inci, 988 adet değerlendirme yapmış.  (91/142)
Yalnızlık cesaret ister
Yalnızlık cesaret ister

8

http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/08/merve-deniz-yalnzlk-cesaret-ister.html ~~*~~ Hangi aşk yaşama içgüdüsünün üstünde olabilirdi. ~~*~~ Ve bir kitapta daha adımı gördüm, bu sefer gazeteciyim :P hehe evet İnci adında bir karakter var, Arel'i tanıyan... kendisinin herkese gösterdiği yüzden daha fazla tanıyan bir kadın... İnci'ye hayran oldum... :) karakterine doğru bildiği şeyin peşinde gitmesine... Merve Deniz... akıcı, sürükleyici, yer betimlemeleriyle okuru tatmin eden, bazen bazı duygular havada kalsa da duygu yoğunluğunu hissettiren, sonunu merak ettiren bir kaleme sahip bu kitapta. Aşk hikayesi olarak başlayıp içerisine adrenalin ve heyecan katması ise süper olmuş :) Kitabın kısaca konusuna değinmek gerekirse; Rüya yöneticisi Arel Bozan'a aşıktır, ona duygularını söylediği günün tahmin edilemez bir şekilde gelişen olaylar sonucunda ıssız bir adaya terk edilirler. Yalnız bu ada öyle herkesin gidip geldiği bir yerde değil. Tamamen yasak bir bölge! Issız bir yerde hayatta kalma çabaları içerisinde iki gencin birbirleri ile kavgaları, tartışmaları, laf sokmalarının yanı sıra Rüya'nın aşkı ve Arel'in ona karşılık verip vermeme konusundaki kararsızlığı ile bir şekilde hayata tutunmaya çalışırlar. Tabi sadece bu kadarla da kalmıyor... Onarın bu yasak bölgeye terk edilme sebebi... işe asıl mesele bu noktada başlıyor... olaylar birbirlerini kovalarken çözülmesi gereken büyük sorunlar, yaşanması gereken aşklar... derken kitap soluksuz okunacak bir maceraya kapılarını açıyor! Tam anlamıyla film tadındaydı! Bir yabancı yazardan rahatlıkla altından kalkabileceği bir kurgunun bir Türk yazar tarafından kaleme alınması ve başarı ile sonuçlanması gurur verici! Beğendim! Nokta :) Beğendiğim yerleri saymakla bitmez diyerekten eksik bulduğum bir yeri söylemek istiyorum. Arel'in duyguları... tamam adamın korkularına, duygu karmaşalıklarına değinilmişti ama bence bu kitap Arel'in duygularından biraz daha bahsedilmeyi hak ediyordu. Çünkü buradaki anahtar karakter Arel'di. Onun duyguları çok daha önemliydi diye düşünüyorum. Yorumumu bitirirken demek istiyorum ki ben bu kitabı beğendim. Hiçbir şeyi eksik bırakmadan değinmesi süperdi. Bunu özellikle demek istiyorum, Rüya'nın regl zamanından tutunda epilasyon yaptırma detaylarına kadar girmesi olaya bence gerçeklik katmıştı. Sonuçta bunlar kadınların hayatının bir gerçeğiyle romanlarda özellikle ıssız adada aylar geçiren insnaların konu olduğu kurgularda önemli detaylar. En ince detaya kadar düşünülerek yazılmış, güzel bir kurguydu. Aşk, macera, ihanet ve adrenalin vardı. Adrenalin derken savaş, silah falan anlamayın Arel ve Rüya'nın kayboluşunun araştırılmasındaki adrenalinden bahsediyorum. Ben çok beğendim! Nokta. :)

Kalp Yolunu Seçer (Marriage to a Billionaire, #4)
Kalp Yolunu Seçer (Marriage to a Billionaire, #4)

