5 yıl önce Devlet Tiyatroları'ndaki uyarlamasını izlemiştim, meğer konuya vakıf olmak yetmiyormuş. Tanpınar, yarattığı karakterleri derinlemesine yazmış, resmen kanlı canlı insanları anlatmış. Bir nebze kara-komedi olarak adlandırabileceğimiz metninde dramı ilmek ilmek işlemiş. Sırf bu yüzden Huzur'u okumaya korkuyorum. Tek kelimeyle de özetlemem gerekirse: Psikanaliz!! :)
Murat Menteş'in ilk iki kitabını çok sevmiştim. Sıfır beklentiyle okumama rağmen hayal kırıklığına uğrattı bu kitap beni. Kendini ziyadesiyle fazla tekrar etmiş, zorlama benzetmelerle kötü bir taklidini yaratmış. Öncekilerini bir solukta okumuşken, Ruhi'yi bir ayda sıkıla mıkıla zor bitirdim.
İhsan Oktay Anar yine oldukça gırgır hikayeler yazmış; ilk iki kitabına nazaran daha az cezbediyor. Ama ilk defa bu kitabında günümüze yakın tarihlerde hikayeler yer alıyor; hatta Avrupa'dan ve Amerikan popüler kültüründen gelenleri de göze batmayacak şekilde Anadolululaştırıyor.
Bilge Karasu'nun ilk kitabı birbirine bağlı hikayelerden oluşuyor. Yazıldığı yılın ötesinde... Özellikle son iki hikaye için okunmalı.
Çağdaşları kadınların doğululuktan batılılığa geçiş evresi üzerinde kafa yorarken; Sevgi Soysal, batının içinde halihazırda kimlik sıkıntısı yaşayan Rosa'nın birbirine bağlı özgün hikayecikleriyle bambaşka bir noktada duruyor. "...Çıplaktık, yürüyorduk, utanmayı öğrenmemizle unutmamız bir olmuştu, çıplaktık, yürüyorduk. Kimin sınava girdiği unutulmuştu, çıplaklık unutturucudur. Biz unutmak için, kaçmak için soyunanlardandık, kaçmak için. Oysa hatırlamak için soyunulur, hatırlamak için, yüzyıllardan beri unutulanları hatırlamak için......"
Dinin, dilin insan içinde birleştiği ve bunu büyük bir doğallıkla yansıtan, dumanlı hikayeler. Yalnız, dili herkese uygun değil.Mesela sayın kültür-turizm bakanımız Ertuğrul Günay'a tavsiye etmem. Yücel'in oynadığı dizilerden ziyade, yaptığı stand-up'ları, yazıp yönettiği filmleri bilenlerin yabancı hissetmeyecekleri bir üslup söz konusu.
"Eve nasıl gelmiş, ne zaman alınmış" diye kitapların arasında bulup düşünmeye başlamışken, saçma bir şekilde gündeme gelmesini de bahane ederek ilk defa okumuş bulundum. Din mi, 5 yaşındaki çocuğun argosu mu rahatsız etti milleti tam çözemedim ama, küçükken okumadığıma üzüldüm. Kitabın içinde insanın olduğunu göremeyenleri görmek daha da üzdü. Bu kitabı sevenlere İtalyanların meşhur filmi "Nuovo Cinema Paradiso"yu da tavsiye ederim.