yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/08/erin-watt-carpk-saray-royals-3.html Herkes kapıdan çıkarken Easton ve ben geriden yürüdü. Easton gülümseyerek eteğimi çekiştirdi. "Daha dar ve seksi bir şey seçersin diye düşünmüştüm." "Uzun zamandır sürtük kıyafetleri giydim. Hiç prenses olmamıştım," dedim elbiseyi düzelterek. Bu elbiseye kutudan çıkardığım anda aşık olmuştum. Omuzları açıkta bırakması aradığım seksiliği veriyordu ama uzun kollu ve dik yakalı olsaydı bile uzun eteğine, yürürken bacaklarıma sürünen kat kata şifona hayran olurdum. Easton sırıttı. "Sen zaten her zaman beklentilerin tersini yaparsın. Kızlar kendilerini paralayacaklar." "Ben sadece istediğim şeyi yapıyorum. Onar da aynısını yapmalı." ***** "Ben senin başka bir kızla 'hayatına devam etmene' dayanamazdım. Bizi bu tür bir ihanet mahveder. Beş yıl boyunca uzağa gitmen değil. Daniel, Jordan, Abby ya da Brooke gibi niceleri değil. Hayatına bir gün, bir saat için bensiz devam etmen en nefret edeceğim şey olurdu." "Ben senin için doğru olanı yapmaya çalışıyorum," dedim tekrardan. Lanet olsun, şu sıralar uyanık olduğum her an düşüncelerimde hep Ella vardı. "Beni için doğru olan şey, beni geri çevirmemen. Benim için doğru olan şey, hislerimi yönetmeye çalışmaman. Ben seni seviyorum, Reed. Bana bu tür şeyler hissetmek için daha çok gençsin demene gerek yok. Belki karşıma sevebileceğim biri çıkacaktır ama ben onunla ilgilenmiyorum. Ben seni seviyorum. Ve seninle olmak istiyorum. Sen ne istiyorsun?" Tutkulu sözleri, son hamleyi yapmamı imkansız hale getirmişti. Sözcüklerim ben engel olamadan ağzımdan dökülüverdi. "Sen. Biz. Sonsuza dek."
Yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/07/meredith-russo-eger-kzn-olsaydm.html "Her şeye sahip olabilirsin, ama önce hak ettiğini kabul etmelisin." *** Kendimi bildim bileli varoluşum için, kendim olduğum için, dilediğim hayatı yaşamaya çalıştığım için özür diliyordum. Belki bu, Grant'le aramızdaki son konuşma olacaktı. Belki olmayacaktı. Her halükarda fark etmiştim ki artık varlığım için özür dilemiyordum. Yaşamayı hak ediyordum. Aşık olmayı hak ediyordum. Artık biliyordum, inanıyordum ki sevilmeyi hak ediyordum. *** "Tanrı'nın yarattıkları içinde oğluma duyduğum sevgiyi azaltabilecek bir şey yok." Bileğimi göğsüme doğru kaldırıp aşağıya baktım. Kolumdaki kimlik bilekliği, adımın Andrew Hardy olduğunu söylüyordu. Fark ettim ki eğer ölseydim, mezar taşıma yazacakları isim Andrew olacaktı. "Peki ya oğlun sana aslında kızın olduğunu söylerse?" Annem bir an sessiz kaldı. Danışman için not kağıdına yazdığım notu düşündüm. Aslında kız olmalıydım. Sonunda gözlerini benimkilerle buluşturdu. Yüz ifadesi, yuvarlak ve kırmızı yanaklarına rağmen şiddetliydi "Beni dinle." Eliyle bacağımı o kadar sıkı tuttu ki acı, zihnimi bulandıran ilaçların arasından kendini gösterdi. Sonrasında o konuştu, ben dinledim. "Her şey, herkes, ölü bir evlattan daha iyidir."
yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/07/mary-jo-putney-sensiz-olamam-kayp.html ~~~*~~~ "Kısa zamanda çok şey oldu. Belki de birkaç ay beklemeliyiz. Normale dönmek... her şeyi değiştirebilir." Parmaklarını genç kadınınkilere dolarken, "Seni sevdiğim gerçeğini değiştirmeyecektir," dedi. ~~~*~~~ "Yeni farkına varıyorum ki, bir gün belki sonsuza kadar beraber olabiliriz diye, küçük de olsa kalbimde bir umut ışığı varmış. Ama şimdi bu ışık söndü. Senin mevkiin, benim olabileceğimden çok daha yüksek." Adam'ın sesi sertti. "Bunu asla söyleme!" "Ama gerçek bu!" ~~~*~~~ Mariah onun senelerdir süren yalnızlığında özlediği eşi ve onu tamamlayan kadındı. Genç kadının ruhu ve paramparça olmuş ruhunu birleştirip kavramış ve onu kurtarmıştı. Adam soluğu kesilircesine, "Seni seviyorum," dedi. "Sonsuza dek de seveceğim." Genç kadının gözleri yaşlarla doldu. "Ben de seni seviyorum."
yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/07/elle-kennedy-cesaret-briar-kampusu-4.html "Geçmişte tam bir çapkın olduğumu biliyorum. Ama seninleyken o adam olmak istemiyorum." "Ben bunu nereden bileceğim peki?" diye sordum açıkça. "Çünkü sana hiç yalan söylemedim. Asla söylemem. Birbirimizi fazla uzun süredir tanımıyoruz ama sen içimi herkesten iyi görüyorsun." Kalın sesinin titrediğini duyarak şaşırdım. "Beni gerçekten tanıyorsun Taylor. İnan bana." *** "Bostan'a gitmek için yola çıktım ama yüzün gözümün önünden gitmedi. Bu yüzden geri döndüm. Bize ne yaptığımı bile bile gidemezdim." Sesi çatallandı. "Çünkü başıma gelebilecek en kötü şey senin güvenini kaybetmek olurdu. Sen benden nefret ederken baka hiçbir şeyin önemi olmazdı." "Eğer bu gerçekten doğru olsaydı..." "Kahretsin T, sana aşık olduğumu söylemeye çalışıyorum."
yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/07/eddy-de-wind-son-durak-auschwitz.html Burası örnek bir köy olabilirdi: büyük ve gerekli işlerde kullanılacak binlerce işçinin yaşadığı bir kamp. Kapının üstünde dövme demirden, toplama kampının sloganı yer alıyordu. İmalı ama tehlikeli: "ARBEIT MACHT FREI" (çalışmak özgürleştirir) Bu kapıdan giren sonsuza sayıdaki kişide sakinleştirici etki yaratmış bir önermeydi bu. Bu kapıdan ve Almanya'nın başka yerlerindeki benzer kapılardan girmiş herkese. Ama bu sadece bir illüzyondu; çünkü bu kapı, cehennem kapısından başka bir şey değildi. Kapıda, "Arbeit macth frei" yerine, "Buraya giren tüm umudunu dışarıda bıraksın," yazmalıydı. ***** "Eğer Hollanda'ya dönebilirsek bunları anlattığımızda da bize inanmayacaklar." "İnandırıcı bir şekilde anlatacağız o zaman ve hikayelerimizin gerçekliğini kanıtlayan resmi raporlar da olacak. Eğer hala inanmalarsa onlara annemin, babamın, kardeşlerimin ve diğer binlercesinin şu an nerede olduğunu soracağım..."
yorum: https://illekitap.blogspot.com/2021/06/sylvia-day-ask-esaret-jax-gia-1-2.html "Basit olması gereken bir şeyi benim için böyle karmaşık bir hale sokma!" "Bebeği, bizim için asla basit değildi!" Sert bir şekilde nefes verdi ve ensesini ovuşturmak için uzandı. "Benden ne istiyorsun, Gia?" "Benim isteklerim yersiz olduğundan, bence senin benden ne istediğine odaklanmamız gerekiyor." Jax kaşlarını çattı. "Bu doğru değil." Ellerimi kalçama koydum. "Ben bir bağlılık, bir şans, bu aramızdaki şeyi biraz gayretle nereye kadar götürebileceğimizi görmek istiyordum. Sen ümidimi çoktan yıktım. O halde geriye senin isteğin kalıyor." "Seni istiyorum." "Beni becermek istiyorsun," diyerek onu düzelttim. "Neden bu konuda gerçekçi olamıyorsun?" "Gia." Başını iki yana salladı ve iç geçirdi. "Hayatımda diğer herkese bir pislik gibi davrandım. Sen değer verdiğim tek şeysin. Beni bundan alıkoyma." ***** Gözlerine bakarak "Bunu yapamam," dedim tekrar. "Ben yatmaya alışkın olduğun kadınlar gibi değilim. Bunu eğlence veya ihtiyacımı tatmin etmek için yapamam. Seninle olmaz. Geçen sefer sana aşık oldum. Bunu bir kere daha yapamam." Açık açık, "Bana hala aşıksın," diyerek cevabı yapıştırdı. "Bunu artık pişman olmayacağın bir şeye dönüştürmem için bana bir şans ver." ***** "Jax. Tanrım. Yavaş ol biraz." Yorgun hissederek koltuğuma yığıldım. "Bir kalp atışı kadar sessiz kaldı. "Bu noktaya gelebilmek iki yılımı aldı." "Evet. İki yıllık bir boşluk. Senden tek bir haber almadım. Ve şimdi, birdenbire, hayatıma paldır küldür hayatıma giriyorsun ve harap olmuş hissediyorum. Tükenmiş hissediyorum. Düşünemiyorum. Hiçbir şeyi çözemiyorum." "Çözecek ne var?" diye karşılık verdi. Sesindeki huzursuz tını beni daha fazla kızdırdı. Doğruldum ama işyerimde böyle kişisel bir konuşma yapmaktan nefret ederek sesimi alçalttım. Ne var ki kendime engel olamazdım. Saatlerdir kaynayan öfkem sonunda taşmıştı. "Bu kadar uzun süren nedir? Neden şimdi? Neden benim için şimdi savaşıyorsun?" "Çünkü sen nihayet benim için savaşıyorsun."
yorum için: https://illekitap.blogspot.com/2021/06/alice-oseman-kalp-carpnts-cilt-1.html ***** "Aman Tanrım onunla birlikte bu kadar çok vakit geçirmeye kalbim dayanmayacak... ****** ~~~*~~~ "Garip olduğunu biliyorum ama daha önce hiçbir arkadaşımı onun kadar sevdiğimi sanmıyorum. ... Ama Charlie ile birlikteyken gün hiç bitmesin istiyorum??" ~~~*~~~