7

http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/07/jennifer-probst-kalp-yolunu-secer.html Severek kitaplarını takip ettiğim Jennifer Probst'un Marriage to a Billionaire serisinin son kitabı Kalp Yolunu Seçer'de sonunda okundu ve diğer kitapları gibi bunu da beğendim. Akıcı kurgusu, yavaş yavaş filizlenen aşkın tutkuyla harmanlanmasını çok güzel anlatmıştı yazar, çeviri de güzel olunca kitap su gibi aktı diyebilirim. Kitabın konusuna kısaca değineyim hemen; Julietta, Conte ailesinin tek bekar kalmış üyesi ve tam bir işkoliktir. Babasının onlara bıraktı La Dolce Famiglia'yı başarılı bir şekilde yönetmekle kalmıyor daha ileriye gitmesini de istemektedir. Tam da ayağına öyle bir fırsat geliyor ve Sawyer Wells ile biri işe giriyorlar derken aralarındaki cinsel çekim doruk noktalarına çıkıyor. Farkına varmadan birbirlerine aşık oluyor. Tabi aşık olmakla kalmıyor, aşık olduklarını kendilerine itiraf etme süreçlerinin yanında bir de geçmişten peşlerini bırakmayan bazı sırlarda var... Yine aile ilişkilerine değinen bir kitap olmasının yanında o ilişkiler öyle güzel anlatılmıştı ki insan imrenmeden edemiyor. Conte kardeşlerin birbirlerine bağlılığı süperdi hele ki Anne Conte ise... kadının önünde saygıyla eğilinir yani o derece! Kadın evlatlarını o kadar iyi tanıyor ki onların bir bakışlarından bir hareketlerinden neyin onun için doğru olduğunu anlayacak boyutta. Süper kadın resmen :) Yine ilgi çekici bir kurgu ve aşık hikayesiyle buluşturdu yazar bizi. Ben bu seriyi ilk kitaptan beri büyük bir zevkle okurken bu seriyi bitimini böyle güzel bir şekilde olması da ayrı bir haz olu diyebilirim.

Sen
Sen

10

http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/07/selvi-atc-sen.html ~~~~ Başka bir şekilde seviyordu. O 'başka'nın nasıl olduğunu bilmiyordu ve yumruğu büyüklüğündeki kalbinin bu yoğun duygunun altından nasıl kalkacağından da emin değildi. Belki bir gün fazla gelir ve patlardı. Sorun değildi! Demir onu sevmeyi de sevmişti. ~~~~ Biri bana bir adet Çelik verir misiniz? Yok yok Demir olsun, vazgeçtim her ikisinden de alabilir miyim? diyebileceğim karakterlerle dolu bir kitap. Kimliksiz kitabından tanıdığımız yazar Selvi Atıcı'nın yeni kitabı Sen, ne dehşet bir kitap çıktı ki sormayın! İtiraf ediyorum böylesini beklemiyordum! Tamam Kimliksiz'den sonra beklentim yüksek başladım kitaba, ama cidden bu beklentimi biraz daha üst seviyede tutabilirmişim yani! Her kitabını alıp okumak isteyeceğim belirli yazarlarım vardı ve bunlara bir tanesi daha eklendi. Hadi Kimliksiz şans eseri iyiydi diyelim ama bir yazar ikinci kitabını da şans eseri iyi yapamaz. Yetenek var derim ben buna ;) Kitabın kısaca konusuna değinmek istiyorum. Süheyla, erkek kardeşinin ölümünün ardındaki nedenleri bulabilmek için İstanbul'a gelir ve burada şans eseri Demir ile tanışır derken aradığı bir şeyin Demir'de olduğunu öğrenir. Kendi meselesini halledebilmek için Demir ile birlikte çalışmaya başlarlarken aralarındaki o eşsiz kıvılcım alev almaya başlar yavaş yavaş... Sonra da inatçı, agresif, hazır cevap Süheyla kendiyle yarışabilecek ölçüdeki Demir'e aşık olur. İşte kitap hem Süheyla'nın kardeşinin ölümünü, onun intikam çabasını, bu sırada Demir'le olan diyaloglarını, aşkını ve Demir'in acı verici geçmişini anlatıyor. ~~~~ Süheyla sık sık adamı öldürmek istediğini dile getirebilirdi ama bu adam ölmek için fazla iyi, fazla merhametli, fazla güzeldi... Fazlaydı işte. Süheyla onu yaşamak isterdi. Hem de doyasıya.... ~~~~ Entrikalarmış, aldatmalarmış, gereksiz göz yaşları falanlar filanlar yok! Klasik aşk hikayeleri duygularından işte... bu tamamen sıradışı bir kadın karakter ve onunla yarışabilecek bir erkek karakteri anlatıyor! Gerçi Demir olmasa da Süheyla tek başına yeterdi! Kadına hayran kalmamak imkansız. :) Gözü kara, cesaretli, güçlü ve asla bir erkeğe alt olmayan bir kadın... Böyle anlatınca fazlasıyla ateşli geldi gözüme Sü :) ama emin olun Demir de en az onun kadar ateşli ;) Kitabı size anlatmayacağım çünkü anlatıp hevesinizi kaçırmayayım :) ancak... zevkle okuyup eğleneceğiniz, güleceğiniz hatta belki kahkaha atacağınız sahneleri olan Kimliksiz'in ciddi havasından eser taşımayan bambaşka bir kitap! Hani aynı yazar, aynı türde bir anlatım diye beklerseniz daha çok beklersiniz ;) eğlenceli ve merak uyandırıcı bir anlatım demem yeterli olur diyebilirim sanırım. Şiddetle tavsiye edilir :)

