Bana Aşkı Anlatır Mısın? dün gece bitti.. Aslında beklentimden yüksek bir kitaptı.Okurken yeri geldiğinde duygulandığım,gözlerimin dolduğu yerler vardı. Örneğin Mustafa.. Neyse konu, Mert'in Melek ile karşılaşmasıyla başlıyor. Ve Mert, şair. Yani yanından eksik olmayan iki şey var kağıdı ve kalemi.. Ayrıca Melek, yetiştirme yurdunda büyümüş,ailesinden çok küçükken ayrılmıştı. Kendi emeği ile öğretmen olmuştu. Yine her zamanki yerlerinde otururken Melek, Mert'in kendisini anlatmasını istemişti.. İşte o vakit bazı şeyler değişmiş. İkisine de şehir dar gelmişti.. Melek, Trabzona tayin istemiş, Mert ise memleketine gitmişti... Taa ki özlem ağır basana kadar ayrılmışlardı. Daha sonlar olanlar olmuştu... Mert'in gerçeklerini okuyarak öğrenin... Ve şiirlerini... Şiirle desteklenmiş bir kitaptı. Ayrıca size bir kaç alıntı yazacağım. '' Sen sen ol,sevdiğini kaybetme...Kimi,neyi seviyorsan ona sahip çık. Sediğini kaybetmenin acısı,yaşamadan anlaşılmıyor. Ne kadar yanlışta yapsa,gönlün kırılması başka sevgi başkadır,gönül ondan vazgeçmeden ayrılırsan o zaman ayrılık azap veriyor insana. ''
Bitti... Nasıl desem okuduğum kitaplardan farklıydı. Bambaşka bir tad...Kitabımın arasında küçük renkli kağıtlar.. Körkütük- Bir Aşkın Hikayesi. Adından belli AŞK. Fakat başka bir şey de vardı bu kitapta,psikoloji.. Konuya gelelim. Mina,bir kafe işleten,mutlu bir evliliği olan kadın. Ve bir adam işlettiği kafe de aniden karşısına çıkan,onu bakan adam.Haluk. Aslında her şey farklı. Mina'nın istediği,Haluk'un istediği. Ve Mina evli. Mina'nın saplantılı aşkı, Halukla inişli çıkışlı ilişkisi süresince hayatına giren Sinan. Ne olursa olsun,kimle olursa olsun çıkaramadığı Haluk'u tam da elde ettim derken olanlar... Dediğim gibi değişik Aşk-Psikoloji karışık bir roman. Okurken Minaya bol bol sinirlendiğim,onu anlamadığım bir romandı. Okumalı mıyım derseniz eğer bu tür yani aşk ve psikoloji karışımı severseniz okuyun derim...
Aa nasıl biter ya? Tam da yerinde bitti yani! Öncelikle çook merak ettiğim kitaptı elime ulaşır ulaşmaz başladım. Başladım başlamasına da çabuk bitti yahu :( Neyseki 2.kitapta telafi edeceğim sözü almıştım yazarımızdan. Konuya gelecek olursak bizim Yaseminciğimizin aşk hayatını anlatıyor. Ama nasıl bir aşktır bu. :)) Çok güldüm,kahkahalar attım, bazende çok kızdım. Ama delidolu geçen bir kitaptı. Yasemin'i anlatayım size 30 yaşında, iyi bi işi var--, hatta sevdiği biri de var. Fakat sorunlar ortaya çıkıyor bi süre sonra tabii ki. Tam her şey kötüye giderken tataaaaaam. Erhan <3 Bizim o kaba,sert erkeğimiz neye dönüşüyor ? Sinem abla sana sesleniyorum ne olur beni kavuştur Erhan'ıma en kısa zamanda.. :) Çok güzel bir kitaptı. Herkese öneririm arkadaşlar,kesinlikle alın ve okuyun..
