İçinde güzel şiirler vardı. Ama şiirlerin geneli vasat düzeydeydi. Yinede yazarı cesareti yüzünden tebrik etmek lazım.
Ana karakterimiz bir Fizikçi ve bu işi sevmeyerek yapıyor. Karayiplerdeki bir seminer fırsatını, "Zaten beş parasızım, ömrümde bir daha ne zaman Karayiplere gidebilirim ki" diyerek kabul ediyor. Orada kendini, yaşamı sorgulayacağı ve bir çok şey öğreneceği Kabuk Adam'la tanışıyor. Kabuk Adam ; insanları görünüşüyle yargılamamayı, dürüstlüğü, içtenliği ve daha bir çok şeyi öğretiyor bizlere...
Öncelikle kitap çok anlaşılır yazılmış. Siyasi kitaplar genelde, ağır ve anlaşılması zor olur. Kitap malum kişi hakkında Mustafa Hoş'un "Kutsal kitaplar" dediği, 10-12 kitabın karşılaştırılması ve zamanın gazete manşetleri, röportajlarının karşılaştırılmasından oluşuyor. Yanlı bir kitap değil bence, sadece yansıtılandan çok farklı bir biyografi sunuyor bizlere.
Şahane bir kitaptı, ilk sayfalarda gizemli iki kişi araştırılırken, son bölümde yapılan tatmin edici açıklamalar ve insanın karanlık yönündeki tespitler mükemmeldi. Ölümsüz bir eser. Okunmalı, okutulmalı...
Bomba, Hürriyet Bayrakları, Zeytin Ekmek, Vire ve And en beğendiğim hikayelerdi, diğer hikayelerdi genele olarak güzeldi.
Küçüklükten itibaren kötü bir hayat (dayak, taciz, tecavüz) yaşayan Michelle Knight 19 yaşındayken arkadaşının babası tarafından kandırılır ve kaçırılır. 11 yıl sürecek dayak, işkence ve tecavüz dolu esaretinin kapısı aralanmıştır. Michelle'nin her şeye rağmen güçlü duruşu çok takdirimi kazandı. Sarsıcı ama okunması gereken bir kitap, Michelle'ninde dediği gibi "Çünkü bu sizinde hikayeniz olabilir..."
Kitapta her biri 9-10 sayfalık öyküler var. Başkomiser Nevzat ve yardımcısı Ali'nin yaşadığı cinayet olayları işleniyor. Bana kitap genel olarak sönük geldi. Tekrar eden kurgular can sıkıcıydı. Ahmet Ümit'in acemilik zamanları olduğu için çok iyi bir kitap değildi.