Tatlı Sır  (The Maddox Brothers, #1)
Tatlı Sır (The Maddox Brothers, #1)

8

http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/07/jamie-mcguire-tatl-sr-maddox-kardesler-1.html ~~~*~~~ Bir Maddox Erkeği aşık olduğunda, bu sonsuza kadar sürer. ~~~*~~~ Yorumuma Belalı Düğün kitabında Travis'in annesinin Abby'e yazdığı mektupta yazan cümleyle başlamak istedim. Aslında bu cümlenin taşığı anlamı sanırım tek tek Maddox erkeklerini tanıyarak öğreniyoruz. Trenton Maddox... Meşhur Maddox erkeklerinden biri... dövmecide çalışan babasıyla yaşayan kızların hayran olduğu adam. Bir gün Red Door adlı barda çalışan Cami ile tekrardan karşılaşınca aralarındaki kıvılcıma kapılıp gidiyor... Cami'de Trenton'a kayıtsız kalamıyor tabi. Hele de California'da yaşayan kendisini ikinci plana atan erkek arkadaşından uzaktayken. Aralarındaki yakınlaşma başta arkadaşlık ile başlasa da daha sonra alevleniyor ve peşinden de hayatlarını etkileyecek adımlar atılmaya başlanıyor. Çok fazla detaya girmiyorum konusu hakkında çünkü arka kapak yazısı bence fazlasıyla detaylı ;) Tatlı Sır... neden sır? Sır ne diye düşünenler... buradaki sır, Cami'nin eski erkek arkadaşının sırrı. Bence bu sır Cami'yi okurken o kadar alevlenmesine sebep olacak bir sır değildi, ki abartılacak bir sır da değildi bence! Böyle düşünülebilinir tabi ki ancak daha detaylı düşünüldüğünde sürtüklük yaptın Cami demek de mümkün yani. En azından sonlara doğru dedim ben. Tabi Cami kadar şanslı olabilmeyi de isterdim orası ayrı :) neden isteyeceğime gelince o kısmı kitabı okuyan anlar sadece ;) Ahh bu arada Jamie McGuire bu kitabın devamını yazmaya karar vermiş. Yani bu kitap her ne kadar yarım bitmiyor olsa da devam kitabı olacak haberiniz olsun :) Kitabı beğendim ben, bazı okurlar beğenmemiş öyle duyumlar aldım tercih meselesi tabi ki karışmıyorum ama ben beğendim. Yine Jamie McGuire kalemi yine güzel bir kitaptı. Tabi, bir Tatlı Bela ya da Ayaklı Bela ile kıyaslanamaz bu değişmez bir gerçek ama bir Maddox erkeğine yakışan bir kitaptı bence.

