Pessoa'dan aforizmalar diye nitelendirebilecegimiz alti dolu, anlam derinligine sahip , okudukca farkli anlamlar , tatlar cikarilabilecek kitap.
Henüz ikinci kitabi olmasi itibariyle yoğun bir söyleyişten uzak,kendini hemen ele veren şiirler yazmış yazarımız. Son derece içten, samimi bir üslup var. Hayati,ölümü, insani, hüznü,anneyi, dostu, aşkı kaleme almis degerli Nafile. 🌿 Belirli bir kalip icinde yazmamis,bicimsel olarak özgür birakmis kendini şair. Şiirde ahenk unsurunu genel itibariyle,sikca kullandigi yinelemelerle sağlamış. 👀 Özellikle Insan Olmak, Kazim Koyuncu'ya yazilan Yuregimizdesin, Ölümün Dini Yok , Yokluğun , Kadin ,Ağır Ölüm , Hayat, Benim Közümsün siirleri okurken çok sevdiğim, begendigim siirlerin başında geldi. 🎈 "Antakya nere Borçka nere, Bizim sınırlar tel örgülü Sizinkiler fındık ağaçlı " Dizeleri ne güzel anlatmis bir yüzü Ortadoğu 'ya dönük Antakya'nin halet-i ruhiyesini. "Yokluğun Yıldızsız bir gece Güneşsiz bir aydınlıktır." Dizeleri de keza yoklugunu sevdiginin ne guzel anlatmış. "Kadin bir şiir sanki Her dizesinde bir baska bahar Her baharinda baska bir çiçek Her çiçekte baska bir koku sanki" Dizelerinde de kadini ne hoş anlatmis @nebihnafile . Herkesin tanismasini, hakkinda bir fikir sahibi olmasini önerdiğim şair ve yazar olarak sizlere öneriyorum. Okuyarak yaşamaniz temennisiyle. 🌿
Iran Edebiyati'nin en taninan yazarlarından olan Sadik Hidayet'in kütlece en kisa ama hacimce en dolu olan kitaplarindan biri.🌿 Her şeyden önce bu eserden alinacaklari, Sadik Hidayet'in hayatini kisaca okumak ve anlamakla daha da bir etkin kilacagini soylemek yanlış olmaz. 📖 Bir kere her şeyden önce kasvetli ve psikolojik açıdan insani azami derecede etkileyecek bir eser. Zira,yazarin sürdürdüğü kasvetli yaşamın bir izdüşümü diyebiliriz. Canına kiyan bir adamin elinden cikmis bir eser velhasıl kelam. 😕 Okurken neyin hayal neyin gerçek oldugunun anlasilmasi noktasinda zorluk yasayabilirsiniz. Psikolojik anlamda insani sarsacak nitelikte. Kahramanin yasadiklari okuyucuda da kasvetli bir hal olusmasina neden olabilir. Dikkatinizi çekecek nokta, bir nevi seytanlikla kendisini eş olarak almasina neden olan kadina yani karısından "kahpe" diye soz etmesi. Garip ama yine yazarin kendi dunya bakisinin,o bulundugu psikolojik durumun gostergesi bir detay sanirim. Belki de bir yansima. Kitapta bulunan karakterler hep ayni kişi mi, ayni kisinin kahramanin gozune farkli şekillerde tezahür etmesi mi yoksa farkli kisiler mi bunu dahi kestirmek zor. Kendisine dokundurmayan,diger insanlarla yatan bir kadin. Ve en nihayetinde bu acının verdigi hastalik. Yatağa düşmesi. Sadik Hidayet'in eseri Varolusculuk akiminin mükemmel orneklerinden biri. Yasami sorgulayan, ölümü sorgulayan, varligi sorgulayan derinlemesine dusuncelerle dolu. 🌍 Basta da belirttigim gibi hacimce dolu,yogun bi kitap. Sadik Hidayet in neden yasamini okumak daha fazla yarar ve anlam saglar bu kitap ozelinde, bunu okuyunca zaten anlarsiniz.Surekli bir sikayet,hayati sorgulama gayesi,bir mutsuzluk hali. Insanlari "ayaktakimi" diye gormesi ve surekli insanlar hakkında bu ifadeyi kullanmasi kendini daha baska bir manada buldugu,kendini diger insanlardan soyutladiginin bariz gostergesi. 🎈 Sadik Hidayet'in eserindeki yogunlugun idrakina kesinlikle ilk okuyusta rastlanilmasi beklenmemeli. Iyi okumalar.📖🏃♂️
