Suçluların ürpertici dünyasında bir gezinti…
Dolunayda suç artar mı… Ölüler konuşur mu…
Van Gogh’un tabloları neden sarıydı… Suçlular neden “kuyruklu yalan” söyler…
CSI-Konya, nasıl çalışıyor… Polisiye yazarının “Ceset çiftliği”…
ABD cezaevindeki Türk mahkûmun masaj cinayeti…
Cehennemden gelen mektup… Kayıp çocuklar, nereye gider…
Aşk, insana neler yaptırır… “Kaçılamayan cezaevi”nden nasıl kaçılır…
Dünyaca ünlü suçbilim uzmanı Prof. Dr. Sevil Atasoy, tümüyle gerçek olayların izini sürerek, suçluların ürpertici dünyasındaki gezintisini sürdürüyor.
Her Çikolata Yenmez, yazarın usta ve kıvrak kaleminin, suçluların yaşamındaki rastlantılar ve acı sürprizleri bilimin kesinliğiyle buluşturduğu, heyecanla okunan bir kitap.
Unutmayın, kusursuz suç yoktur ve işini iyi bilen dedektifler için “sır” diye bir şey söz konusu değildir!
Suçluların ürpertici dünyasında bir gezinti…
Dolunayda suç artar mı… Ölüler konuşur mu…
Van Gogh’un tabloları neden sarıydı… Suçlular neden “kuyruklu yalan” söyler…
CSI-Konya, nasıl çalışıyor… Polisiye yazarının “Ceset çiftliği”…
ABD cezaev... tümünü göster
Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ulaşılması güç satış rakamlarına erişen Tanrıların Arabaları, ünlü araştırmacı Daniken’in gerçekten olay yaratan yapıtlar dizisinin ilki… Daha sonra yayınlanan “Tohum ve Evren”, “Yıldızlara Dönüş”, “Tanrıların Ayak İzleri” ve “Tanrısal Stratejisi” adlı yapıtlarında da sürdüreceği iddiasını, ilk kez bu kitapla ortaya koyuyor Daniken.
“On bin yıl öncesinin insanı için uzay yolculuğu bir sorun değil, bir gerçekti. Bunun ispatı karanlık geçmişte tanrıların bıraktıkları ve bugün anlamını çözmeye çalıştığımız sayısız izdir…”
(Arka Kapak)
Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ulaşılması güç satış rakamlarına erişen Tanrıların Arabaları, ünlü araştırmacı Daniken’in gerçekten olay yaratan yapıtlar dizisinin ilki… Daha sonra yayınlanan “Tohum ve Evren”, “Yıldızlara Dönüş”, “Tanrıların ... tümünü göster
Fikret Topallının çoğu ABDde işlenmiş seri cinayetlerden yola çıkarak hazırladığı bu kitap bir cinayet romanı değil. Olaylar gerçekten yaşandı; katiller, kurbanlar, tanıklar ve dedektifler, hepsi de gerçek kişiler... İçinde her türlü şiddeti barındıran bu gerçek hayat hikayeleri, hem polisiye türe özgü merak ve heyecan duygusunu hem de korku ve gerilim romanlarına has bir ürpertiyi yaşatıyor okuyucuya. Ama kitabın yarattığı ürperti vaka anlatımlarından, cinayet ve ceset tasvirlerinden kaynaklanmıyor.Ürperiyoruz, çünkü şahit olduğumuz cinayetler modern toplum hayatının sıradan bir parçası. Dehşet o hayatın görünürdeki rasyonelliğinin hemen yanı başında, daha doğrusu tam içinde. Anlıyoruz ki burjuva toplumunun huzurlu yaşamının izleyeni yanıltan bir akışı var. Sistemin bütün ideolojik aygıtlarıyla dillendirdiği huzur ve güven ortamı söylemi de, aslında tehlikeleri ve çatlakları saklamak çabasından başka bir şey değil.A. Ömer TürkeşElinizdeki çalışmanın fazlasıyla sinir bozucu bir kitap olduğunu baştan belirtmeliyim. Çoğunuz vahşetin, vicdansızlığın böylesinden, bu kadarından