekanlar yapıldı, bu mekanlarda ona tapınıldı. Zaman içerisinde tapınma, tapılanın sahiplenilmesine dönüştü...Bu çalışma, insanın varoluşundan günümüze tanrıçalaştırılan, fahişeleştirilen, lanetlenen, ve nesneleştirilen KADIN BEDENİNİ, toplumsal hayattaki serüvenini özetlemektedir.
Doğa birkaç milyar yıl önce canlıları cinsiyetleştirirp erkek ve kadını birbirine sunmuştu. Ama toplumsal hayata geçen insan, cinselliği içinden çıklımaz bir sorun yumağı haline getirdi. Oysa beden sadece kendine yüklenmiş görevleri yerine getiriyord... tümünü göster
Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar'ı Berna Moran, hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı olarak niteler. Moran'a göre Oğuz Atay'ın mizah gücü, duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikler, Tutunamayanlar'ı büyük bir yeteneğin ürünü yapmış, yapıttaki bu yetkinlik Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır. Küçük burjuva dünyasını zekice alaya alan Atay saldırısını, tutunanların anlamayacağı, red edeceği türden bir romanla yapar. Tutunamayanlar, 1970 TRT Roman Ödülünü kazanmıştı.
Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biri olan Tutunamayanlar'ı Berna Moran, hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı olarak niteler. Moran'a göre Oğuz Atay'ın mizah gücü, duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikle... tümünü göster
Oğuz Atay'ın hikayeleri, gündelik hayatı kavrayış derinliği, anlatım zenginliği ve okurunu alıp götürmedeki enerjileri bakımından romanlarından geri kalmıyor. Kitaba adını veren hikayenin "Korkuyu Beklerken" kendini evine hapseden kahramanı, Atay'ın edebiyat güzergahındaki farklılığının en büyük kanıtlarından. Yazarın bu kitaptaki ilk hikayeyle var ettiği "beyaz mantolu adam" da öyle. Tavanaralarına saklanan eşyadan, gazetelerin dert köşelerine gönderilen mektuplara kadar "Türkiye'nin ruhu"nu hep aynı maharetle kavrıyor Oğuz Atay.
Oğuz Atay'ın hikayeleri, gündelik hayatı kavrayış derinliği, anlatım zenginliği ve okurunu alıp götürmedeki enerjileri bakımından romanlarından geri kalmıyor. Kitaba adını veren hikayenin "Korkuyu Beklerken" kendini evine hapseden kahr... tümünü göster
Kumarhanelerin ve kumarbazların şangırtılı dünyası, medya gökdelenlerindeki insanları kapıveren fal bağımlısı ihtiraslar, gezginleşen ve sabitlenen hayatlar, Sokratesle Abdullahın bir kilise tadilatında başlayıp İstanbuldan Parise nakledilen aşkları, Fellininin sohbetine uzanan bir Paris-Roma yolculuğu, cami avlusunda standart cenaze kalabalığı, en olmadık yerlerde aranan şans işaretleri... Köşe yazılarında Vivet Kanetti adını kullanan E. Emineden zengin dekorlu bir roman.
Kumarhanelerin ve kumarbazların şangırtılı dünyası, medya gökdelenlerindeki insanları kapıveren fal bağımlısı ihtiraslar, gezginleşen ve sabitlenen hayatlar, Sokratesle Abdullahın bir kilise tadilatında başlayıp İstanbuldan Parise nakledilen aşkları,... tümünü göster
İmparatorluk Takvimine göre yıl 10206Paul Atreides, Fremenlerin Müeddibi, binlerce gezegene hükmeden Bilinen Evrenin imparatoru, Fremenlerinin giriştiği kutsal savaşın, cihadın tartışmasız galibi haline gelmişti. Bir zamanlar çölün derinliklerine kaçan küçük bir soyluyken, şimdi ölçülemez dinsel güce sahip bir mesih ve gelecek görüşüne sahip bir kâhin ya da binlerce gezegendeki milyonlarca insanın ölümüyle sonuçlanan cihadın eli kanlı, zalim hükümdarıydı. Oysa onun tek istediği evrene yayılmış insanlara daha fazla zarar vermeden, bunca karmaşanın ortasında kendi yolunu bulmak ve huzur içinde yaşamaktı.Yine de değişmeyen gerçekler vardı ve binlerce yıldır sürüp giden Atreides laneti hâlâ varlığını hissettiriyordu... Güce sahip olma duygusunun etrafında girdaplanarak gelişen entrikalar, savaşlar ve ihanetlerin arasında Dune tarihinin sayfaları açılmayı sürdürüyor...Kabalcı Yayınevi Dune tarihinin klasik serisini, Frank Herbertin milyonlarca satan olağanüstü destanını bir kez daha dilimize çevirdi.
İmparatorluk Takvimine göre yıl 10206Paul Atreides, Fremenlerin Müeddibi, binlerce gezegene hükmeden Bilinen Evrenin imparatoru, Fremenlerinin giriştiği kutsal savaşın, cihadın tartışmasız galibi haline gelmişti. Bir zamanlar çölün derinliklerine kaç... tümünü göster
Nedim Gürsel, bu yeni kitabında çorak tepelerle çevrili bir bozkır kışlasından Avrupanın uğultulu kentlerine, otel odalarının yalnızlığından kalabalık sokaklara götürüyor okurlarını. Sorgudaki insanı anlatırken toplumun baskı mekanizmalarını da sergiliyor. Ama sorgulanan insan, yazarın kişiliğinde sorgulayan insana, geçmişle günümüzü, aşkla acıyı, eylemle direnci ve giderek edebiyatı sorgulayan anlatıcıya dönüşüyor.Öykü kitapları sekiz yabancı dile çevrilen Nedim Gürsel, Türk Dil Kurumu, Haldun Taner, Abdi İpekçi ve Fransız Pen Kulüp Jüri Özel ödüllerinin sahibidir.
Nedim Gürsel, bu yeni kitabında çorak tepelerle çevrili bir bozkır kışlasından Avrupanın uğultulu kentlerine, otel odalarının yalnızlığından kalabalık sokaklara götürüyor okurlarını. Sorgudaki insanı anlatırken toplumun baskı mekanizmalarını da sergi... tümünü göster