kitapsevdalısı,
Rübâb-i Şikeste başlıklı kitabın açıklamasını düzenledi
eski halini göster |
yeni halini göster |
değişimi göster
Rübâb-ı Rübab-ı Şikeste, ağırlıklı olarak Tevfik Fikretin, kurucularından biri olduğu Edebiyât-ı Cedîde (Yeni Yazın), öteki adıyla Servet-i Fünûn döneminin ürünlerini içeren kitabıdır. Şair “Karilerime” başlıklı manzum bir önsözle başlar. Şiirlerini okuyucularına ithaf
ettiğini söylediği bu döneminin şiirlerinde, şiirde Fikret, okuyucudan iki şey ister: Gözyaşı ve samimiyet…
Rübab-ı Şikeste’nin ilk baskısı 1900 yılında yapılmış, çok kısa sürede bitmesi üzerine aynı yıl
ikinci baskısı neşredilmiştir. Uzun bir aradan sonra, o zamana kadar Fikret’in yazdığı bazı şiirler
de ilave edilerek 1910 yılında üçüncü baskı yapılmıştır.
1911 baskısına ise üçüncü baskıda olmayan üç şiir daha çok aşk, acıma, doğa gibi konuların yanı sıra kendi içine kapalı yaşam görüşünün çağrıştırdığı düşünceleri işler. Gerek içerikleri, gerekse şiir dili, biçimi, anlatımı ilave edilmiş ve güzelduyusu bakımlarından çağının şiir anlayışını böylece eser son şeklini almıştır.
Rübab’ın 1911 baskısını esas aldığımız bu neşirde, metnin orijinaline sadık kalınmıştır. Bugün
kullanımdan düşen kelime ve şairlerini büyük ölçüde etkileyen, kimileri daha sonra yöneleceği toplumsal muhâlefetin tohumlarını da taşıyan bu şiirler, Türk şiirinin çağdaşlaşmasında öncü ürünler olmuş; bu nedenle de Fikret, Cenab Şahâbeddinle birlikte, Edebiyât-ı Cedîde döneminin kurucusu sayılmıştır. Şairin Halûkun Defteri ve çocuklar için yazdığı Şermin adlı yapıtları da yayınlarımız arasında çıkmıştır. Yeni Türk şiirinin ilk aşamasının örnekleri... tamlamaların anlamları, her sayfada dipnotlarda verilmiştir.
Rübâb-ı Şikeste, ağırlıklı olarak Tevfik Fikretin, kurucularından biri olduğu Edebiyât-ı Cedîde (Yeni Yazın), öteki adıyla Servet-i Fünûn döneminin ürünlerini içeren kitabıdır. Şair bu döneminin şiirlerinde, daha çok aşk, acıma, doğa gibi konuların yanı sıra kendi içine kapalı yaşam görüşünün çağrıştırdığı düşünceleri işler. Gerek içerikleri, gerekse şiir dili, biçimi, anlatımı ve güzelduyusu bakımlarından çağının şiir anlayışını ve şairlerini büyük ölçüde etkileyen, kimileri daha sonra yöneleceği toplumsal muhâlefetin tohumlarını da taşıyan bu şiirler, Türk şiirinin çağdaşlaşmasında öncü ürünler olmuş; bu nedenle de Fikret, Cenab Şahâbeddinle birlikte, Edebiyât-ı Cedîde döneminin kurucusu sayılmıştır. Şairin Halûkun Defteri ve çocuklar için yazdığı Şermin adlı yapıtları da yayınlarımız arasında çıkmıştır. Yeni Türk şiirinin ilk aşamasının örnekleri...
Rübab-ı Şikeste, “Karilerime” başlıklı manzum bir önsözle başlar. Şiirlerini okuyucularına ithaf
ettiğini söylediği bu şiirde Fikret, okuyucudan iki şey ister: Gözyaşı ve samimiyet…
Rübab-ı Şikeste’nin ilk baskısı 1900 yılında yapılmış, çok kısa sürede bitmesi üzerine aynı yıl
ikinci baskısı neşredilmiştir. Uzun bir aradan sonra, o zamana kadar Fikret’in yazdığı bazı şiirler
de ilave edilerek 1910 yılında üçüncü baskı yapılmıştır.
1911 baskısına ise üçüncü baskıda olmayan üç şiir daha ilave edilmiş ve böylece eser son şeklini almıştır.
Rübab’ın 1911 baskısını esas aldığımız bu neşirde, metnin orijinaline sadık kalınmıştır. Bugün
kullanımdan düşen kelime ve tamlamaların anlamları, her sayfada dipnotlarda verilmiştir.