Yeralti edebiyatı diye nitelendirecegimiz türde bir eser. Acikcasi Otomotik Portakal kitabina göre sönük kalmış. Bu da gayet dogal sanirim. Yasadigi rahatsizlik sonucu hastaneye kaldirilan Edwin ile ilgili bazi tetkikler yapilir,zihinsel anlamda bir sikintisi olup olmadığı arastirilir. Beyni kontrol edilir. Hastalik oldugu tespit edilir ve ameliyat edilmesi gerektigi soylenir Bu süreçte cinsel anlamda da sıkıntısı olan Edwin, karisinin baska erkekler ile kendisini hastanede ziyaret etmesi gibi bir erkek icin oldukca zor seylere maruz kalır. Tabiki bunlara dayanamaz ve hastaneden kacma yoluna gider. Sonrasi ise disarinin panaromasi şeklinde. Karısını aramaya baslar,onunla temas kurmus, arkadaslik etmis, kaldigi yerlerdeki insanlarla diyalog kurar. 🌿 Zaten asil mesele de bundan sonrası. Disarda yaşadığı seyler,kurduğu diyaloglar enteresandir. Gercek mi yoksa onun kurguladığı seyler mi okuyucuyu zorlayan turde bir yaklasim. Zor kitap vesselam. Ve kucuk bi not,kitaptaki peltek karakter okurken beni öldürdü. Tüm akiciliga tek başına karsi duran bir karakter olmus bence. 😔 Genel itibariyle zorla okudugum,odaklanamadigim,beni icine alamayan bir kitap oldu. Anthony Burgess ismi beni bu kitapa yöneltmişti. Tabiki bir baska okuyucu benim alamadigim tadi alabilir,benim goremediklerimi görüp haz alabilir,benden daha iyi konsantre olup okuyabilir. Orasi mechul.🧐 Benim okurken sıkıldıgim,bitmesi icin cok cabaladigim bir eser oldu maalesef .😕
Denizlerde bilinmeyen kazalar meydana gelir,bircok gemi sebebi bilinmeden meçhul olur.Nihayetinde bu kazalara devasa boyutlarda bir canavarin neden oldugu ileri sürülür. Bu iddilar sonrası Amerikan hukumeti hemen tam donanımlı bir savas gemisi hazirlar ve doğa bilimleriyle ilgili olan profesor Aronnax'ın da gemiye eslik etmesi istenir.Prof Aronnax bu davete yardimcisi Conseil ile birlikte icabet eder ve yolculuk baslar.🚢 Uzun arayislar sonrasi canavar bulunur,takip edilen ve oldurulmeye calisilan canavar tarafindan geminin akibeti diğerleriyle ayni olur ve okyanusun dibini boylar.O esnada filikada olan prof ve yardimcisi ile zıpkın ustasi Ned kendilerini bu canavar sandiklari aslinda muhtesem bir muhendislik urunu olan,her turlu donanima ve imkana sahip denizaltinin icinde bulurlar.Kaptan Nemo omderliginde Nautilus adindaki bu dev geminin birer daimi ve zorunlu uyesi haline getirildikleri,yani bundan sonrasında bu gemiden hicbir sekilde cikamayacaklari soylenerek alıkonulurlar.🌿 Her sey bundan sonra baslar.Geminin kaptanı Nemo,yasadiklarindan dolayi karaya ve kara insanlarina son derece karsi ve serttir.Hayati denizlerdir.Mavidir.Sularin tipki karadaki yasam gibi onlara her turlu imkani sağladığını savunmaktadir.Yeter ki gerekli bilgi,birikime sahip olunsun,arastirmaktan vazgecilmesin.✔ Ve yasayarak,zaman geçtikçe bunun dogru oldugunu da gorur Arronax,Conseil ve Ned.Dunyanin cok buyuk kismini kaplayan sularin altinda aylarca sürecek, heyecani hic bitmeyecek muhteşem bir yolculugun yolcuları olurlar.Botanik ve zoolojik anlamda harikulade bilgilerin,muhtesem olaylar ile harmanlandigi bir surec biz okuyuculari bekler.🐬🐟🐋🐳 Kesinlikle bir kole olarak degil bizatihi arastiran,goren,yasayan bunlari serbest sekilde yapabilen kisiler olarak aslinda bu seyahatten zevk duyarlar ama hayatlari karada gecmis olan insanlar olarak bunu bi esaret olarak gormekten de kendilerini alikoyamazlar.Bu surecte hep bi ikilem arasinda kalir prof.👀 Dili son derece sade,akiciligi ust duzeyde bir eser. Bir an once sularin gizemli dunyasinda gecen aylarca suren bu harika seyahatin bir parcasi olun lutfen.Okuyun,okutun. ⚠️✌🌏🌎🌍