büyük rahatsızlık duyacak okurken. Her bölümün başından sonuna dek caninin bir an önce yakalanmasını, başka bir canı acıtmamasını dileyecek; katil yakalandıktan sonra da en ağır biçimde cezalandırılmasını isteyeceksiniz...Bu kitapla insanın potansiyel gaddarlığının sınırsızlığını göreceksiniz ve moraliniz biraz bozulacak. Onlarca kadını öldüren sapıklara, cezaevinde yatarlarken çoğu kadın olmak üzere ne kadar çok sayıda hayran çıktığını ve ne kadar çok destek mektubu geldiğini okuduğunuzda kanınız donacak. İnsan denen türü en çirkin yönleriyle görüp irkilecek, ama aynı zamanda bilinçleneceksiniz. Basit suçlar işleyenlere artık fazla kızmayacaksınız belki, sıradan insanları ise sanırım daha çok seveceksiniz.Kaan Arslanoğlu
Fikret Topallının çoğu ABDde işlenmiş seri cinayetlerden yola çıkarak hazırladığı bu kitap bir cinayet romanı değil. Olaylar gerçekten yaşandı; katiller, kurbanlar, tanıklar ve dedektifler, hepsi de gerçek kişiler... İçinde her türlü şiddeti barındır... tümünü göster
Sinestezi; sözcük anlamı duyuların birleşmesi.. Sinestezikler gerçeği farklı duyusal algılamaları karıştırarak görürler. Kimi için E harfi yeşildir örneğin. R'nin tiz bir sesi vardır, 5 sayısı sarı renktir ve Fa notası çikolata tadındadır. Bazı araştırmacılara göre tam bir hastalık olarak kabul edilirken, bazılarınca bir mucize, mistik bir insan yeteneği olarak kabul görür. İşin ilginç yanı, sinestezikler çoğu zaman farklılıklarının farkında bile değildirler.
Noel Burun da bir sinestezik; ona neredeyse dahi seviyesinde artistik ve bilimsel yaratıcılık veren bir beyne ve hiçbir şeyi unutmasına izin vermeyen bir hafızaya sahip. İronik olarak annesi Alzheimer hastalığının pençesine düşmüş bir tarih öğretmeni. Noel ve yolları habersiz kesişen üç sinestezik arkadaşı, hedonist yazar Norval, çocukluk anılarına hapsolmuş JJ ve geçmişini silmeye çalışan eski bir aktris Samira, Noel'e annesini iyileştirecek buluşu yapmasında yardım ediyorlar.
Sinestezi; sözcük anlamı duyuların birleşmesi.. Sinestezikler gerçeği farklı duyusal algılamaları karıştırarak görürler. Kimi için E harfi yeşildir örneğin. R'nin tiz bir sesi vardır, 5 sayısı sarı renktir ve Fa notası çikolata tadındadır. Bazı ... tümünü göster
Nerede tükettin ömrünü? Bir hareketin hatırası, bir tutkunun işareti, bir maceranın parıltısı, güzel ve firari bir cinnet geçmişinde bunların hiçbiri yok; hiçbir sayıklama senin ismini taşımıyor, seni hiçbir zaaf onurlandırmıyor. İz bırakmadan kayıp gittin; senin rüyan neydi peki?Kökeninde aldatıcı ve yıkıma mahkûm olmayan hiçbir yeni hayat görmedim şimdiye kadar. Her insanın zaman içinde ilerleyip bunaltılı bir geviş getirmeyle kendini tecrit ettiğini, yenilenme niyetine de ümitlerinin beklenmedik yüz buruşturmasıyla karşılaşıp kendi içine düştüğünü gördüm. E. M. Ciora
Nerede tükettin ömrünü? Bir hareketin hatırası, bir tutkunun işareti, bir maceranın parıltısı, güzel ve firari bir cinnet geçmişinde bunların hiçbiri yok; hiçbir sayıklama senin ismini taşımıyor, seni hiçbir zaaf onurlandırmıyor. İz bırakmadan kayı... tümünü göster