Takip Ettikleri
Kitap okudukça kendini cahil hisseden ve çoğu zaman kitap okurken 'ooohaaaa! bunu nasıl düşünmüş ya?!' diye delilenen birisiyim işte. Akıl sağlığımdan şüpheleniyorum bazen, sonra da diyorum ki üç günlük dünya, boşver.
Gönlümün istediği, kitabı yağmurlu havada bir balkonda çay eşliğinde okumak ama o da her zaman olmuyor tabii. Daha çok okumaya başladığım koltukta kılıktan kılığa girerek gelişiyor olaylar.
İş güç çok, kitap da çok ama hayat kısa; varayım gerisini biraz daha düşüneyim.
Rivayet odur ki; Kebikeç kitap kurtlarının efendisi imiş. Onun tılsımı, büyülü sözleri bir kitabın kemirilip yok edilmesine engel olurmuş. Bu yüzden kitaplarını çok sevenler, her bir sayfasını gözünden bile sakınanlar tüm kitaplarının ilk sayfasına "Ya Hafız Ya Kebikeç!" yazar ve böylece bu tılsımla kitaplarını korurlarmış.
Öyleyse, yeryüzünde her şeyden daha samimi, her canlıdan daha dost, gönül ve fikir dünyasının anahtarı olan kitapları koru ve sakın ya Kebikeç!
O muhteşem ağaçlardan da ancak bu kadar şahane şeyler çıkması uygun olurdu: kitaplar. Çiçekler, yapraklar, kuşlar hiç şikayetçi değiller.
Tam bir kitap tutkunuyum.
Ben de herkes gibi, çoğu şeyi varlığında unutuyor, yokluğunda hatırlıyorum.
11 ile 20 arası gösteriliyor, toplam 38 kişi.