Bir döneme damga vurmuş, adina kampanyalar duzenlenen, konserler verilen, yasama tutunmasi adina yardimlar toplanan lösemi hastasi Burçak Çerezcioğlu 'nun güncesi... Okurken , yasamin ne kadar onemli olduğunu, degerli oldugunu, yok yere can sikmanin, birilerini uzmenin, uzulmenin ne kadar anlamsiz olduğunu yuzumuze vuruyor Burcak kardesimiz. 16 yaşına 5 gun kala gozlerini yumdugu hayatina 40 yillik bir yasam, olgunluk, aci sigdirmis. Ama aciyla da yaşamayı bilmis. Mucadelesinden hicbir an vazgecmemis. Cunku hayat mücadeleyi gerektiri oyle degil mi ? 😕 Deli dolu, uçarı bir kiz olan Burçak 'in gun be gun olume gidisini okumak insani gercekten kotu ediyor. Kitabin sonunda da maalesef birikmislik zirveye ulasiyor. Hissedebilen herkesi aglatacak seviyeye getiriyor. 😔 Henuz kucuk yas, genclige dogru girilen yol , aşklar, arkadasliklar, aile...Hepsini ayri ayri koymus kisacik ömrümün içine. Asklari onu hayati baglamis ,kurduğu hayaller ozellikle de ABD ruyasi,gerceklesen ABD ziyareti onu yasamina kazandirmis tekrardan. Insan hayalleri ugruna yaşar zaten. Tam bitti derken tekrar baslamak...🌿 Ve maalesef tamam iste bitti derken yitip gitmek... Okudukca hayata tutunmayı kendimize ilke edinecegimiz, mucadeleden asla vazgecmemeyi ogrenecegimiz;sevgiyi,aski,güzellikleri odak noktasi haline getirecegimiz bir hayatin pesine dusmemiz gerektiğini öğretti Burcak bizlere. Toprak olmus,simdi sadece yazdıklarıyla aramizda olan Burçak 'in fotoğraflarına bakmak da ayri bir huzunle dolduracak icinizi eminim. 😔 Ve hayat ; Bir babaya bunu yazdiracak konuma da getirebiliyor ne yazik ki. " Sabahlari Hasta uyanmani istiyorum Hastaysan eğer Yaşıyorsun demektir. " Kiymetini bilelim her anin, cunku an'lar tukenecek hazirliksiz sekilde. ✌
Şaşırtmadı, cizgi roman olmasi kesinlikle sizi okumaktan alikoymasin. Önyargılarınızı bir kenara birakip okumaya başlayın. 1945 yilinda ABD tarafindan Japonya'nin Hiroşima sehrine atilan insanligin gordugu en büyük katliamlardan birine yol acan atom bombasinin sehirdeki etkilerini gozler onune seren bir eser. Tabiki bu sonu itibariyle. Kitap atom bombasi atilana kadarki sureci ele almis. Tam anlamıyla savas karsiti veren, aile babasinin savasa dair, savasa karsi dik durusu ile akillara kazinacak bir kitap. Halkin yoksulluga,sefalete bile bile suruklendigi, yonetenlerin savasi cikarip halkin asil zulmu cektigini bize net olarak gosteriyor. Savasi zenginler cikarir,yoksullar ölür sözünün kitaba uyarlanmis hali sanki. 👍 Ozellikle imparatora bagliligin esas alındığı,halkin zorla savaşa sürüklendiği,insanlarin yoksullugun dibini gördüğü bir durumdan soz ediyoruz. Tabiki kitapta odak nokta bir aile. Ve ailenin küçük cocuklarindan Gen. Onlar uzerinden yaşanan dram bizlere en carpici sekilde aktarilmis. Cizgi roman,cizimler ile beraber bence daha etkileyici, daha hissedilir, daha etkili bir eser olmus. Ozellikle babanin israrla sürdürdüğü savas karşıtı durus beni fazlasiyla etkiledi. Bay Pak'in insani durusu. Gen ve kucuk kardesi Shinji'nin insanliga bircok mesaj veren eylemleri, yoksulluk ve sefalet karsisindaki duruslari beni ziyadesiyle etkiledi. En aci veren ise, savas karsitlarinin hain diye yaftalanmasi. 😕 Buyuk oglun bu hain sifatina maruz kalmamak adına savasa gönüllü olarak katılması. Kitap bastan sona dram. Kesinlikle hissederek okuyunca insani derinden etkileyecek yapiya sahip. Hele ki bombanin atilmasindan sonraki son bölüm. Huznun nirvanaya ulastigi anlar olarak zihnime kazindi. Bu kitabi daha once izlediğim anime film olan ( ki bugüne kadar izlediğim en iyi uv bes filmden biridir ) Ateşböceklerinin Mezarı 'na benzettim. Orda da yine Abd- Japon savasinin etkisinin abi kiz kardes uzerinden gösterildiği bir yapitti. Beni son derece etkilemisti. Bu da oyle oldu. Savaş,insanligi geriye goturur kimseye bir sey kazandirmaz.⚠️