Süper Dadı
Süper Dadı

7

http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/07/betul-guclu-super-dad.html Kapak tasarımı ve ilgi çekici konusuyla bende Süper Dadı'yı okuyanlardanım. :) Öncelikle söylemek istediğim bir şey var. Yazarımız teşekkür sayfasındaki ilk paragrafındaki cümleler çok hoşuma gitti. Ve bence bu kitabı ifade eden cümlelerdi. "Bu kitabı yazarken amacım, karşılıksız sevmek için kan bağına ihtiyacımızın olmadığını anlatmaktı." Ve bence Betül Güçlü, bunu çok güzel anlattın ki anlatmakla kalmadın aynı zamanda bizi eğlendirdin de... Seni böyle bir kurguyu, böyle amaç il yazmaya başlamış olduğundan dolayı tebrik ediyorum. Şimdiden yolun açık olsun diyorum :) Şimdi kısaca kitabın konusuna değinelim, arkadaşının nişanında Beril'i gören Efran, gördüğü anda genç kadına vurulur ancak Beril'in erkeklere olan güvensizliğinden dolayı hiçbir erkeği yanına yanaştırmaması Efran'ı eğlenceli bir oyunun içine atar. Beril'in kalbine giden yolun çocuklarından geçtiğini düşünerek ve ona daha yakın olmak için Efran, dadı rolüne girer. Dört yaşında iki küçük çocukla nasıl uğraşacağını bilmeyen Efran'ı okumak oldukça eğlenceliydi. Kitap, aşk aile ve komedi içerikli ve her yaş ortalamasına hitap eden bir kitap. Ki yazarın sözlerini de Efran ve Baler ile Sare üçlüsü arasındaki o sevgiyi de anca böyle ifade edilebilirdi. Aşk kısmının birazıcık arka planda kalması bazen beni tereddüte düşürse de adı üzerinde Süper Dadı... kitap Dadı Efran'ı anlatıyor diyerek aşkı pek önemsemedim. Kitabı okurken eğlendim, hatta Baler ve Efran arasındaki ilişki başından sonuna kadar beni eğlendirdi tıpkı aralarındaki sevginin paha biçilmezliği gibi. Beğenerek okuduğumu söyleyebilirim ve bence bu kitabı özellikle çocuklarınıza okutabilirsiniz. Birini karşılıksız sevmeyi öğreteceğinden süphem yok ;)

Aşık Olmak İşin Kolay Yanı
Aşık Olmak İşin Kolay Yanı

7

http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/07/andy-jones-ask-olmak-isin-kolay-yan-ya.html Alışılagelmişin dışında, yormayan, entrikasız, olaysız, sakin ilerleyen bir kitap arıyorsanız ve her şeyden önemlisi "mutlu sondan sonrasını" merak ediyorsanız size bu kitabı tavsiye ederim. Akıcı, sıkmayan, sakin ilerleyen okurken sizi dinlendiren bir kitaptı. Çeviri güzeldi, imla hatasına denk gelmedi. Kapak zaten bambaşka bir şey olmuş, tam olarak kitabı yansıtan bir kapak... Kitap, William'ın Ivy ile beraberliğe başlamasından sonrasını konu alıyor. Hani biz genelde hep aşık olma sürecini, birbirlerine itiraf etmelerini ve sonrasında mutlu son diye bitirdiğimiz hikayeleri okuyoruz ya bu kitapta bu çiftin zaten beraber oldukları andan başlıyoruz. İşin ilginci ise hikaye başladığında bir okurların kafalarında kurguladıkları mutlu sondan sonrasını yazar bize kısaca siz kurgulayarak yorulmayın ben kaleme döktüm kahvenizi alın ayaklarınızı uzatın ve okuyun diyor. İşte öyle bir kitap bu kitap. Daha detaylı yorum yapmak mümkün değil çünkü hayal gücünüzü aktif hale getirip de sonra okuyunca ne umduk ne bulduk moduna girmeyin. O yüzden detaylı bir yorum yapmayacağım ama benim gibi romans okuru için oldukça ilginç ve eğlenceli bir deneyim oldu diyebilirim. Uzun zamandır okuduğum farklı aşk romanlarından biriydi. Beğendim, tavsiye ederim.Özellikle çok yoğun olup dinlenmeye ihtiyacınız varsa süper gidiyor :)