Bitmez olaydıı. Sabahtan beri elimde ama öyle bir şey ki 576 sayfayı soluksuz okudum.Allah'ım niye biter ya? Daha yeni başlamıştım ben,hemen nasıl biter? :/ Harikaydı. AH ne güzeldi.. Hem ağladım hemde kıkır kıkır güldüm resmen. Ah Elizabeth ahh. Ne var şu Judith kızları yargısız infaz yapmasaa. Gerçi erkeklerindede bol bu davranış. Neyse onlar öyle yapmasa bu kadar tad alınmaz değil mi kitaplarından. :) Kısacası çok ama çok beğendim..Teşekkürler Kitap Dünyası. :) Alıntı ; ''Yalancı tanıkları Kral'ın nasıl cezalandırdığını biliyor musunuz?Hücre hapsine mahkum edilir ve hayatlarının geri kalanını karanlık,kasvetli bir hücrede geçirirler. Böyle bir cezaya çarptırılmak ister misiniz?'' Elizabeth '' İyi bir şey olmadığı anlaşılıyor'' dedi. '' Giysilerimi ve mücevherlerimi yanıma alabilir miyim?'' Tavandan aşağı sarkan kristal avizeler kahkahalarla sarsılıyordu. ''Hayır alamazsınız.'' '' O zaman iyi ki yalan söylememişim.''
Okundu ve de bitti. Çeviri kötü dendi ama ben niye öyle hissetmedim bilmiyorum. Bana gayet akıcı,gayet güzel geldi. Hatta bayıldıııııııım. Ciddi anlamda bi çok iskoç romanından güzeldi. Öncelikle konu Mairin'in Cameron'un eline düşmesiyle başlıyor...Daha sonra bi çocukla karşılaşması tüm hayatını değiştiriyor. Ah Ewan ahh <3 Tüm iskoçlardan farklıydın. Tamam güçlüydün,emir vermeye alışıktın,karını sevdin falan filan ama okuduğum tüm iskoçlardan farkı şuydu normalde ' seni seviyorum ' u duymak için kız tarafı perişan olurken bunda Ewan bekliyordu sabırsızlıkla demesini. Çok ama çok güzeldi. Tadı damağımda kaldı diyebilirim. Bilmiyorum yani bana çevirisi gayet güzel geldi. Hatta favorilerime girdi. Koridor yayınları beni şaşırtmadı. Ve uzun süredir iskoç özlemimi çok güzel bastırdı..
Boş yere Süslenme bitti. Güzeldi,komikti. Gülmek için birebir ve o alıntılar ah doğru çok doğru :D Karakterler çok ama çok hoştu. Charlie,Allahım ne komedisin sen Drew : Canım yaa :D kitaptaki en sevdiğim karakter. Jordan : Eh idare edersin :D Gece gece iyi güldürdü beni sağolsunlar. ‘’Asla telefon başında bekleme.’’ Bir sürü güzel alıntı vardı sağolsun ve hani cidden komikti. Eh önerilir… :)
Yıllar Sonra Gelen Mutluluk Jane Eyre bitti. İtiraf etmeliyim hep klasikleri sıkıcı bilirdim. Bazıları hariç. Bu bazılarına kesinlikle bu kitapta dahil. Nutkum tutuldu okurken. Aşk,üzüntü,acıma,nefret her şeyi bulabileceğiniz bir kitap… Öncelikle Jane Eyre’nin çocukluğundan başlıyor olay. Dayısının ölmesiyle yengesinin eline kalıyor ve pek iyi çocukluk geçiremiyor.Daha sonra bir okula gidiyor. Orda 8 yıl kalıyor. Ve bi süre sonra öğretmen olarak kalıyor..Bi süre sonra ilan verip bi evde çalışmaya başlıyor. O andan itibaren olaylar gelişiyor. Ve patronuna aşık oluyor… Okuduğum en güzel aşk hikayesiydi diyebilirim. Ve de bi kızın ayakta durma hikayesi.. Kesinlikle,kesinlikle,kesinlikle okuyun. Ben çok beğendim.