Bu kitabı okuma şenliği sayesinde yasaklanmış bir kitap kategorisinde okudum. Ayrıca İG sayesinde üyesi olduğum Kitap Ağacı ile okuduğum ikinci kitaptı. Kitabı çok beğendim. Kardeş olan Scout ve Jem'in annesi küçük yaşta ölmüstür. Avukat olan babaları Atticus ile yaşamaktadırlar. Evlerinde zenci bir yardımcıları vardır ve Atticus onsuz çocukları büyütemeyeceginin farkındadır. Genç yaşta baba olan Atticus, kardeşi Alexandraya kalırsa çocuklara berbat bir eğitim vermiştir. Hele ki kız olan Scout'un erkek çocuğu gibi davranmasını hiç hoş karşılamaz. Zencilerden bir tanesi kasabada yaşayan bir genç kıza tecavüz ettiği için suçlanmaktadır ve Atticus Tom Robinson'un avukatlığını üstlenmiştir. Kasabada bir zenciyi desteklemesi dedikodulara ve konuşmalara yol acar. Scout ve Jem aslında hiç bir zaman görmedikleri komşuları Boo Radley'i merak etmektedirler. Bu güne kadar evden çıktığını görmemişlerdir. Aslında bir canavar olduğunu hayal ederler. Eve bir kaç kere yaklaşmaya çalışırlar ama olmaz. Kitabın sonunda gelişen olaylar sayesinde Boo'nun onlara yardımcı olacağını hiç tahmin etmezler.
Kitap Afganistan'in Sadbag adlı köyünde başlıyor. Bu köyde yaşayan iki kardeş olan Abdullah ve Peri'nin birbirine olan bağları anlatılıyor. Peri'nin zengin bir aileye evlatlık verilmesi ve Abdullah'in çektiği acı içimi acıttı. Kitabın ikinci bölümü geriye dönüyor ve Peri'nin nasıl ve neden Nila Wahdati'ye evlatlık verildiğini öğreniyorsunuz. Nila eşini kaybettikten sonra daha ufak yaşta olan Periyi de alıp Fransa'ya yerleşiyor. Nila kendini intihar ediyor. Nila'nin vefatından sonra Peri'nin hayatına tanık oluyor ve yıllar sonra zihninde kalan ufak parçalar ve ona ulaşan biri sayesinde aslında Nila'nin kızı olmadığını öğreniyor ve Abdullah'i hatırlıyor. Sonunu anlatmayacağım. Bu kitap sayesinde 58 yıl süren bir serüvene eşlik ediyorsunuz. Bu kitap benim Kitap Ağacı ile okuduğum ilk kitaptı. Kitabı sevmesine sevdim fakat 58 yıllık bir hikaye yaratılmış ve bir sürü karakter ile bezenmiş bu kiap bir süre sonra beynimi yordu. Yinede sonunda bir Hosseini kitabı okuduğum için mutluyum. Kitap Ağacı sayesinde tanıştığım güzel yürekli Fatoniko'ya da bana bu kitabı siladan gurbet ele gönderip bu gurbet kuşunun okumasını sağladığı için ayrıca teşekkür ederim.
Her Elif Safak kitabi gibi bu kitabi da begenerek okudum. Icindeki karakterlerin bir sekilde bir araya gelmesi ve hayatlarinin aslinda ne kadar birbirine uzak görünürken, yakin olmasini anlatan bir kitap. Tahmin ettigim fakat yok bu kadar da olmaz artik dedigim bir sonla bitti. www.ahukader.de