Çirkin Güzel Aşka Uyanış
Çirkin Güzel Aşka Uyanış

6

http://illekitap.blogspot.com.tr/2015/07/aslhan-akagoz-cirkin-guzel-aska-uyans.html Çirkin Güzel Aşka Uyanış, yani Çirkin Güzel kitabının devamı, ikinci kitabı da uzunca bir aradan sonra okundu. Okuyan bilir, ilk kitapta Melike ve Çağrı boşanmış, yollarını ayırmışlardı. Bu kitapta kaldığı yerden devam etti. Yani anlayacağınız bu kitabı raflarda görürseniz alırken birinci kitabı almayı unutmayın ;) Aradan geçen iki yıl sonrasında Melike babasının şirketinin başına geçmiş ve bir şekilde hayatını rayına oturtmuş, arkadaşı Sinem aşık olduğu adam Mehmet'le evlenmiş, bebek bekler hale gelmiş bir şekilde başlıyor kitap. Çağrı ise... meçhul! Sonrasında Melike'nin yeni bir işe ortak olup beraber çalışacağı adamın İzmir şubesine gittiğinde Çağrı ile kesişiyor yolları derken bu ikisi barışma sinyalleri gönderiyor. Zaten asıl konu o kısımdan sonra başlıyor. Ama... ben ilk kitaptaki heyecanı yakalayamadım bu kitapta. Çağrı ve Melike'nin bu kadar çabuk barışmasını, aşklarını ilan etmelerini, bazı şeyleri geride bırakmalarını... ımm... nasıl desem olmamış gibi geldi. Çok hızlı bir geçiş oldu. Nedense böyle içime sinmedi okurken ya... şimdi kelimeleri toparlayıp dökemiyorum yoruma ama... Neyse... İlk kitapta çoğu kişi Çağrı derken ben Mehmet diyen bir okurdum ve Mehmet'i burada evli mutlu çocuklu görünce kalbime hançer saplandı :) Neden gözüme kestirdiğim karakterler hep bir sonraki kitapta evli mutlu çocuklu çıkıyor anlamıyorum :( Var bende bir uğursuzluk ;) Aslıhan, güzelim kusura bakma ama ben bu kitabı sevemedim. Yani ilk kitaptan sonra bu kitap bana... olmamış gibi geldi. Keşke ilk kitap biraz daha uzun olsaydı da o kitapta tatlıya bağlandırsaydın karakterleri ya da bu kitapta bu kadar çabuk aşk kazandı moduna girilmeseydi, daha olaylı bir süreç daha aşk sınanmalı bir kurgu daha aşk hissettirecek şekilde olsaydı keşke. Bütün bunların yanında bazı yerlerde duyguları ifade edişin, kaleme alışın çok hoşuma gitti. Sinem ve Mehmet arasındaki ilişki süperdi. Sinem ve Melike arasındaki arkadaşlık da öyle... İlk kitabı okuyan veya okumak isteyen varsa hikayenin sona ulaşması için bu kitabı da okumalısınız :)