Başlangıçta klasik edebiyat tarzında yoğun, hatta sıkıcı bir kitap mıdır diye endişe ettiren, ilerledikçe ana karakterle bağlılık kurmanızı sağlayan hatta güldüren, biterken ise hüzünlenmenizi sağlayan, bittiğinde ise yalnız kalmayı istemenize neden olan bir eser...
Nazi Almanyası'ndan kaçan fakat talihsiz bir şekilde 2. Dünya Savaşı'nın kurbanı olan musevi asıllı yazarın romanında yazdıklarının benzerini yaşadığını gerçekten hissediyorsunuz. Daha doğrusu olayların akışı ve sade bir anlatım ile size hissettiriyor. Ticaret, siyaset, kaçak yaşamak. 2. Dünya Savaşı öncesi Nazi Almanyası'na ışık tutan harika bir kurgu. Herkese tavsiye ederim.