okuyan, 567 adet değerlendirme yapmış.  (16/81)
Kuş Kadın
Kuş Kadın

5

Macar yazar Finy Petra'nın ilk romanı 'Kuş Kadın'. Genel olarak Macar edebiyatını okumayı seviyorum. Annesiyle ilgili anıların peşine düşen Lili'nin hikayesi. Lili, geçmişe şahitlik etmiş kişilerle teker teker görüşmesinin sonucunda trajik, hüzünlü ve şaşırtıcı gerçeklere ulaşıyor. Çok fazla etkilendiğimi söyleyemeyecegim bir okumanın daha sonuna gelmiş bulunmaktayım. Macar yazarlardan özellikle Magda Szabo'yu çok seviyorum. - detaylar blogumda: http://moonlightcat13.blogspot.com/2017/06/kus-kadn-finy-petra.html

Suzan Defter
Suzan Defter

6

* Ayfer Tunç okumalarıma hız kesmeden devam ediyorum. Kapak Kızı bittikten sonra Suzan Defter ve Yeşil Peri Gecesi'ni eş zamanlı okudum. * Suzan Defter iki kişinin aynı döneme ait günlüklerinden oluşuyor. Ekmel ve Derya'nın günlüklerini okuyoruz. Bu iki kişinin bir şekilde yolları kesiştiği noktadan sonra günlükleri okumak daha keyifli hale geliyor. Çünkü aynı günü farklı algılardan okumak ilgi çekici. Suzan kim derseniz onu da kitaptan öğrenirsiniz:))) * Okuduğum Ayfer Tunç kitapları: Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi, Aziz Bey Hadisesi, Kapak Kızı, Suzan Defter ve Yeşil Peri Gecesi. Tümünün içinde Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi kitabını tek geçerim 💚🍀 - detaylar blogumda: http://moonlightcat13.blogspot.com/2017/06/suzan-defter-ayfer-tunc.html

Kapak Kızı
Kapak Kızı

7

* Ayfer Tunç'un kalemine hayranlık duyduğum tanışma kitabım olan 'Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi'nden sonra okuma birlikteliğimiz 'Aziz Bey Hadisesi' ile devam etmişti. * Kitaplığımda okunmayı bekleyen üç kitabının arasından okuyacağım üçüncü kitap olarak 'Kapak Kızı'nı seçtim. Önce görselliği ile ilgili demek istiyorum ki, kapak tasarımını hiç beğenmedim. Kitaptaki birkaç Şebnem tarifine bakarsak, * 'Ayın Kızı Şebnem' bir başka fotoğrafında gülüyor, çekik kara gözleri yumuluyordu. Ayın Kızı Şebnem'in gözleri çekikti. (Kitap kapak tasarımındaki kızın Şebnem tarifine hiç uymadığını ve kapağın bu sebeple iyi olmadığını düşünüyorum.) * Kapak - Ayın Kızı Şebnem'le bir şekilde geçmişi, ilişkisi ya da bağlantısı olan üç kişinin ve bu üç kişinin çevresinin ve yaşamlarının hikayesi. Hikaye işlenirken bolca okuduklarımız: Kıskançlık, pişmanlık, çevre ve aile baskısı, riyakarlık, güzelliğin yarattığı korku ve güzelliğin dezavantajları ... * Kapak Kızı 1992'de basılmış. 2000 yılında ise kitabın devamı sayılabilecek Yeşil Peri Gecesi basılmış. Kapak - Ayın Kızı Şebnem'in hikayesi Yeşil Peri Gecesi'nde anlatılmış. Bir sonraki paylaşımım Yeşil Peri Gecesi kitabı olacak. * Yazarın okuduğum üç kitabı arasında 'Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi' gerçekten çok çok başarılı. Şayet ilk kez Ayfer Tunç okuyacaksanız o kitabıyla başlamanızı öneririm. - detaylar blogumda: http://moonlightcat13.blogspot.com/2017/06/kapak-kz-ayfer-tunc.html

Yeşil Peri Gecesi
Yeşil Peri Gecesi

7

Ayfer Tunç'un 'Kapak Kızı' romanındaki Kapak-Ayın Kızı Şebnem'in hikayesini 'Yeşil Peri Gecesi'nde tüm ayrıntılarıyla öğreniyoruz. Sarsıcı ve çarpıcı bir konusu var. İç acıtıyor. Ahlak ahkamı kesen ahlaksızları, ailenin çocuk ve geleceği üzerindeki olumlu-olumsuz etkilerini, gücün gaddarlıkla birleştiğinde sonuçlarını, menfaat uğruna nasıl üç maymun olunduğunu, sevginin gücünü... ve daha neler neleri 😄 okumak isterseniz 'Yeşil Peri Gecesi'nde... - detaylar blogumda: http://moonlightcat13.blogspot.com/2017/07/ayfer-tuncun-kapak-kz-romanndaki-kapak.html

