Alper Kamu, bu kitapla daha bir kendisini sevdirip daha bir kendisine bağlıyor..başka maceraları da olsa okuruz sırf onun için artık :) öyle bi tip! Yalnız romanın sonu şaşırtıcı, vurucu olmuş..hiç bekler miydik:s
Hayreti mucip bir kitap!.. Yazarın üslubu, anlatımı, zekası, karakterleri pek başarılı..sonuna doğru fazla hızlı giderek ve olayların çözümünde biraz zorlamalarla (öztürk bölümünü sıkıcı bulduğumu yazmadan geçemeyeceğim) kitap bitiyor ama sonundaki mektup ağlatıyor..(iyikalpli,saf,masum,duygusal çocuk hakan:) işte insanoğlu böyledir; gider boyundan büyük olayları çözer, elinin altındaki burnunun ucundaki şeyleri göremez, üzer.
Yazarını çok beğendiğim bir kitap oldu..cümleleri, yazışı, düşünüşü romanın bir adım ötesine gitti benim için ve yazarın başka kitaplarını da çok merak ettim. Avukat olmamdan mütevvellit pek tabi ki mahkemeler, davalar, olaylar, kararlar ve gerekçeleri ilgimi çekti ve romanın kahramanı hakime hanıma da ayrı bir sempati duymadım değil:)
Daha önce okusam daha çok sevebileceğim bir kitap..fazla masalsı bir anlatımı var, karakterleri de yüzeysel buldum. Konusu mükemmel!..Zamanı sorgulatması, duman adamlar meselesi kitabı okunur kılıyor; ama onun dışında kitabı zor benimsedim.
Adından da anlaşılacağı üzere 'notlar' şeklinde olduğu için belki de kitap akıcı bir şekilde gitmiyor, içine girip bağlanmam biraz zaman aldı,zorladı. Kitapta yazar kendinden yola çıkarak tüm insanları eleştirmesi ve görüş açımızı açması bakımından beğendim. Sevdiğim cümleler: ''..kafanız işlediği halde kalbiniz ahlaksızlıkla kararmış; halbuki temiz kalpli olmayan kimsenin idraki tam değildir.'' ''..bugünün insanı pek çok bakımdan barbarlık çağı insanından daha üstün görüşlü olduğu halde, aklın, bilginin gösterdiği yoldan gitmeye bir türlü alışamamıştır.'' ''Medeniyet neyimizi yumuşatmış? Medeniyetin insanda duygu çeşitlerini artırmaktan başka işe yaradığı yok.'' "..huzur, sükunet istiyorum ben. beni rahatsız etmesinler diye bütün dünyayı bir kapiğe satarım. beni kıyamet kopmasıyla çaysız kalmam arasında seçim yapmak zorunda bıraksalar, dünya yıkılsa umurumda olmayacağını, ama çayımdan vazgeçmeyeceğimi haykırırdım..."