Başarılı bir biyografi olmuş bence. Bazı tablolarının hikayesi de anlatılmış. Kaitabın arkasındaki resimlere bu açıklamaları okuduktan sonra bakmak daha iyi oluyor.
Eser MÖ 27 - MS 14 yılları arasında yaşamış bir yazarın kadın kahramanların sevdiklerine yazdığı mektuplardan oluşuyor. Terk edilen, kocasının savaştan ya da seferden dönmesini bekleyen kadınların mektupları. İki de erkek kahramanın mektubu ve sevdikleri kadınların bu mektuplara cevaplarını içeriyor. Kadınların evlilik dışı ilişkilerine hoş gözle bakılmamış o dönemde de. Çeviri çok iyiydi.
Nobel ödüllü bilim adamının bir üniversitede verdiği 3 günlük konferansı kitap haline getirmişler. Konferansında bilimin geldiği nokta ve geleceği hakkında düşüncelerinden bahsetmiş. Bilim adamlarında çekişme yerine ortak çalışma ya da karşılıklı görüş aktarımı olsaydı bazı bilimlerde daha hızlı gelişme olurdu demiş. Bilimin yanı sıra gündelik yaşamla ilgili konulara değinmiş. Reklamların insanı aptal yerine koyması, politikacıların güvenilmezliği gibi. Kendilerinin anlamadığı şeyleri halkın anlayamayacağını düşünen muhabir ve yorumculara yönelik eleştirisi bence çok iyiydi. Kitabı biraz sakin kafayla okumak daha iyi olacak. Bazen okurken kitaptan koptuğumu farkettiğim anlar oldu. Ama sıkıcı değildi, belirli bir olayı anlatmayıp parça parça görüşlerini anlattığı için odaklanmakta zaman zaman zorlandım sanıyorum.
Gazetelere makale yazıp para kazanmaya çalışan, mesleğe yeni adım atan birisi. Makale kabul edilince parasını alıyor, bir müddet bu parayla geçiniyor. Bittiğinde ise, diğer makalesi kabul edilene dek aç kalıyor. İşte kitap tamamen bu açlık anlarını anlatıyor. Hissettiklerini, yaptığı deli gibi hareketleri, ve karşılaştığı insanları. Aslında insanların çirkinliklerini de gözler önüne seriyor. Kitapta kahramanın bazen aptalca gururundan ötürü eline geçen parayı ya da fırsatları tepmesi, çalışmayıp boş boş gezmesi -ki makaleleri yazabilmesi bile zor oluyor, çünkü kafayı toparlayamıyor- çok sinirime dokundu. Neyse ki kitabı sabırla okuyup bitirebildim. Akıcı ve heyecanlı maceralardan hoşlanıyorsanız bu kitabı hiç okumayın derim. Psikolojik kitapları severlerdenseniz beğenebilirsiniz. Ben Behçet Necatigil çevirisini okudum, tavsiye ederim.