Sevgili Halil Kardeş (Köye Mektuplar)
Sevgili Halil Kardeş (Köye Mektuplar)

5

* Aylak Adam ve Anayurt Oteli romanlarını okuduğum Yusuf Atılgan'ın mektup dilini de merakla okudum. * Bir ortamda tesadüfen tanıştığı öğretmen Halil'e kendi köyünü anlatan Atılgan, atamasını oraya istemesini öneriyor. Bu öneriyi dikkate alan öğretmen Halil'in ataması bir zaman sonra Yusuf Atılgan'ın köyüne (Atılgan köy dese de kasaba diyebiliriz) Manisa Hacırahmanlı çıkıyor. Ve aralarında bir arkadaşlık oluşuyor. Atılgan'ın İstanbul'da yaşamaya başlamasıyla da mektup trafiği başlıyor aralarında. * Atılgan'ın annesi orada yaşadığı için mektuplar daha çok annesinden haber alma ve haber iletme amaçlı yazılmış. Ayrıca mektupların bir diğer değişmeyen gündemi de Atılgan'ın mevcut arazileriyle ilgili soruları ve bilgi almak istemesi. * Öyle edebi mektuplar değil. Daha çok her mektupta tekrarlanan haberleşme amaçlı yazılar. Birkaçında yazmakta olduklarıyla ilgili birkaç cümlelik haberler var, o kadar. * Kitabın başında Halil Şahan'ın Atılgan'la tanışma sürecini ve anılarını okuyoruz. * Kitabın sonunda da fotoğraflar var. * Yusuf Atılgan'ın hayatının kimi kesitlerine tanık olmak, ailesi ve çevresiyle ilişkilerini okumak adına güzel bir kitap diyebilirim. Halil Şahan'ın Yusuf Atılgan'la ilgili paylaştığı bir olay hiç hoşuma gitmedi! * Yalnızlık ve sessizlikle ilgili köyde duyduğum olaylar var. Eski öğrencilerimden biri anlatmıştı. Odasına kapandığında saçağına konan serçelerden rahatsız olmuş ve onlara tabancasıyla ateş etmiş. Doğrusu, Yusuf Abi, benim tanıdığım zamanlarda tabanca taşıyacak bir adam değildi. Bu işi, komşularından bir avcıya tüfekle falan yaptırmış olabilir. - detaylar blogumda: http://moonlightcat13.blogspot.com/2017/07/sevgili-halil-sahan-kardes-koye.html

Kumların Kadını
Kumların Kadını

10

@monoklkitap 'tan efsane kitap 📚 Okumaya başladığım gibi elimden bırakamadım, soluksuz okudum. Son zamanlarda okuduğum en etkileyici kitaplardan biri. Konusu ve anlatımı öyle sürükleyici ki bitirmeden bırakmak gelmiyor içinizden. Filmini de çok merak ediyorum. Fragmanını izledim. Filmin tamamını bulur bulmaz izleyeceğim. 1960'lı yıllara damgasını vurmuş bir eser. Filmi de çekilmiş. Hem kitap hem film ödüllü. - detaylar blogumda: http://moonlightcat13.blogspot.com/2017/07/kumlarn-kadn-kobo-abe.html

Sabahtan Akşama
Sabahtan Akşama

6

MonoKL dilimize çok güzel kitaplar kazandırdı. Dünya edebiyatından çok başarılı seçimler yapıp biz okurlara sunuyorlar. Bugüne dek MonoKL Kitap'tan okuduğum kitapların her biri farkını hissettirdi. Sabahtan Akşama da hem yazarın tarzı hem de konusu itibariyle enteresan bir kitap. Sabahtan akşama, başından sonuna, başlangıçtan bitişe, doğumdan ölüme bir arayış... Johannes'in dünyada geliş ve gidiş yolculuğunu tabiri caizse noktasız virgülsüz okuyoruz. Yok, yanlış oldu, düzelteyim: noktasız ve bol virgüllü okuyoruz:) Jon Fosse'nin noktalama işaretlerinde tasarrufa gitmiş. Tüm kitap boyunca sadece virgül kullanmış. Sonunda dahi nokta yok. Yani ucu açık ve devam eden bir roman:) detaylar blogumda: http://moonlightcat13.blogspot.com/2017/07/sabahtan-aksama-jon-fosse.html