Benim Adım Lucy Barton
Dün okumaya başlayıp gece yarısı tekrar uyanıp devam ettiğim ve bitirdiğim bir Elizabeth Strout romanı.
Uzun bir roman değil kesinlikle ama her sayfası okunmaya değer ve üstünde duracağınız satırlarla döşeli.
Üç çocuklu bir ailenin en küçük kızı Lucy.Oldukça sefalet ve zorluklar içinde büyürken onu etkileyen sadece fakirlik değil aynı zamanda toplumun onu ve ailesini dışlaması . Sevgiye aç büyüyen Lucy ancak okuduğu kitaplar ve kuvvetli kisiligi sayesinde yalnızlığından çıkıp kendini bir şekide ailesinin yaşadığı ortamdan çıkmasını ve özgürleşmesini gerçekleştiriyor.
Çok naif ve sevgi dolu Lucy'nin sevgisiz ailesini ne kadar sevmeye çalışsaksa imkansızlaşıyor hastanede ki anıları dinledikçe. Hasta yatağında ki kızına onu sevdiğini söylemekten ne alıkoyuyor anneyi bunu anlamak zor.
Lucy'nin diğer kardeşleri ağbisi ve ablası da aynı zorlukları yaşamış olsalarda Lucy okudukları sayesinde ve aynı zaman da kişiliği sayesinde o çukurdan kurtulduğunda yüreğinde ki çocukluğundan kalan düğümü çözmesede olduğu gibi kabul ediyor. Yapacak bir şey yoktur çünkü.
Sevginin yalınlığı güzelliğini yansıtan bu romanın beni çok etkilediğini yazmadan edemeyeceğim.
"Dünyada şu sabit yargı var : Bir başkasının gözüne bayağı görünmeyeceğimizden nasıl emin olabiliriz?"
"Kendimizi başka birinden, başka bir grup insandan üstün hissetmek için nasıl yollar bulduğumuz ilgimi çekiyor. Bu her yerde, her zaman oluyor. Adına ne dersek diyelim, bence kim olduğumuzun en alt seviyesi, bu kendimizden aşağı koyacağımız birini bulma ihtiyacımız."
"Ancak kitaplar bana bir şeyler sağlıyordu. Benim için önemli olan buydu. Kendimi daha az yalnız hissetmemi sağlıyorlarlardı. Benim için önemli olan buydu. Diyordum ki kendi kendime : Yazacağım ve insanlar kendilerini daha az yalnız hissedecekler!"
"Bazen kendimi, Tennessee Williams'ın Blanche DuBois için yazdığı şekilde kederli hissediyorum : "Hep yabancıların iyiliğine bağımlı oldum." Birçoğumuz, pek çok kez yabancıların iyiliği sayesinde kurtulmuşuzdur;ancak bir süre sonra kulağa kamyon arkası yazısı gibi klişe gelir bu. Beni üzen de bu ; güzel ve doğru bir sözün çok sık kullanıldığı için sonunda kamyon arkası yazısı gibi yapay bir etki yaratması." (less)